10.BÖLÜM

992 74 81
                                    

Yer Sabiha Gökçen Havalimanı.
Hava kararmış , yolcuların telâşı başlamıştı.
En önden Asiye Gül heyecanlı bir şekilde yürüyor arkasından da Lale Gül ve eniştesi mutlu  pozu veriyordu.
Nihayet görevli bayana sıra gelince Asiye Gül elindekileri uzattı ve,
"Dubai lütfen. "deyip bir tebessüm bahşetti.

Asiye Gül bu tatilin kendisine iyi geleceğinden hiçbir şüphesi yoktu. Heyecanı doruklardaydı. Eli ayağı dursa bakışları bir o yana bir bu yana çarpıp dönüyordu. Arkasındaki kardeşine de tebessüm ettikten sonra görevliye baktı. Yaptığı hareketler onun çok heyacanlı olduğunu ortaya seriyordu ya, dile dökmeye hâcet yoktu.

Görevli bayan bir kaç kağıt parçası uzattı.
Asiye Gül,
"Evet... Bunlar biletim mi?  Hmm tamamdır. " deyip başı ile onayladı.

Lale Gül 'e dönüp gülümsedi.
" Bilet varmış. Bana yalan söylememişsin."

Lale Gül gözlerini belertti .
"Tabiiki de söylemedim. Ya hadi acele et ama sen. Uçağı kaçıracaksın. "

Asiye Gül,
"Daha lavaboya gideceğim. Vernik çektim o kadar yüzümü yıkasam iyi olacak." deyip gülümsedi.

Lale Gül,
"Tamam acele et. Ben de paraları değiştirip geliyorum. Girişte buluşuruz. " dedi.

Asiye Gül tebessümle ,
"Baş üstüne komutanım. " deyip asker selamı verdi.

***

Havalimanında bir kaç takım elbiseli adam toplanmış Hamza'yı geçiriyordu. İş yerinden olsa gerekti ki istememesine rağmen onu geçirmeye gelmişlerdi.
Dedesinin emri olduğunu duyunca ses etmedi.
Işlemler tamam olunca havalimanının kapısından çıkacaklardı ki bir kalın ses duydu.

"Hamza DEMİR!"

Arkasını döndü . Tahmin ettiği gibi bu ses müdürüne aitti.

"Evlât bana veda etmeden mi gideceksin?" deyip gülümsedi.
Hamza geri döndü ve müdürü ile tokalaştı.

Hamza,
"Müdürüm buraya kadar gelmenize gerek yoktu. Zahmet verdiniz."dedi mahcup bir sesle.

Emniyet müdürü derin bir nefes verdi.
"Kendine dikkat et.Burayı dert etme işini en güzel bir şekilde yap. Devrelerin burada aklın burda kalmasın. Dedeni üzme.  Çok ciddi bir iş bak, sallamaya gelmez. Koca bir holding yönetiyorsun artık. Dikkatli ol aslan parçası. Bu ilk anlaşman olacak. Hepimiz tekrardan seni aramızda görmekten onur duyacağız.  İçin rahat olsun. Dikkatli ol.
Eğer işler yolunda gitmezse deden çok üzülür bunu biliyorsun. Sağlık açısından da  çok önemli. " dedi ve eli ile sırtını sıvazladı.

Sekreter kız araya girdi ve dosyaları Hamza'ya uzattı.
"Buyrun. Tüm detaylar burada. Oraya gittiğinizde onlar sizi arayıp bilgilendirecekler." dedi.

Hamza elindeki dosyalara göz attı.

Müdür bey,
" Evlât her akşam 9 da seni arayacağım haberin olsun." dedi.

Hamza,
"Müdürüm bir şey sorabilir miyim?" dedi.

Müdür bey başı ile onayladı.
"Dedeme bu kadar ilgili olmanız neden acaba ? Başka bir şeyler de olmalı. Daha önceden tanıyor gibi hissettim."

Müdür bey bir gülümseme bahşederek keskin bakışlarla uzaklara baktı ve,
"Zekisin diye boşa demiyorlar. Yakaladın beni evlat. Evet  tanışıyoruz hatta askerlik arkadaşıyız. Oradan birbirimize can borcumuz var. Değer veririm kendisine. Ve bu konularda sana destek çıkmamın sebebi de bu. Neyse bakalım. Artık şirket yönetiminde ben de varım diyebilirim. " deyip tekrardan gülümsedi. Ufak bir göz gezdirdikten sonra,
"Sakın bir yere kaybolma! Telefonunu da kapatma. Bitkin düştüğünde telefonun bunu hissedip bize işaret göndermeyeceğine göre." dedi.

Sekreter kız araya girdi.
"Çok doğru telefonunuzu daima açık tutun." dedi.

Hamza kafası ile onaylayarak,
"Peki anladım. O zaman ben izninizle gidiyorum"dedi.

"Görüşürüz."

"Elveda." diyerek vedalaştılar.

***

Türk Liralarını değiştirmek için sırada bekliyorlardı ki nihayet sıra geldi.
Mert elindeki paraları görevliye uzattı.
Bir kaç dakika için de işlem tamamlandı. Değişen paraları aldı ve tam gidecekken Lale Gül, Mert'in kolundan tuttu.
" Benim paralarımı da al ve kardeşim için değiştir." dedi.

Cüzdanındaki bütün parayı eşine uzattı.
" Al hepsini değiştir. "

Mert şaşkın bir ses tonu ile,
" Hepsini mi?" dedi.

Lale Gül kendinden emin bir sekilde
"Evet" dedi.

Mert bir paralara bir de eşine baktı. Eşine  arkasını  döndü. Tam kaşla göz arasında paranın bir kısımını cebine katıyordu ki,
Lale Gül farketti.
"Hepsini dedim." deyip koluna vurdu.
Mert çaresiz paraları birleyip görevliye uzattı.
Lale Gül aklına bir şey gelmiş ki tekrardan eşini dürttü.
"Asiye Gül için Dubai'de otel ayarladın değil mi?"

Mert bu soruyu hiç beklemiyordu ki duraksadı. Ne cevap versem diye düşündü. En sonunda başı ile onaylayarak geçiştirdi.

***

Girişe geldiklerinde Asiye Gül heyecanla onları bekliyordu.
Lale Gül'ü görünce yine bir tebessüm bahşetti.
Kardeşine paraları uzattı.

Asiye Gül elindekilere baktı ve,
"Aaa! Ama bozukluklar çok fazla. Olsun Allah razı olsun Lala. Artık gideyim mi?" dedi.

Lale Gül somurtan bir suratla başını salladı.

Asiye Gül gülümseyerek,
"Lala sana Duabi'den hediye alacağım istediğin bir şey var mı?" dedi.

"Hayır, paranı sakın harcama. Hiç gerek yok."

"Merak etme. Yanıma bir kaç paket hazır ramen aldım. Yiyecek parası cepte diyebilirim. Alışveriş için  biraz para artırabilirim. " dedi.

"Yaaa!.." dedi ve tam devam edecekken Mert'e baktı ve  sustu.

"Dikkatli ol tamam mı? Allah'a emanet ol."

Asiye Gül kafası ile onayladı ve sarıldılar.
Lale Gül çok sıkı sarılıyordu.

Asiye Gül,
"Gitmemi istemiyor musun yoksa? Beni boğacaksın Lala!" dedi gülmeye çalışarak.

Mert eşini yanına  çekti ve,
"Hayatım bu kadar yeter. Yoksa Asiye Gül  uçağını kaçıracak. "dedi.

Asiye Gül gülümseyerek el salladı .
" İyi o halde ben gidiyorum. Allah'a emanet ol Lala. Sen de  Allah'a emanet ol enişte bey." dedi.

Mert ile Lâle Gül ise sadece  el sallayarak Asiye Gül'ün gidişini izlediler.
.
.
.

Beğenmeden geçmeyin lütfen..

Keyifli okumalar ♥♥♥
Y

AZAR GÜLÜZAR ATLIHAN


♥Instagram adresim
@1atlihanguluzar

♥Wattpad adresim
@yzrguluzaratlihan

Vote ve yorum yaparsanız çok mutlu olurum.

♥Seviliyorsunuz haberiniz olsun.
♥Kitap kokulu kalın.

KIZIL ELMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin