He's Just A Friend - Jily, Blackinnon

🍃14🍃

Okuyun işte :D

Mary

Mary annesine dışarıda bir fare ezdiğini söyledi. Mary'nin annesi hemen dışarı çıktı ve fareyi alıp çöpe attı (Yazar: URĞEŞFJFIRĞİDLDKGĞSŞDNF) .

Lily

Lily, James, Marlene, Sirius, Remus ve Dorcas çapulcuların hep altında oturduğu kayın ağacının altında oturuyordu. James'in kolu Lily'nin omzundaydı. Bu ikisinin çıktığı gerçeği okula koronavirüs gibi yayılmıştı (Yazar: :D) . Ve Lily kıskanç bakışları üstünde her zamankinden çok daha fazla hissediyordu. Ve bu bakışlardan nefret ediyordu. James'i gerçek anlamıyla sevmeyenler, bir tek popülerliği için onu seviyormuş gibi yapanlar Lily'e kıskanç kıskanç bakıyordu. Ve bu Lily'i çileden çıkarıyordu. Ama Lily son zamanlarda en çok bir kişinin bakışlarını üstünde hissediyordu. Severus Snape. Ama o Lily'i kıskanmıyordu tabii ki. O James'i kıskanıyordu. Lily artık daha iyi anlıyordu. Severus ondan uzaklaşmıştı çünkü o James'le önce arkadaş, sonra da sevgili olmuşlardı. Lily zeki olabilirdi ama biraz da saftı. Herkesin içindeki sadece iyiliği görüyordu. Halbuki bu ne kadar güzel bir şey olsa da bazen ona Severus durumu gibi çok zarar da verebiliyordu. (ARKADAŞLAR YANLIŞ SAKIN ANLAMAYIN SEVERUS VE LİLYİ ZERRE SHİPLEMİYORUM ÖĞK BAK MİDEM BULANDI AWSU). Ama şu an mutluydu. Ve bunları düşünmek onun moralini bozuyordu. Neden boşu boşuna moralini bozsun ki? James hayatının aşkıydı ve James de Lily de bunu biliyordu. Lily gülümsedi ve James'in omzuna kafasını koydu. Gözlerini kapadı ve huzurun tadını çıkarttı...

Marlene

Marlene Lily ve James adına çok mutluydu. Gülümseyerek onlara baktı. Sonra derin bir nefes verdi ve kafasını Sirius'un omzuna koydu. Sirius gülümseyerek onu izliyordu. O da kafasını onun kafasının üstüne koydu. Hayat sürprizlerle doluydu. Mesela Marlene 1. sınıfta Sirius Black'le sevgili olacağını söyleseler kıçıyla gülerdi. Ama, olmuştu işte. Ne garip. Hayat sürprizlerle doluydu. Her şey güzeldi. Ama karanlık günler gittikçe yaklaşıyordu. Neden kimsenin tamamen rahat olduğu bir zaman dilimi bile yoktu? Mesela FYBS'ler de yaklaşıyordu. Öföf. Marlene bugün ne kadar pozitif olduğuna şaşırdı (!). Mary ve Peter bugün geliyordu (Yazar: Kesinlikle Peter da geliyor 👌🏻) . Ne kadar sadece bir gün ayrı kalmış olsalar da Marlene Mary'i çoktan özlemişti. Peter'ı ise... şey, onu pek sevmiyordu. Yani, çocuk Gryffindor olmasına rağmen korkağın tekiydi bir kere. Çocuk çok... fare gibiydi işte. Marlene fare sevmezdi. Hatta nefret ederdi. Sevmesi için bir neden yoktu ki. Çocuk kuyruk gibi Sirius'ların peşinde dolaşıyordu işte. Peter ona çok küçük, iğrenç ve pis geliyordu (Yazar: Bana da Marls ehehe) . Marls kafasını iki yana salladı ve bu düşünceleri kafasından uzaklaştırdı. Sirius bunu farketmişti.
"Noldu prenses?"
"Bir şey yok Siri. Sadece, kafamda garip garip düşünceler var. Bugün aşırı pozitifim zaten (!)."

Sirius Marlene'nin tepkisine güldü ve yanağını öptü. (Burayı yazarken burasya4 'e dedim ki artık kimse kızarmasın kızarmalarından bıktım jğsidkepdm). Marlene gülümsedi. Aşık Sirius'u normal Sirius'tan biraz daha çok seviyordu. Tabii bu demek olmuyordu ki normal Sirius'u sevmiyordu. Tabii Sirius'un normal olan bir hali varsa. Marlene tüm Sirius'ları seviyordu. (Yazar: Bayadır blackinnon yazmayan bne tekrar blackinnon yazmaya başladı.)

Mary

Mary Alex'le Hogwarts'a dönüyordu. Garip bir şekilde kompartmanda tekdiler. Normalde Peter da olurdu. Tabii Mary bundan hiç şikayetçi değildi. Peter'ı sevmiyordu. Gerçekten sevmiyordu. Ama endişeleniyordu. Yani, karanlık günler yaklaşıyordu ve şu an Peter'a her şey olmuş olabilirdi (Yazar: Üstüne basman gibi dığeöcppsidm. Çünkü yazar olmak bunu gerektirir.). Ama onu boşverdi ve anın tadını çıkarmaya devam etti. (Yazar: Kapak olsun bu sana Pettigrew. Sevdiğin ve seni öldüren kız bile seni umursamıyor.).
Hogwarts'a geldiler ve o tanıdık kapı açılma sesi geldi trenden. Alex'le trenden indiler. Sonra vedalaştılar. Mary bu güzel havada çapulcuların ortak salonda olmadığını tahmin etti. Hep altına oturdukları kayın ağacına baktı. Ve tahmini doğru çıktı. Marlene, Lily ve Dorcas ona sarılıp yere düşürdüler.
Mary: Çocuklar! Sadece bir gün yoktum!
Marlene: Yani?
Lily: Bu seni özlememizi önlemiyor güzellik.
Mary: Ben de seni özledim güzellik, dedi ve Lily'e göz kırptı.
James: HEYHEYHEY. Lily'e yürümeyin onun bir sevgilisi var.
Mary: LİLY EVANS! GİTTİĞİM TEK BİR GÜN VARDI VE SEN O GÜNDE SEVGİLİ Mİ YAPTIN?
James: Evet yaptı, dedi kendinden memnun bir şekilde sırıtarak.
Mary: Ve James bunu mutlu söylüyor?
Mary'nin gözleri yuvalarından fırladı.
Mary: YOK CANIM!
James: Evet canım, dedi James aynı şekilde.
Mary: YOKSA SİZ SEVGİLİ Mİ OLDUNUZ LAAANN?
Lily kızardı (dedi az önce artık herkesin kızarmasından bıkmış olduğunu söyleyen yazar.) .
James: Evetevetevetevetevetevet
Lily: James sakin ol hayatım.
James: *tüm havası bir an kaçar*
James: H-hayatım mı?
Lily: E-evet. Yanlış bir şey mi söyledim?
James Lily'i kendine doğru çekti ve öptü. Hatta o kadar uzun öptü ki ayrılınca ikisi de nefes nefeseydi. Marlene kahkaha atmaya başladı.
Mary: Bunu gördüm ya artık ölsem de gam yemem (Yazar: Mary imana gelirse ektedir kdşdmfpe.)
Marlene fotoğraf çekmişti. Mary sırıttı. Marlene bununla Lily'i çok pis tehdit edebilirdi.
Sirius: Marlene şu fotoğraf makinesini bir Mary'e versene, ve Mary'e göz kırptı. Mary ne yapması gerektiğini gayet iyi anlamıştı.
Marlene fotoğraf makinesini usulca Mary'e verdi. Sirius ne dese yapardı gerçekten. Mary fotoğraf makinesini hazırladı. Sirius Marlene'ni kendisine doğru çekti ve öptü. Marlene'nin yüzü görülmeye değerdi. İlk önce gözlerini pörtletti ve kızardı, (Mary o bu haldeyken fotoğrafını çekti.) sonra ise öyle bir istek ile karşılık verdi ki Sirius neredeyse yere düşüyordu (Mary bunun da fotoğrafını çekti.). Ki Sirius'u neredeyse yere düşürmek her yiğidin harcı değildir (Yazar: BENİ SORGULAMAYIN!) . Bu iki mükemmel çiftin öpüşen fotoğrafları Mary'nin elindeyken hala kayın ağacının altında oturan çift hiç dikkat çekmiyordu. Remus ve Dorcas. Onlar en başından beri birlikte olacağı belli olan çiftti. Onlar Lily ve Marshall'dı (HIMYM), Percy ve Annabeth'ti (PJO), Eleven ve Mike'tı (ST), Ross ve Racel'dı (FRIENDS). Onlar bu saçmalığa karışmayan tutumlu çiftti. İkisi de diğerlerine onaylamaz bakışlar atıyordu. Remus'un kolu Dorcas'ın omzundaydı. Mary bu görüntüyü görünce güldü ve onların da bir fotoğrafını çekti. Gelecekte bu fotoğraflara bakıp ya güleceklerdi, ya da ağlayacaklardı. Mary ilkini umuyordu. Herkes sakinleştiğinde Mary hala tam görünmeyen fotoğraflara bir büyü yaptı ve kişi sayısında dağıttı. Herkeste tüm fotoğraflardan bir tane vardı. Bazıları mutlu, bazıları utanmış, bazıları da kendi resminin diğerlerine de verilmesi fikrini sevmemişti. Ama hepsinin keyfi gayet yerindeydi. Peter'ın yokluğu fark edilmemişti bile.

KAPAK PETTİGREW KAPAK. Ya ben Dorcas'ı öldürmek istemiyorum ama Remadora adına öldürmek zorundayım. Üzgünüm. Hadi neyse yayımlıyorum. Byee♥️

~iris 🤍