İSTEME TÖRENİ

256 18 3
                                    

Dayanılması en zor acılar,
insanın içinde gizlediği acılardır.
(Balzac)

Görüşme üzerinden bir hafta geçmişti.O günden sonra Murat ile hiç konuşamamıştık.Zaten ne konuşabilirdik ki?İkimizde bu evliliği istemediğimizi dile getirmiştik.Anlamadığım şey ise o da bir ağaydı.Neden bu konuda bir şey
yapmıyordu?Demek onunda güçünün yetmediği konularda vardı.

Bugün kız isteme törenim var.Yengem akşam için hazırlık yapıyordu.Salih'te işlerini bitirir bitirmez gelecek.Aslında beni biraz olsun mutlu eden şey ise o adamın bir işi olduğu için beni dayımdan isteyeceklerdi.

Bu tuhaf işin bir parçası olacağım.Mutfaktan çıkıp ahıra gittim.Umut rahat rahat önündeki samanı yiyordu. Onu çözüp ahırdan çıkardım.Binip yola çıktım.Bu karmaşadan biraz olsun uzaklaşmama gerekti.Her zaman geldiğim yere,kayalıklara geldim.
Umut'u bir ağaca bağladım.Kayalıklardan birine oturdum.Hava sıcaktı.Biraz terlemiştim ama bu umrumda bile değildi.Serin havanın yüzüme çarpmasıyla üşüdüm.

Keşke bir şeyleri değiştirme güçüm olsa.Kendi yaptığım şeylerden değilde bir başkasının yaptıkları yüzünden cezalandırılıyorum.Benimle evlenen adamsa benden zerre kadar hoşlanmıyor.Ailesinden birini bile tanımıyorum.Kesin onlarda benden hoşlanmıyorlardır.Neden hoşlansınlar?Ben onların babasını vuran adamın kızıyım.Buna alışsam iyi olacak sanırım.Telefonumun ön cebimde titremesiyle düşüncelerden sıyrıldım.Telefonu açıp kulağama götürdüm.

-Efendim Güliz!

-Nerdesin sen?Eve geldim ama seni göremedim.

Sesinden gergin olduğu belliydi.Beni istemeye geliyorlar ama Güliz benden daha gergindi.

-Geliyotum şimdi.,deyip telefonu kapatıp cebime attım.Umut'u çözüp eve doğru sürdüm.Eve geldiğimde Güliz'i avluda volta atığını gördüm.
Beni gördüğünde bana yöneldi.

-Kızım beni değil seni isteyecekler.Buna ne umursamazlık böyle.,diye cırladığında ben ahıra yönelmiştim bile. Umut'u bağlayıp Güliz'e döndüm.

-Saat sekizde burda olacaklar.Saat iki.
Tam dört saatim var.Yani bu kadar kasmaya gerek yok.,dediğimde şaşırmışa benziyordu.

-Dört saat mi?O kadarcık mı kaldı.

Bileğimden tutuğu gibi beni odama çekiştirdi.Yengem ve komşular işlere
o kadar odaklanmışlardı ki beni dahi görmüyorlardı.

Güliz dolabımı açıp bakmaya başladı.Başını olumsuz anlamda salladığında yakınacağını anladım.

-Almira bu akşam giyecek bir şey almadın mı sen?

Malımı bilmez miyim ben.

-Yengem benim yerime gitmişti.,dediğimde anlını ovdu.Elini beline koyup düşünmeye başladı.Yengem kapıyı çalıp içeriye girdi.Elindeki kutuyu yatağına bıraktı.

-Salih bunu göndermiş.,dediğinde Güliz kutuya saldırmıştı.Güliz gri renkteki arkası uzun,önü kısa elbiseyi kaldırdığında
gözlerim yuvalarından çıkacak gibi oldu.

Güliz gri renkteki arkası uzun,önü kısa elbiseyi kaldırdığında gözlerim yuvalarından çıkacak gibi oldu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bu harikaydı.Kutunun içinden de bir çift önü açık siyah ayakkabı vardı.
Güliz elbiseyi yatağa bıraktıktan sonra kutudan ayakkabıyıda çıkartı.

-Salih'in bu kadar zevkli olduğunu bilmiyordum.,dedi Güliz.

-Acele edin hadi.Bu gidişle geç kalacaksınız.,deyip çıktı yengem.

Güliz ile ben hazırlanmaya başlamıştık.Kıyafetlerimi giydikten sonra saçlarımı açık bırakıp biraz dalgalandırdım.Güliz ise haki renkteki elbisesine uygun bir dağınık topuz yapmayı tercih etmişti.

Güliz ile ben yengeme yardım etmek için aşağı inmiştik.Dayım beni gördüğünde gözleri dolmuştu.

-Annene ne kadar da benziyorsun böyle.,dediğinde benimde gözüm dolmuştu.Ona sıkıca sarıldım.
Kapının çalmasıyla Salih'in geldiğini
anladım.Avlu kapısını açtığımda Salih hayran hayran beni süzüyordu.

-Sanırım yanlış eve geldim.,dediğinde gözlerimi devirdim.

-Kapıyı kapatmadan içeri girecek misin sen?,dedim.

-Tamam,tamam giriyorum.

Kapıyı kapatıp arkama döndüğümde
Salih'in yerinde dikildiğini gördüm.
Onun baktığı tarafa baktım.Güliz'e bakıyordu.Yanına yaklaştım.

-Çok güzel olmuş değil mi?,dediğimde transtan çıkıp bana döndü.

-Almira senin başka işin yok mu?

Salih ile beraber Güliz ve yengemlerin yanına gittik.Güliz Salih'i
gördüğünde elindeki sandalye yere düştü.Bu kadar belli etmeseydiniz.
Yere düşen sandalyeyi Salih kaldırdı.
Güliz bir şey eveleyip geveledi.Yanakları kızarmıştı.

Salih'te içerdeki sandalyeleleri avluya taşımaya başladılar.Büyük bir aşiret olduklarından salona sığmayacaklardı.Kapının çalmasıyla geldiklerini anladım.

Herkes yerini alırken bende kapıyı açtım.İçeriye ilk Murat'tın babası ve annesi girmişti.Onların elini öpütükten sonra içeriye aldım.Murat'ın erkek kardeşi ve karısı sonra da kuzeni,kuzeninin karısı ve kız kardeşi içeriye girmişti.
En sonda elinde çiçek ve çikolatayla Murat belirmişti kapıda.Simsiyah takımıyla çok yakışıklı görünüyordu.Ne diyorum ben.
Çiçek ve çikolatayı aldım.Hiçbir şey demeden içeriye girdi.Ne bekliyordum ki.Güliz beni dürtüğünde kapıda dikildiğimi fark ettim.Elimdekileri mutfağa bırakıp avluya geçtim.Herkes oturmuştu.Bende Güliz'in yanına oturdum.Gergin bir hava vardı.Murat'ın babası söze girdi.

-Eeee! Nasılsınız?

-İyiyiz.Ya siz nasılsınız?,dediğinde aralarında garip bir etkileşim vardı.

Güliz'in beni dürtmesiyle ona döndüm.

-Yakışıklı sana bakıyor.,dediğinde gösterdiği yere baktım.Murat'ın bana baktığını gördüm.Bakışlarımı ondan çektim.Sanki ruhumu okuyormuş gibu hissetiriyordu.Yengemin kaş göz yapmasıyla mutfağa gitmem gerektiğini anladım.Herkese hahvesini nasıl aldığını öğrendikten sonra yerimden kalktım.Murat'ın anne,babası hariç herkes beni süzüyordu .Güliz ile beraber kahveleri hazırladık.Herkese kahvelerini verdikten sonra yerime geçtim.Kahvesini alırken yüzüme bile bakmamıştı.Herkes kahvesini içtikten sonra Murat'ın babası tekrardan sözü aldı.

-Allah'ın emriyle peygamberin kavliyle yeğenin Almira'yı oğlum Murat'a istiyorum.,dediğinde herkes dayıma dönmüştü.Kalbim heyecandan atmaya başlamıştı.

-Bende verdim.,dediğinde ayaklandık.
Murat'ın babası cebindeki yüzükleri çıkartıp yengeme uzattı.Yengem kurdaleyle birbirine bağladı.Tepsiyle Güliz'e uzattı.Murat'ın babası yüzükleri parmağımıza yerleştirdi.
Makasla kurdaleyi kesti.Murat ile gözlerimiz kesişti.Koyu kahve gözlerde birçok duyguyu beraberinde getirdi kalbime.Gözlerimizi ayırıp el öpme faslına geçtik.Biraz daha oturduktan sonra kalktılar.Onları uğurlayıp avluyu topladık. Salih ile Güliz beraber çıktılar.Bizde yorgunluktan odaya attık kendimizi.
Üstümü değiştirip makyajımı sildikten sonra yatağa girdim.Parmağımdaki yüzük ağırlık olmuştu bana.Parmağımdaki yüzüğü çıkartıp komidinin üzerine bırakıp uykuya daldım.

UMARIM BEĞENIRSINIZ ...

MÜPHEMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin