bölüm ithafı; kumdamlinda
"Umay" titreyen ellerimi birbirine kenetlemiş derin soluklar alırken arabadan inip yanıma gelmiş olan adama bir bakış attım. Gülüyordu. Bu halimin onu eğlendirdiği açıkça ortadaydı. Ama şuan o kadar gergin ve heyecanlıydım ki ona kızacak halim bile yoktu.
"Umay içeri mi girsek artık"
Ona bakarken derin bir nefes daha aldım. Ellerimle önce üzerimde ki elbisenin eteklerini ardından saçlarımı düzeltirken, "Nasıl görünüyorum?" diye heyecanla sordum Turan'a
"Harikasın. Hadi girelim" bahçe kapısının kolunu tutan Turan ile hızlıca öne atılıp kolunu tuttum ve "Dur Turan" dedim. Bakışları bana dönerken "Bekle" deyip derin bir soluk daha aldım. Allahım kalbim yerinden çıkacak gibi atıyordu. "Tamam hadi girelim" dediğim de Turan bana bakıp gür bir kahkaha attı ve hızlıca kapının kolunu indirip bahçe kapısını ardına kadar açıp içeri geçti.
Beni iki katlı beyaz müstakil bir evin yemyeşil bahçesi karşılarken çevreme hayranlıkla baktım. Gerçekten çok düzenli ve güzel bir bahçeydi. Eve giden yol buyunca rengarenk çiçekler dizilmişti ve ileride bir oturma alanı oluşturulmuştu ki Umay'ın gözüne ağaça asılmış olan salıncak takıldı. Burası gerçekten çok güzeldi.
"Eviniz çok güzel" derken yanımda ki adama dönmüştüm ki duyduğum kadın sesi ile bakışlarım hızla evden çıkıp bize doğru gelen Turan'ın annesine kaydı.
"Ay benim çocuklarım gelmiş." Ben daha tepki veremeden Nilay Hanım'ın kollarının arasında bulmuştum kendimi. Bu samimi, sıcak tavrı beni gülümsetirken bütün gerginliğimin uçup gittiğini hissettim ve kollarımı bana sarılan kadına doladım. Bir yandan da ona cevap vermiştim.
"Hoş geldin kızım."
"Hoş buldum. Nilay Ha- Nilay Teyze" dedim. Kollarını benden ayırdıktan sonra Turan'a da sarılmıştı.
"Ay geç kaldınız. Daha erken bekliyorduk oğlum sizi"
"Birkaç yerde mola verdik anne."
"Ay iyi yapmışsınız. İyi" bakışları tekrar bana dönerken gülümsemesi bulaşıcı olmalıydı ki bende gülümsedim karşımda ki kadının bu samimi tavrına. "Hadi eve geçelim de size soğuk bir şeyler ikram edeyim. Hava cehennem gibi sıcak bugün çocuklar." Yanımda ki Turan'a bir bakış attığımda onun çoktan eve yöneldiğini görünce bakışlarım bir kez daha önümde ki kadına kaydı.
"Teşekkür ederim beni de davet ettiğiniz için" derken önümde ki güzel eve doğru ilerlemeye başladık.
"Ay ne demek yavrum. Sende bu ailedensin artık. Gelmene çok sevindim." Dediğin de biraz utansam da ona gülümseyerek baktım.
"Babamla Alper nerede anne?"
Turan'ın sesi ile ikimizde ona döndük. "Amcanlara gittiler. Ee Çınar evleniyor ya oğlum."
"Tamam öyleyse ben bir yanlarına gideyim gelirim birazdan" dediğin de eve girmekten vazgeçip bize doğru gelen adama baktım. Gidiyor muydu? Beni bir başıma bırakıp? Tamam Nilay Teyze mükemmel biriydi ama ne bileyim biran da gidecek olması tuhaf bir gerginlik yarattı üzerimde.
"Babanları da al gel o zaman. Zaten akşam yemeğini yeriz birkaç saate"
"Tamam anne" dedikten sonra yanımıza gelen Turan bana dönüp gergin halime bakıp güldü ve elini omuzuma koyup baş parmağı ile tenimi hafifçe okşarken, "Gelirim birazdan ben güzelim" dedi. Bakışları, dokunuşu ve sözleri beni kıpkırmızı etmeye yetmişti. Annesinin yanımızda olduğunun farkında mıydı bu adam? Turan ve rahatlığı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UMAY
Romance"İzliyoruz " derken sesinde garip bir dalgınlık oluşmuştu. Dudaklarıma bir gülümseme yerleştirirken kemerimi çıkardım ve son kez ona baktım. "Gidiyorum" derken direksiyonda ki elini kaldırıp yüzüme koydu ve sabah evden çıkmadan önce yenilediğim ban...