Betül'ün çalışanım olma kararıma uyum sağlaması yaklaşık on dakika falan sürdü.Çok cana yakın ,zehir gibi bir kız olduğu için hızlı çözdü olayı maşallah.Bu da tıpkı Sonaycığım gibi aynı ablasına çekmiş aferin sana turuncik.
Ertesi gün Betül'ü Sonay ile tanıştırıp görev paylaşımı işini kızların kendilerine bıraktım.Yıllarca hiyerarşinin,despotizmin kölesi olarak çalışan ben hiç patronculuk oynayıp kızlarıma bilmişlik taslayacak değildim.Dükkan hepimizindi düşe kalka işi çözecektik artık.Hem ablacılık patronculuktan daha cool bence.Bu akşam oryantasyon etkinliği adı altında Betül'ün aramıza katılması şerefine konseyi topluyoruz.Konsey dediğim de masamıza ek bir sandalye ,Betül'e bir kadeh ,Sonay'a da her zamanki gibi vişne suyu.Ah tabi pikapta yıldızımız Nilüfer'in plağı.Tüm bu ayrıntılar bizimkiler ve benim için günün motivasyonuydu işte.
Akşam sekiz gibi el ayak çekilince kızlarla masamızın etrafındaydık.Fonda Nilüferciğim'in sesi ,ellerimizde içeceklerimiz keyfimiz çiçek gibiydi.Ve Betül'ün bize kendini açmasını keyifle bekledik:
-İsmimi zaten biliyorsunuz.İzmirliyim ailem de İzmirde yaşıyor.23 yaşındayım.Eğer okulu uzatmasaydım geçen dönem Psikolojiden mezun olup ben de ailemin yanına İzmir'e dönecektim.Ancak kalan birkaç dersim ve devam zorunluluğum sebebiyle gördüğünüz gibi hala Ankarada aranızdayım.Babam emekli öğretmen annem ise ev hanımı.İkisinin de bütün hayatları ben ve şu an lisede okuyan kardeşim Barış.Babam bundan yaklaşık iki yıl önce dayımın iş yeri için çektiği krediye kefil oldu.Dayım krediyi ödeyemeyip sevgilisiyle Bulgaristan'a kaçınca kredi borcu da ne yazık ki babama kaldı.
-Aaa Esra Erolda mıyız kız?.Şerefsiz dayıya bak sen.Ay pardon hayatım gaza geldim tutamadım kendimi bir an devam lütfen.
-Sorun değil abla.Neyse işte iki senedir benim ve kardeşimin okulu,dayımdan kalan kredi borcu derken ekonomik olarak bayağı zor durumdalar.Ben de okul uzayınca onlara daha fazla yük olmamak adına iş aradım.Sonrasını siz de biliyorsunuz zaten kahvecide yaşananları.Tam bir rezalet.Ama yatsın kalksın Onur Bey'e dua etsin yoksa ben biliyordum o instagram sapığına ne yapacağımı.
-Aman boşver sen onları ailecek öyle kımıl zararlısı adamlar.Kurtulduğuna say güzelim.Verilmiş sadakan varmış.
Biz yine lanetlenecek en doğru seçenek olan Karlı kardeşleri seçmişken butikçi sarı Sude full makyaj ve bol dekolteli mor elbisesiyle bize doğru salınıyordu.
-İyi akşamlar hanımlar keyifler yerinde bakıyorum.
-Öyle Sudeciğim ,usual mood.
Cevabıma her zamanki ölçüsüz kahkahasıyla tepki veren Sude bi anda Betül'e dönüp:
-Sana da merhaba canım.Neydi dün Ömerciğimle haliniz öyle.Vallahi şok oldum.Ne de naif çocuk oysa ki .Delirmişti resmen.Allahtan Onur Bey zamanında geldi de olay daha da büyümedi.
Betül Sudeyi:
-Hııı öyle oldu diye geçiştirirken.Sonay ile biz de Sude'nin Onur ceosundan bahsederken akan ağzının suyusu seyrediyorduk.
-Her neyse hanımlar size doyum olmaz.Birazdan kahvecide doğum günü partim var .Sabahtan beri yapılan hazırlıklardan da anlamışsınızdır zaten.Komşunuz olarak sizi de muhakkak bekliyorum.Gelmezseniz ölümü öpün valla.Tövbe tövbee Kırk yaşına gelmişsin hala yeni yetme genç kızlar gibi birthday party mi yapıyorsun utanmadan sen ya .Unicorn pasta da var mı bari?Hem daha tanışalı ne oldu da komşuluk hakkını sayacağım ben senin be.Dirini öpemem ben senin ölünü niye öpeyim ıykkk iğrenç demek istedim.
Ama cümlemi:
-Olabilir kızlarla uğrayabiliriz Sudeciğim şeklinde kurdum.Karşı dükkanın yavaş yavaş dolması ve kulaklarımıza dolan yüksek sesli müzikle partinin başladığını anlayıp dükkanı kapatırken ben evime kızlar da yurtlarına gitmek için ayaklandık.Arabaya doğru kıyın kıyın çaktırmadan kaçarız derken arkamızdan seslenen Sude'yi maalesef duyup üçümüz de aynı anda arkamızı döndük.Ancak karşımda sadece Sude'yi değil elleri cebinde kahvecinin kapısına yaslanmış vereceğim tepkiyi bekleyen Onur Karlı'yı da görmüş bulundum.Sude koşar adımlarla yanımıza gelip :
-Aaa Edacığım partiyi unuttun mu diyerek beni kahveciye sürüklerken kızlarda annelerini takip eden yavru örnekler gibi peşimden geliyordu.
Bileğimde Sude'nin eli kahveciden içeriye girerken Onur denen ispiyoncu yanında sık sık gördüğüm arkadaşıyla hala kapıda dikiliyordu.Yanlarından geçerken arkadaşının dediği hoşgeldinizi duyup başımla kendisine selam verdim. İspiyoncu ceo bey ise suratıma aynı anlam veremediğim rahat tavırla bakmaya devam ediyordu.Daha fazla dayanamayarak yüzüne bakıp 'Ne var?' deyip yürümeye devam ettim.Tepkimin ise onu fazlasıyla eğlendirdiğini arkamdan attığı kahkalardan anlayabiliyordum.Aman Allahım neredeyse kırk olacak kadının değilde Pelinsu'nun 5 yaş partisine gelmiş olabilir miyim?Mekan sanırım Sude'nin de isteğiyle pembe ve mor ağırlı olarak rengarenk balonlarla süslenmişti.Kızlar gözlerim kanıyor.
Üzerimizden şakınlığımızı atıp arada Betül ile Ömer'in birbirlerine uzaktan attıkları hırlayan kedi bakışlarını da görmezden gelerek partiye dahil olmak zorunda kaldık.İçerisi yaklaşık otuz kişilik davetli grubuyla dolmuştu.Davetlilerin arasında bizim sokaktan da simalarına aşina olduğum birkaç kişi vardı.Sonay ile Betül kendi aralarında koyu bir sohbete dalmışken ben de elime içeceğimi alıp komşularımın bulunduğu gruba dahil oldum.Biz aramızda siyaset,ekonomi gibi güncel meselelerden bahsederken Onur ceosunun da yanımıza gelip sohbete dahil olduğunu farkettim.Gruptaki herkes özellikle Sude ve tayfası ispiyoncu Onur'un kurduğu her cümleye insan üstü tepkiler ve kahkahalarla eşlik ediyordu.Nasıl da ilgiyi üzerine toplamıştı öyle şeytan herif.
Benim sohbetten kopup kendisinin mimiklerine kitlendiğimi anlamış olacak ki pis pis sırıtarak bana döndü Onur Beyciğimiz:
-Sizce de sokağın böyle bir kahveciye çok ihtiyacı yok muydu Eda Hanım.
Allahım yine başlıyoruz yemin ederim usandım şu adamın egosundan.
-Tabi Onur Bey olmaz olur mu fazlasıyla vardı.Günümüzde insanlar bu tarz dışı janjanlı içi boş niteliksiz mekanları çok tercih ediyorlar.
-Hmm niteliksiz diyorsunuz.O zaman köşeye bir kitap standı yerleştirip nitelikli hale getiririz biz de mekanımızı.Olur mu öyle ,ne diyorsunuz?
-Olur,harika olur Onur Bey.Eminim siz onu da yaparsınız.
Sinirle gözlerinin içine bakarken onun da bana her zamanki pişkinliğiyle karşılık verdiğini gördüm.Elimdeki kadehi kafasında parçalamamak için kendimi gerçekten çok zor tutuyordum.Daha fazla bu adama katlanamayacağımı anlayıp sevgili komşularıma dönerek:
-Arkadaşlar midem pek iyi değil müsadenizle ben artık gideyim.Size iyi eğlenceler diliyorum.Sudeciğim doğum günün kutlu olsun canım deyip Sude'nin cevabını beklemeden uyduruk bahanemle oradan ayrılmak için arkamı döndüm.
O esnada kolumdan tutup kulağıma
-Kaçıyor musun oyunbozan diye fısıldayan Onur'a ise sadece sinirle bakarak
hırsla kolumu ellerinin arasından çekip oradan uzaklaştım.Yıldıza dokunup bölümü oylamayı unutmayınız efenim🙏🏻
![](https://img.wattpad.com/cover/221030993-288-k472201.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Oyunbozan TAMAMLANDI) I
Humor-Sen O'sun.Beni müdürüme ispiyonlayan... -İspiyonlamak demeyelim de. -Ne diyelim züppe patronun egosu mu diyelim? -Ooo üslup bu mu? Hayallerinin peşinde koşan bir Eda Ve Eda'nın hayallerine salça olan Onur. Eğlenceli ,inatçı bu çiftin...