Park

722 73 8
                                    

Jennie'den

Sabah uyandığımda baba kız hala uyuyorlardı.

Saate baktığımda saatin daha 7 olduğunu gördüm.

Saat dokuzda hastaneye gitmem gerekti.

Yatağımdan kalktım daha sonra lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadım.

İşimi bitirdikten sonra mutfağa gidip yemek hazırlamaya başladım.

Açlıktan ölüyordum.

Kulağıma kahkaha sesleri geldiğinde uyandıkalrını anladım.

"Uyandıysanız aşağıya inin yemek hazır."

"Tamam."

Onlar gelene kadar bende sofrayı kurdum.

Sofra hazır olduktan sonra onlarda geldiler ve yemeye başladık.

Tabii yalnız ben yiyordum çünkü yemekten başka her şey yapıyorlardı.

"Yemeğini yeyin. Taehyung çocuk musun?"

"Tamam. Sinirlenme yiyoruz. Bu arada biz minikle parka gitmek istiyoruz eğer izin verirsen."

"Ben bu gün bir saatlik falan hastaneye gidicem. Gelirim birlikte gideriz."

"Tamam."

Yemek yedikten sonra sofrayı topladım ve üzerimi değiştirdim.

"Ben çıkıyorum. Bir iki saate gelirim. Yaramazlık yapmak yok tamam mı anneciğim?"

"Tamam."

Miniğin yanağından öptüm ve evden çıkıp yıllardır garajda uyuyan arabama bindim.

Yıkatmam gerekti diye düşümsemde ter temizdi.

Taehyung işiydi tabii ki.

Taehyung'dan

Jennie gittikten sonra minikle evde yalnız kalmıştık.

"Evet minik. Evde yalnız kaldık. Ne yapalım?"

"Pasta."

"Pata mı istiyorsun?"

"Evet. Hem anneme sürpriz yaparız."

"Yarın yapsak. Yarın annenin doğum günü."

"Gerçekten mi?"

"Tamam. O zaman anlaştık. Yarın annen işe gittikten sonra yaparız."

"Anlaştık."

Minikle birlikte televizyonun karşısında oturup Jennie'yi beklemeye başladık.

Bir kaç saat sonra kapı çaldı. Büyük ihtimal Jennie gelmişti.

Kapıyı açtığımda gelen kişinin Jennie değilde Jungkookla Lisa olduğunu gördüm.

"Hyung? Seni burada görmeyi beklemiyordum."

"Çocuğumu göremez miyim?"

"O küçük cadı nerede?"

"Düzgün konuş tavşan surat."

"Tavşan Kook mu gelmi?"

"Bak kızında bana tavşan diyor."

"Tavşansın. Neyse geçin içeri."

Birlikte salona geçtik ve oturduk.

Jung Mi ile Jungkook oynamaya başladılar.

"Jungkook. Bırak çocuğu. Gıdıklamasana. Bak ısırır acıdan ölersen."

"Ay haklısın. Neyse. Yenge nerede?"

"Jennie unnie'nin yanında deme öldürür seni."

"Haklı. Cenaze töreni olmasın. Yarın doğum günü var."

"Evet. Yarın Jennie unnie'nin doğum günü."

"Bu yüzden parti yapıcam. Pasta işi Jung Mi ile benim. Süs işlerini de siz yapın. Yarın Jennie işe gittikten sonra gelip evi süsleyeceksiniz. Bende Jung Mi ile pastayı alıcam. Tamam mı?"

"Peki Jennie noona'nın pastayı senin kafana atması olasılığı ne kadar?"

"100 üzerinden 90."

"O yüzden ucuz pasta yaptır. Çünkü kafan yiyecek. Bizde kafandan alıp yeriz."

"Ne biliyorsunuz? Belki sıcak karşılayacak."

"O da ola bilir."

Kapı çaldığında Jennie'nin geldiğini anlamıştım.

"Neyse konuyu değiştirin. Minik sende anneye bir şey çaktırmıyorsun. Sürpriz olsun. Tamam mı?"

"Tamam."

Gidip kapıyı açtım ve gelenin Jennie olduğunu gördüm.

"Hoşgeldin."

"Hoşbuldum. Kim var evde?"

"Jungkook ve Lisa."

Salona geçtiğimizde Jennie önce Lisa ile sonra Jungkook ile selamlaştı.

"Duyduk ki parka gidiyorsunuz. Biz kalkalım siz gidin."

"Sizde gelin. Birlikte gezelim."

"Bizim için problem değil."

"Tamam o zaman ben üstümü değiştireyim. Hadi anneciğim sende gel seninde üstünü değiştirelim."

Jennie odaya çıktıktan sonra salonda çocuklarla kaldık.

"Bak yine söylüyorum. Pot falan kırmayın."

"Tamam. Hyung nerak etme."

Jennie hazır olduktan sonra birlikte parka gitmek için evden çıktık.

Yarın çok güzel bir gün olacağına eminim.

Sevgilerle AnGel.

You're My Tear || Taennie ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin