𝐇𝐄𝐑𝐎 🍑 |Jikook

*12*

     Jimin uyandığında eşinin kaslı kolları arasındaydı.

     İki elide Jungkook'un büyük eline sarılıyken Jungkook'un boştaki eli Jimin'in ince belindeydi.

     Jimin gülümsedi ve yavaşça Jungkook'a doğru döndü.

    Jungkook çoktan uyanmıştı.

     Jungkook zaten evin en erken uyananı olurdu. Genellikle sabah 5-6 civarlarında uyanır, sporunu yapar, eğer evde yapılacak işler varsa -çamaşır-bulaşık, ütü- o işleri Jimin kalkmadan çoktan yapmış olurdu.

     Jimin her ne kadar Jungkook'a tüm işleri kendisi yapmamasını söylesede Jungkook eşinin yorulmaması için yapardı.

     Ve Jimin uyandığında Jungkook eşinin yanında olurdu.

  "Günaydın."

     Jimin Jungkook'a dönerek konuştuğunda Jungkook gülümsedi ve Jimin'in dolgun dudaklarını parça parça öptü.

  "Günaydın sevgilim."

  "Hastaneye gitmemiz gerekiyor."

     Jungkook'un söyledikleriyle Jimin başını salladı ve dudağını büzdü.

  "Hiç kalkasım yok. Sabahtan akşama kadar yatmak istiyorum."

     Jungkook eşinin dediklerine güldü.

     Jimin genellikle erken uyanıp işe gittiği günlerin sabahlarında sürekli söylenir ve hep aynı cümleleri söyleyerek mızmızlanırdı.

'Hiç kalkasım yok'
'Uyumak istiyorum.'
'Jungkook uyandırma beni'
'Uyuyacağım.'

     Ve benzeri...

     Jungkook her seferinde bundan zevk alıyordu ve Jimin'in tatlı olduğunu düşünüyordu.

  "Minik bir çocuk gibisin. Küçükkende böyle miydin sen?"

     Jimin kıkırdadı ve başını salladı.

  "Annem beni uyandırırken yaşlandığını söylüyordu. Uyandırmak için bacağımdan sürüklediği zamanlar bile oluyordu."

     Jungkook eşinin dedikleriyle gülümsedi ve Jimin'in sarı saçlarını geriye doğru taradı.

  "Belkide bende öyle yapmalıyım."

     Jimin gülümsedi ve Jungkook'un boynuna kollarını sardı.

  "Hayır, ben senin beni severek uyandırmanı daha çok seviyorum."

     Jungkook Jimin'in dedikleriyle sırıttı ve Jimin'in yanağını okşadı.

  "Hmm, öyle mi?"

     Jimin bu cümlenin altında yatan gerçeği anladığında utançla kızardı.