ANNESİZ

259 18 2
                                    

Özlemek,ölmekten sadece  iki fazla be çocuk!
                                   (Cemal Süreya)

-Sizde kimsiniz?,dedim.

-Bunu daha rahat  bir yerde konuşalım.,dediğinde arabanın kapısı açıldı.Adam inince yanımda oturan adam başıyla dışarıyı işaret ettiğinde inmem gerektiğini anladım.İndiğimde şehirden uzaklaştığımızı anladım.Küçük eski bir kulübe vardı.
Adam yavaş adımlarla kulübeye doğru yürüdü.Sanırım onu takip etmem gerekiyordu.Bende öyle yaptım.Adam tahtav kapıyı açtığında gıcırtısından uzun süredir birilerinin  gelmediği belli oluyordu.Küçük kulübede bir şömine,divan, masa ve iki sandalye vardı.Adam masaya geçip
oturdu.Eliylede karşındaki sandalyeyi işaret ettiğinde gösterdiği  sandalyeye geçtim.Diğer adamsa kapının önünde bekliyordu.

-İlk olarak kendimi tanıtayım.Ben Sinan Özdemir.Murat'ın amcasıyım.,dediğinde şaşırdım.

Murat'ın amcası neden beni kaçırsın ki?

-Peki benden ne istiyorsunuz?,dedim.

-Sana en baştan anlatayım.Ben bir kadına aşık oldum.Onunla evlendim ve birde oğlum oldu.

Söylediklerine anlam veremiyordum.Bunun benimle ne alakası vardı?

-Bunun bana neden anlatıyorsunuz?,dedim.

-Sabırlı ol biraz.,deyip anlatmaya devam etti.

-Sonra karım bir neden dolayı evden ayrıldı ve nefret ettiği bir adamla yaşamak zorunda kaldı.O iğreç adam ona zorla sahip oldu.,dediğinde öfkeyle yumruğunu sıktı.

Bir an adam için üzüldüm.

-Sonra öğrendim ki  bir kızı olmuş.Boşanmak istedim ama yapamadım.İçimden bir ses yalnış giden bir şey olduğunu söyledi.Sonra bir gün hastaneye kaldırdığını öğrendim.Ağır yaralanmıştı.Artık dayanamadım. Onu hastaneden kaçırdım.Amerika'da tedavi olmasını sağladım.,dediğinde içimde tuhaf bir şey hissettim.

-Bu kadın kim biliyor musun Almira?,dediğinde gerildim.

-O senin annendi.Seni o iğrenç baban yüzünde neler yaşadık.,dediğinde algılamaya çalıştım.

-Annem yaşıyor mu?,diye sordum.

-Evet.Bugün çarpıştığın kadın oydu.,dedi.
İçimde bir duygu kasırgası vardı.
Sevinç, korku ,umut...

Onca yıl ölü sandığım annem yaşıyordu.Peki o zaman neden beni hiç aramadı?

-Annem yaşıyor yani.Öyle mi?

Yerimde duramıyordum.Gözyaşlarım akmaya başlamıştı.Ama sevinçten ağlıyordum.

-Senden istediğim şey ondan uzak dur.,dediğinde hızla ona döndüm.

-Neden böyle bir şey yapayım ki?Onu benden aldılar şimdi karşıma çıkmış ve siz benden ondan uzak durmamı mı söylüyorsunuz?,deyip ayaklandım.

Oda benimle ayaklanmıştı.

-Hayır bunu kesinlikle yapamam.,deyip tam çıkıyordum ki adamın konuşmasıyla duraksadım.

-Zehra hiçbir şey hatırlamıyor.,dediğinde ona döndüm.

-Ne?,dedim.

-Vurulduğunda kafasını sertçe çarpmış.Bu yüzden ne seni ne de o adamın yaptıklarını hatırlıyor.,dedi.

-Hatırlaması için bir şey yapmadınız mı?,diye sordum.

-Doktorlar ne yaşadığını bilmedikleri için hatırlamanın büyük bir tramvaya neden olacağını söyledi.Onun ne yaşadığını biliyorsun.Onun için bunu yapamaz mısın?O senin için o cehenneme katlanmıştı.,dediğinde yutkundum.

Bir an için gerçekten mutlu olacağımı sanmıştım.Annem yanımda olacaktı.Belkide yanılmıştım.Mutlu olmak benim gibi biri için büyük ve imkansız bir şeydi.Ama benim için o eziyetlere katlanan annem için bunu yapabilirdim.

-Tamam ondan uzak durucağım ama bir kez onu görmeme izin ver.,dediğimde adam kararsız görünüyordu.

-Tamam.Şimdi bir adamıma seni götürmesini söyleyeceğim ama seni görmesin.,dediğinde başımı salladım.

Konuşmaya güçüm  yoktu.Kulübenin önüne siyah bir araba geldiğinde bindim.Araba beni şehirden uzak bir konağa getirmişti.Arabadan inip konağın çitine yaklaştım.Annem güllerini suluyordu.Dudağının kıpırdanmasından gülleriyle konuştuğunu anladım.Bunu  sıklıkla yapardı.Koca bir gülümseme vardı.
Küçük Asmin koşarak yanına gelip ona sarıldı.Annemde onu kucağına alıp yanağına öpüçük kondurmuştu.

Gerçekten mutlu görünüyordu.Gözyaşlarımı silip tekrar arabaya geçtim.Beni merkezde indirmelerini istedim.

Mezarlığa gelip annemin adının geçtiği mezarı buldum.Artık annemin mutlu olduğunu  bilmek güzeldi.Ama
kalbimde öyle bir acı vardı ki nefes dahi alamıyordum.Gökyüzü kararmaya başladığında bir yağmur damlası gözyaşıma karıştı.Eskiden annemle konuşmak için geldiğim bu yer artık boş bir umuttu benim için.
Mezardan çıktığımda yağmur şiddetini artırmıştı.Artık yanımsan geçen insanları dahi göremiyordum.Yürüyerek konağa geldim.Yavaş adımlarla odama çekildim.Yatağın yanına oturup bacaklarımı karnıma çektim.Sırılsıklam olmuştum ama umrumda değildi.Her şey anlamını yitirmişti.Bu ağlayış küçük bir kızın çaresizliğiydi.
Bugün bir kez daha annediz kaldı o küçük kız.

BEGENMEYI VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN...✋✋👍

MÜPHEMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin