"Spa"

4.2K 487 329
                                    

"Hayır benim anlamadığım bir şey var." Dedi Eylül gözünün üstündeki salatalığı alıp yanındaki şezlonga uzanmış abisine bakarak. "Siz ne ara sevgili oldunuz ki? Bu kadar şey yaşanırken yani, nasıl fırsat buldun?"

Defne Eylül'ün diğer tarafından kafasını uzatıp manidar bakışlarla Jack'e baktı. "Çünkü bu o kadar üzülmedi Eylül. Ben daha çok yıkılmıştım, bu kız peşindeymiş."

Jack gözlerini devirdi. "Sen ne çeşit bir fırsatçısın?"

"Açıkla o zaman." Dedi Defne Eylül'ün elindeki salatalığı alıp ağzına atarken. Kendine verilenleri gözüne hiç koymamıştı zaten. "Hadi."

Eylül yüzünü buruşturdu. "Defneciğim gözüme koyuyorum ben onu, yiyorsun ya!"

"Buraya bakar mısınız?" Dedi Defne önünden geçen bir kadını durdururken. "Bize salatalık lazım, bitti bizdekiler." Kadın ona şaşkınlıkla baksa da başını sallayıp uzaklaştı. Defne tekrar arkasına yaslanırken gözlerini kapattı. "Hizmet iyiymiş Eylül."

Eylül dediğini yapıp ailesi için bir spa günü ayarlamıştı. Geldikleri yer oldukça sakin ve güzeldi. Üçü sıcak havuzun önündeki yumuşak örtüyle kaplı şezlonglara uzanmış, uzun zamandır içinde oldukları stresten arınmaya çalışıyorlardı.

"Aslında daha önce olmuştu bebeğim. Sen kötüyken değildi." Dedi Jack. Şebnem'in hafızası meselesini sonsuza kadar kardeşinden saklamak istiyordu çünkü vereceği tepkiden korkuyordu. Bu yüzden zaten istese bile ona her detayı anlatamayacaktı.

"Öyle mi?" dedi Eylül. "E bana neden söylemedin?" Abisi ondan kötü şeyler olmadığı sürece pek bir şey gizlemezdi.

"Söyleyemedim." Dedi Jack. "Şebnem çekindi, hemen söylemek istemedi." Bu, aslında doğruydu. İlk birlikte oldukları dönemde Şebnem kızlara söylemekten çok utanmıştı nedense. Onlar arkadaşıydı ve ailesini de tanıyordu. O nedenle çekiniyor olabileceğini düşünmüştü Jack. Bu yüzden o zamanlar kardeşlerine söyleyememişti.

Eylül şezlonga uzanırken başını salladı. "Delirmiş mi bu kız? Neden çekinecek ki? Ne güzel bir ilişki işte, sanki onu istemeyeceğiz."

Jack omuzlarını kaldırdı bilmiyorum dercesine. "Utangaç işte."

Görevli kadın Defne'nin önüne bir kase salatalık bırakırken Eylül yan gözlerle onu izledi. "Utanç buna duyulur işte. Kaseyle getirmiş kadın. Pes Defne."

Defne gülerek salatalıkları yerken "Eylül inanma şuna." Dedi. "Aşk yaşamış işte. Biz orada dram çukurlarında yuvarlanırken abim dediğin hain aşk yuvasında mutluluk peşindeymiş."

Jack ofladı. "Aşk peşinde falan değildim. Durumlar öyle gelişti."

"Durumlar kendiliğinden gelişiyor mu öyle?"

Jack kaşlarını çattı. "Defne kendiliğinden gelişen başka durumları da konuşalım mı?"

"Ya bırak!" Dedi Defne. "Biz de evlilik teklifleri falan aldık ama davamızın peşinde koştuk. Senin gibi-"

"NE?" Diye küçük bir çığlık attı Eylül incelen sesiyle. O gözleri büyüyerek Defne'ye bakarken, yanındaki Jack içtiği suyu püskürtmüştü. "Ne aldın sen?"

"Evlilik mi teklifi?" Dedi Eylül heyecanla. Oturduğu yerden doğrulup gözleri parlayarak Defne'ye baktı. "Kim? Nerede? Ne zaman? Nasıl oldu bu?"

Eylül gözlerinden ışıltılar çıkararak ona bakarken Defne bunu söyleyerek hiç doğru yapmadığını fark etmişti. İkizi binlerce soru sormuştu bile. Halbuki Defne sadece Jack'e karşı koz bulduğunu düşünmüştü.

Ayza - Yazılmamış Anılar (Yan Öykü)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin