Multi Medya da Asiye Gül OSMANOĞLU var.🇹🇷🍎
Birleşik Arap Emirlikleri/
Dubai'ye gidecek olan uçak neredeyse dolmuştu.
Uçağa binen Asiye Gül ise elindeki bilette yazan koltuğu bulmaya çalışıyordu.
Her geçtiği koltuk sırasındaki bayanlara baş selamı vererek tebessüm bahşediyordu.Bayanlarda, bu naif kıza aynı tebessümle cevap veriyordu.
Koridorda biraz uğraştıktan sonra nihayet koltuğunu bulmuştu.
Elindeki çantayı koymak için yukarıdaki bölmeleri kontrol etti. 1.60 Boyunun verdiği imkânla çantasını yukarıya koymaya çalıştı. Ne yapsa ulaşamıyordu. Rezil olacaktı ama kafaya koydu bir kere.
O çanta o dolaba girecek hıh!
Zıplamaya başladı .
Çekirge bir zıplar.
İki zıplar, üçüncü de nihayet çantayı yerleştirir.
Fakat dengesini kaybeder koridordan geçen arap kadına çarpar.Kadın neye uğradığını şaşırır.
Asiye Gül gibi narin bir kızın çarpmasından, kamyon çarpma etkisi beklemeyince kadın şaşırır.Gözlerini ovuşturup kendine gelmeye çalışır.Asiye Gül ise o anda ne yapacağını bilemiyordu.
Hemen İmam Hatipten öğrendiği arapça kelimeleri hatırlayınca üzgün bir sesle,
"أنا آسف ، أوكل الله
('Ene asif , 'awkal allah!) dedi.
{özür dilerim Allaha emanet olun!}
Kadın tebessüm etmekle yetindi ve yoluna devam etti.
Asiye Gül içinden,
"Ah be Asiye Gül! Kendimi daha fazla rezil etmeden şu yolculuğu hayırlısı ile bir bitirsem. Ayıp oldu kadına ,neye uğradığını şaşırdı. Şimdi bütün Türkleri kamyon sanacak. E ben ne yapayım canım. 1.60 Allah vergisi boyum var, kanatlanıp uçayım mı? " deyip elini "boş ver !" der gibi salladı.Dolabın kapağını da örtmeyi başarınca karşıdan gelen hostes bayan Asiye Gül'e,
"How can i be helpful?"
(Nasıl yardımcı olabilirim? ) dedi.Asiye Gül anlamadı. Kadının yüzüne şaşkın bakarak,
" Hııı !? Ne? May i help you ? " dedi.Hostes duyduğu değişik kelimelerle gülmeye başladı ve,
"Türk müsünüz? Yardım edebilirim miyim hanımefendi ?" dedi.Asiye Gül utanarak sevimli bir şekilde başını kaşıdı. Hostesin Türkçe konuştuğunu görünce birden sevindi.
Daha şimdiden gurbete çıkmış da tanıdık birini görmüş sevinci içine girdi.
Gülümseyerek kadını tuttu.
"Siz de mi Türksünüz?
Lütfen birlikte resim çekinebilir miyiz? İlk hatıram olsun." dedi.
Anlaşılan vernik etkisi hafiften geliyordu.:))Hostes şaşırmıştı. İlk defa böyle fazla samimiyetli, sıcak gülümsemesiyle içini ısıtan bir yolcu görüyordu.
Başı ile onaylayarak ,
"Tamam." dedi.Asiye Gül hemen elindeki kamerayı açarak hostesin yanına sokuldu.
Poz verip çekti. Sevinerek çektiği fotoğrafa bakıyordu ki hostes bayan,
" Biletinizi görebilir miyim?" dedi.Asiye Gül elindeki kamerayı hostese uzattı.
Hostes şaşırarak,
" Bilet hanımefendi. Kamera değil!" dedi.Bu sefer diğer elindeki bileti hostese uzattı. Hostes gülerek bileti kontrol etti ve koltuğu göstererek,
" Lütfen buraya oturun." dedi."Tamam. Burası değil mi?"
"Evet hanımefendi burası. " dedi gülümseyerek.
Asiye Gül, heyecanla ikili koltuğun koridor tarafındaki bölümüne oturdu. 2 saniye geçmeden cam kenarındaki koltuğa geçip dışarıya bakmaya başladı. Dışarı bakarak mutlu oluyordu. Gece vakti ne gördüğü de çelişkiydi ama olsundu. Gülüyordu önemli olan da bu değil mi?
Mutluluktan yüzünde ne yapacağını bilemiyordu. Sevincindem havalara uçuyordu denilse de mecazî olmazdı ya!
Ne yaptığından haberi yoktu belki ama vernik etkisi yavaş yavaş geliyordu.Asiye camdan dışarıya bakarken başına eyfel kulesi gibi dikilen Hamza DEMİR 'i farketmedi. Hamza gözündeki güneş gözlükleri ile koltuk numarasını tekrar kontrol etti. Fakat gördüğü gibi önünde bulunan kapalı kız kendi koltuğuna oturmuştu.
Asiye Gül 'e bakıp,
"Excuse me! it's my place."
(Afedersiniz! Orası benim yerim.) dedi.Asiye Gül sesin geldiği yöne döndü.
"Hı? Efendim?"Hamza kızın türk olduğunu anlayınca bu sefer türkçe konuştu.
"Afedersiniz! Orası benim yerim. ""Yeriniz mi?"
"Evet."
"Ama nasıl olur? Siz erkeksiniz."
"Ne ? Anlamadım?"
"Benim yan koltuğuma bayan oturuyordu. Bir yanlışlık olmalı." dedi Asiye Gül. Eniştesi rahat etsin diye bayan yanı aldım demişti. Yolculuğunu rahat rahat geçirmek varken nereden çıktı bu ajan görünümlü adam.
Hamza,
"Iıı.. Şey burası benim yerim oluyor." diye tekrar etti."Biletleri bir kontrol edebilir miyiz? Eniştem bayan yanına bilet aldım demişti." dedi mahcup bir sesle . İkisi de biletlerini birbirine gösterdiler. Yanlışlık yoktu.
Pencere kenarı Hamza DEMİR,
Koridor kenarı Asiye Gül OSMANOĞLU yazıyordu.Asiye Gül utanarak mahcup bir sesle kafasını kaşıdı ve,
"Özür dilerim. Ben yanlış anlamışım demek." deyip ayağa kalktı ve Hamza'ya yer verdi.
Hamza kenardan kenardan geçip yerine oturdu.Asiye Gül ayakta,
gözleri koltukta içinden söyleniyordu.
"Aman Allahım ben ne yapacağım şimdi? Af enişte af yaktın beni! Bu adamla bu yolculuk nasıl geçecek şimdi? Alışık değilim ki ben böyle tiplere belki seri katil belki mafya babası ne bileyim? Kafam da ağrıyor. Allak bullak hissediyorum . Keşke Firdevsi dinleyip binmeden bir ayran içseydim . Bu adama rezil olmak istemiyorum ya !
Niye yanıma koydular bu Biremın'ı? "
diye düşünürken Hamza, Asiye Gül 'e baktı.İç sesine göre yüz mimikleri değişiyor ,şekilden şekile giriyordu.
Hamza,
"Oturmayacak mısınız?" dedi.Asiye Gül mahcup bir yüzle çaresiz kabul etti ve utanarak koltuğuna sindi .Hamza ile iletişim kurmamak için koridor tarafına doğru sokuldu. Neredeyse araya bir boğaz açtı.
"Biraz Kuran okuyayım bari yoksa bu yolculuk bana hiç iyi gelmeyecek?"diye düşünerek dolaptan zar zor çantasını aldı ve Kuran-ı Kerim'ini çıkardı.
Koltuğuna tekrardan sinip besmeleyi çekti ve sessizce okumaya başladı.Hamza ise gözlüğünü çıkarmıştı .O sırada gözlerini kapatmış, kulaklık kulağında gözlerini dinlendiriyor gibi görünüyordu.
Asiye Gül , ürkek ceylan gibi yan tarafı kontrol etti ve Hamza'nın ayrı âlemlerde olduğunu görünce içi rahatladı. Bu sayede rahat rahat Kuran okuyabilirdi.
بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ❣...
Keyifli okumalar ♥♥♥
YAZAR GÜLÜZAR ATLIHAN
♥Instagram adresim
@1atlihanguluzar♥Wattpad adresim
@yzrguluzaratlihanVote ve yorum yaparsanız çok mutlu olurum.
♥Seviliyorsunuz haberiniz olsun.
♥Kitap kokulu kalın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIZIL ELMA
RomanceHamza DEMİR, Kızıl Elmayı dava bellemiş bir genç... Vatan uğruna canını seve seve verecek yiğit bir Özel Harekâtcı... Güney Doğuda Dağların Aslanı, İstanbul'da İstihbaratın Bozkurtu... Asiye Gül OSMANOĞLU hem öksüz hem yetim, Bilinmeyen Osmanlı To...