DOST

379 19 0
                                    

Gerçek dost gölge gibidir.Eğilsen
de doğrulsan da düşsen de asla
peşini bırakmaz.

Süprizin Güliz olacağı aklıma gelmezdi.Kollarını açmıştı.

-Sarılmayacak mısın kız?,dediğinde koşarak ona sarıldım.

-Neden haber vermedin?Seni almaya
gelirdim.,dediğimde ondan ayrıldım.

-Süpriz yapmak için olabilir mi acaba.

-Dikilmeyin ayakta.,

Yengemin bu söylemesini beklemiş gibi hemen yerimize oturduk.
Güliz pembe Kumaş pantolunun üzerin giydiği beyaz tişörle burdaki
havaların nasıl olduğunu unutmadığı
beliydi.

-Eee!Kaç gün kalıyorsun burda?,dedim.

-Asıl süprizi söylemeyi unuttum.
Buraya atandım.,dediğinde tekrar ona sarıldım. Bundan sonra Güliz'i istediğimde onu görebilecektim.

-Sen ciddi misin?

İnanamıyordum.Yakında Salih'te gelecekti.Güliz de burda olacağına göre aralarını yapmak için bolca vaktim olacaktı.

-Evet bir hafta sonra okulda çalışacağım.Merkezde ev tutum yarın
eşyaları taşıyacağım.

-Ne yapalım biliyor musun?Sen birkaç gün burda kal. Sonra bende eşyalarını yerleştirmende yardım edeyim.

Biraz kararsız görünsede kabul etmekten başka bir çaresi yoktu.
Yengem ile beraber yemeğimizi yapıp yedik. Masayı toplayıp   köyde gezmeye karar verdik.Havada öğlene göre serinlemişti.
Dayımın köyde bir bahçesi vardı.
Birkaç meyve ağacı dikmişti. Eskiden
Güliz  her buraya gelişinde buraya gelirdik.Ağaca binip meyve toplardık sonra da bir güzel yerdik.Tabi Salih ağaca çıktığımız için bize kızardı. Hele bir keresinde Güliz Salih'in kafasına düşünce öfkeden küplere binmişti.O zaman  Güliz ile ben  çok korkmuştuk Salih'ten. Çünkü sinirlenince gözü kararıyordu.Her şeye rağmen güzel günlerdi.

Bahçede dolaşmak iyi bir fikirdi.
Yeşil ruhumuza iyi gekmişti.
Ağacın altına oturduk.

-Hiçbir şey  değişmemiş.,dedi Güliz.

-Evet.Hep yerimizde sayıyormuşuz  gibi geliyor bana.,dedim iç geçirerek.

Güliz bana döndü.

-Eee!Hayatında biri yok mu?

-Yok ya.Salih duyarsa bacaklarımı kırar.,dedim.Aslında  Güliz'in ağzını aramak için söylemiştim.

-Onun yüzünden evde kalacaksın.
Benden söylemesi.

-Hadi  benim erkek kardeşim var. Ya sen?Sende de tık yok.

-Sende haklısın. Ne demişler terzi kendi söküğünü dikemez.

İkimizde gülümsedik. Her güzel şeyin bir sonu vardır.Yerimizden kalkıp bahçesine yönelmiştik ki Berat'ın aniden önüme geçmesiyle duraksadık.
Güliz ne oluyor gibisinden bakışlat atıyordu.

-Mira Abla seni bulmak için tüm köyü  talan ettim.
Nefes nefese kalmıştı.

-Ne oldu?,dedim.

Berat  bizim köy bakkalcısı   Durmuş amcanın oğluydu.Orta dörte gidiyordu. Çok çalışkan bir çocuktu.
Seviyordum bu çocuğu.

-Mira Abla...köy...karıştı.,dedi. Yüzündeki endişe gerilememe neden oldu.

-Ne oldu  Berat ?,dedim.Gerginliğimi göstermemeye çalışarak.

-Hani şu mevsimlik işçileri toplayan adam var ya Ethem o geldi.İşçilerin
anlaştığı paradan daha az vermiş.İşçiler buna itraz edince tartışma çıktı. Muhtar Hasan amca seni çağırmamı söyledi.,dedi. Nefes
alış verişleri düzene girmişti.

-Nerdeler?

-Kahvede.

-Tamam gidelim.,dedim.

Hızlı adımlarla  kahve geldiğimizde kalabalığı gördüm.

Bu Ethem denilen adam tam bir üçkağıtçının tekiydi.Aslında bunlar gibilerini işe alanlar kabahatliydi.
Köylülerin üç kuruşuna göz dikmişti.Kaç defa uyarmıştım ama yok anlamıyordu bu adam tatlı dilden.O zaman bizde anladığı dilden konuşurdum.

Nasıl da baş köşeye oturmuş sanırsın padişah. Durmuş amca beni görünce yanıma yaklaştı.

-İyiki geldin Mira kızım.Yoksa kan gövdeyi götürecek.,dedi. Sesinden
endişelendiği anlaşılıyordu.

-Ben şimdi halledeceğim.,dedim.

Ethem beni görünce rahatsız olmuşa benziyordu.

-Yine mi sen.,dedi.

-Bana bak adi herif. Şu insanlarını tam ver.,dedim.Sesim sert çıkmıştı.

-Başka emrin var mı?,dediğinde  yüzünde alay okunuyordu.Şimdi gösteririm ben.
  Eğilip yakasına yapıştım.Ethem hariç  kimse  şaşırmamıştı.Sonuçta çıtkırıldım bir kız gibi görünsemde öyle olmadığımı herkes biliyordu.
Ethem şaşkınlığı üzerinden atmıştı.

-Şimdi bu insanların paralarını veriyor musun vermiyor musun?,dedim.Son ratedeydim.

-Vermiyorum ne olacak.
Dudakları alayala kıvrıldığında histerik bir gülüş attım.

-Benden günah gitti.

Yumur yaptığı elim yüzüyle buluştuğunda sandalyeden düştü. Kendini doğrultmasına izin vermedim.Yakasından tuttuğum gibi dışarı attım.

-Şimdi git o sahibine söyle o mağbadını kaldırıp gelip kendi tarlalarında çalışsın.

Ethem sol yanağından tutmuştu. Gözlerindeki öfkeyi görebiliyordum.Sonuçta gururu zedelenmişti.

-Sen bittin kadın.Patronum sizi doğduğunuza pişman edecek.,dedi.

Hızla yerinden kalkıp arabasına binip gitti.Durmuş amca yanıma yaklaştı.

-İyi mi ettin kızım?Patronu güçlü adamdır.
Endişesini anlıyordum
-Bütün mesulyet benim.Bir sıkıntı çıktında bana haber verirsin.,dedim.Gönlüne su serpmek için.

Herkes dağıldığında Güliz  gülümseyerek

-Hiç değişmemişsin Almira.,dediğinde bende gülümsedim.

Gün ağırmıştı.Eve geldiğimizde dayımda yeni gelmişti.Güliz dayımı elini öpmüştü.Kısa süren sohbetten sonra akşam yemeğini yiyip masayı toplamıştık.Herkes yorgun olduğundan odalarımıza  çekilmişti.Güliz ile beraber kalacaktık. Güliz'e  pijamalarımdan birini verdim.Yorgun olduğumuzdan
hemen uyumaya karar verdik.Sonuçta artık Güliz burdaydı.




Yorun yapmayı ve beğenmryi unutmayın...💓💓💓

MÜPHEMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin