Herkese merhabaaaa❤❤❤
...........
☆☆☆☆☆☆
"Ben hayatı katledince gözlerini özledim."
☆☆☆☆☆☆
..........
"Neler oluyor?" diye sordu Ilgın. Ben zar zor yutkunurken Eylül oturduğu sandalyesinden kalkıp kardeşine sarıldı. Derin bir nefes alıp verdiğimde Eylül bize dönüp kardeşini gösterirken;
"İkizim Mila." demişti. Mila elini bana uzattı. Uzattığı elini utana sıkıla sıkarak;
"Kayra." dedim gülümsemeye çalışırken. Keşke biraz daha bekleseydim de ortamı bozmasaydım. Elimi geri çektiğimde bu sefer Beyza'ya elini uzatmıştı.
"Beyza da sen olmalısın. Eylül bahsetmişti sizlerden." demişti. Beyza elini sıkarak gülümsediğinde Mila konuşmasına devam etti; "Seni bir yerlerden tanıyor olabilir miyim? Yanılmıyorsam üç gün önce İngiltere uçağında görmüştüm seni." dediğinde Beyza dudaklarını birbirine bastırarak kafasını 'evet' anlamında sallamıştı.
Sandalyeme geri otururken diğerleri de oturmuştu. Çatalımı ve bıçağımı elime alıp önümde duran köfteyi parçalara ayırmaya çalışırken Ilgın konuştu;
"Sen iyi misin?" diye sordu. Bakışlarımı tabaktan ayırmayarak cevapladım.
"Biraz yorgunum da..." diyip bir dilim köfteyi alıp ağzıma atarken Beyza bana doğru yaklaşıp fısıldamıştı;
"Beklemeliydin."
"Muhtemelen öyle yapmalıydım." demiştim sessizce. Eylül su dolu bardağını eline alırken;
"Kayra Hanım spor salonu işletiyor. Beyza Hanım ise babasının otelini devralacak. Okulunu yeni bitirdi, şef olarak..." demişti Mila'ya bizi tanıtırken. Ağzımda çiğnediğim köfteyi yutup tek kaşımı havaya kaldırarak Ilgın'a döndüm. Sahi hakkımızdaki her şeyi açık açık anlatmış mıydı yani? Ilgın ise gözlerini benden kaçırarak önündeki yemeğine odaklandığı esnada telefonumun titremesiyle kendime geldim. Telefonum çalıyordu. Elimdeki çatalımı ve bıçağımı masaya koyup cebimden telefonumu çıkardım. Arayan Alp'di. Boğazımı temizleyerek telefonu açtım;
"Efendim Alp?"
"Kayra Hanım! Acil olarak buraya gelmeniz gerekiyor." demişti. Ses tonundan anladığım kadarıyla bir şeylerden korkmuş gibiydi.
"Neler oluyor, neredesin?" diye sordum oturduğum sandalyemden kalkarken. Beyza da benimle birlikte kalkmıştı.
"Spor salonundayım." dediğinde telefonu kapatıp cebime geri koyarken Eylül'e bakıp;
"Görüştük, tanıştık. Belli ki hakkımızdaki çoğu şeyi de biliyorsun. Umalım da ilerleyen günlerde iyi anlaşırız." demiştim. Eylül bana şaşkın gözlerle bakarken Ilgın'a dönüp; "Gitmem gerekli. Bir sorun varmış. Bugünü telafi edeceğim. Söz." diyip tam gideceğim esnada durdum geriye döndüm ve masada bulanan çatalı elime alıp tabağımda bulunan köfteyi ağzıma atarken Ilgın konuştu;
"Biraz daha kalamaz mıydın?" diye sorduğunda ağzımda bulunan lokmayı yutup;
"Acil olmasa gitmezdim." dedim yanlarından ayrılırken. Beyza da;
"Kayra acil diyorsa yardıma ihtiyaç vardır. Kusura bakmayın." diyip arkamdan geliyordu. Restauranttan çıkarken Beyza tekrar konuştu; "Bu olaydan sıyrılmayı iyi biliyorsun." dedi gülerek. Elimde olan anahtarımla karşıda park halinde duran arabamın kilitlerini açıp yanına giderken;
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAŞAM MELEĞİ
Teen FictionYağmurdan kaçarken doluya tutulmak misaliydi O'nunki... Kayra'nın tek istediği sahil kenarında biraz hava almaktı. Öylece yürüyordu taa ki karşısından gelen eli silahlı adamları görene kadar... Kayra karşısındakilerin ona doğru koştuğunu fatketmesiy...