Hello, kontrol etmeden sallıyorum bölümü valla hatam varsa affola :((
Öptüm siziii
-reina
Telefonumda ne kadar fotoğraf varsa hepsini sildikten sonra yüreğimdeki sıkışıklık hissinin azalması beni oldukça tuhaf hissettirmişti. Birlikte bir çok fotoğrafımız vardı fakat bunların yanında onu tek çektiğim fotoğraflar da vardı. Bunlarla vedalaşabilmek o kadar uzun sürmüştü ki benim için, silindi yazısını görene dek nefesimi tutuyor olduğumun farkında bile değildim.
Uzun zaman sonra tüm günümün boş olacağını bildiğim bir sabaha uyanmıştım ve hızlı bir duş sonrasında kendime güzel bir kahvaltı hazırladım. Kendimden başka herkese değer verdiğim onca yıl sonrasında artık kendimi seviyor olmak ve yaptığım her şeyi kendim için yapıyor olduğumu bilmek güzeldi. Bu yüzden normalde kuru bir ekmek ile bile geçiştirdiğim kahvaltım için kestiğim domateslerin üzerine kekik serpiştirirken keyifli bir şekilde ıslık çalıyordum. Gözlerim kısa bir an geçen akşam Özgür denen herifin çıplak sırtını gördüğüm pencereye kaydığında karşılaştığım şey boş beyaz duvardı. Ne görmeyi umduğumu bilmiyordum gerçi.
Terapistim ne zaman aklıma sosyal medyadan Aras'a bakmak gelirse o zaman kendimi oyalayacak ve telefondan uzak tutacak şeylerle uğraşmamı tavsiye ettiğinden, kitaplığımda duran ve uzun süredir okumak istediğim bir Livaneli kitabını raftan çekip çıkartırken tereddüt etmedim. Bol köpüklü ve sade kahvemi içerken atıldığım macera bir saat sonra kapının çalması ile sona erdiğinde oflayarak yerimden kalktım ve kapıya doğru ilerledim. Bizim çocuklar habersiz gelmezdi, annemler de yurtdışı gezisine gitmişlerdi. Bu yüzden gelen muhtemelen apartman görevlisi Seyfi abiydi. Kapıyı açıp kendimi bir siparişim olmadığını söylemeye hazırlarken görüş alanıma giren dağınık saçlar ve koyu renk gözler ile kaşlarımı çattım.
'Koşuya çıkıyorum, bana eşlik etmek ister misin?'
Geçen gün sahilde giydiğine çok benzer bir şort ve lacivert renk bir sporcu tişörtü giyiyordu. Hayatında toplasa 3 saat spor yapmamış biri olarak önce onun kaslı vücuduna baktım sonra aynadaki yansımama.
' Sabah sabah ne koşusu?'
' Hava kapalı farkındaysan. Haydi üzerini giyin ben bekliyorum.'
' Bir, koşuya çıkacak bir şeyim yok. İki, seninle koşuya çıkacağımı nereden çıkardın?'
' Tamam tempolu yürüyüş yaparız.'
'Kapatıyorum kapıyı.'
Ayağını eşiğe koyduğunda istemeden de olsa kapıyı kapatma eylemimi yarıda kestim. Israrlı bakışları yüzümde dolaşırken hafifçe gülümsedi. Birkaç saniye sonrasında gözlerimi devirdim.
'Öff, bekle de üzerimi değiştireyim.'
'Nerede bekleyeyim?'
'İçeri geç,'
Arkamı dönüp odama ilerlerken onun da kapıyı kapatıp gürültülü bir şekilde peşim sıra geldiğini duyabiliyordum. Odaya girip üzerime, sadece üç gün gittiğim spor salonuna kayıt olur olmaz aldığım siyah şortumu ve beyaz tişörtümü geçirdim. Aynada nasıl göründüğümü kontrol ederken içeriden gelen takırtılar ile onu tek başına fazla uzun süre yalnız bıraktığımı fark ederek içeri döndüm. Eğilip yerden aldığı çerçeveyi yerine yerleştirmeden önce geldiğimi fark etmeyerek kısa bir süre inceledi. Ailece gittiğimiz bir tatilde çektirdiğimiz ve annemin bana bir çerçeveye koyarak hediye ettiği bir resimdi baktığı. Geldiğimi belirtmek için boğazımı temizlediğimde gözleri çerçeveden ayrılıp yüzüme döndü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DORUKTA // bxb
RomanceGözleri başkasına bakan, kalbi başkası için atan bir adama aşıktım. Ayaklarım yürüyüp gitmek istiyor, fakat diğer tüm uzuvlarım kalmak için yalvarıyordu. Bana kör birine aşık olmuştum ama hayatımı değiştirmem, onu aklımdan çıkarmam gerekiyordu. Ben...