Bölüm-30

25 8 0
                                    

      Yolda giderken aileme ne söyleyeceğimi düşündüm. Gerçekleri söylesem bir dert söylemesem ayrı bir dert. Ama Aykut'tan korktum , gerçekleri söyleyemem şimdi. Bişeyler uydurmalıydım. Aklıma bir fikir gelmişti ama inanırlar mı bilmiyordum .Belki ikna edici bir sesle anlatsam inanmalarını sağlardım.
    Eve geldiğimde çok heyecanlandım. Zile basmak yerine önce derin derin nefes aldım. Kapıyı babam açtı, tek kelime bile edemeden hemen sarıldı bana . Arkasından annem geldi. Hem sarıldı hem ağladı. Salona geçtik, biraz hasret giderdik tabi. Sonra ikisi de sessiz kaldı. Sanırım anlatma vakti gelmişti. Bende yolda bulduğum fikri anlatmaya başladım:

" Öncelikle sizden özür dilerim annecim, babacım. Aksilikler yüzünden size haber veremedim. Melteme gitmek için çıkmıştım ya. Bir arkadaşım aradı ben de Meltem yerine arkadaşıma gittim. Sonra oraya gidince  bir süre sonra şarjım bitti. Kızın annesi çok rahatsızdı öyle söyleyince uğramak istedim. Ve ben oradayken annesini kaybettik. Köylerine defnedilecekti. Arkadaşımı yalnız bırakamadım . Size de haber veremedim özür dilerim."dedim.
" Bana mesaj attın ama bunları da yazsaydın, nerede olduğunu da söyleseydin keşke kızım."

      Babamın ne dediğini anlamaya  çalıştım. Telefonum bende değildi ki . Nasıl yazmış olabilirdim. Bozuntuya vermedim hiç.
" Şeyy baba bir şarj aleti buldum ama şarj etmedi anca mesaj atabildim.Kapandı sonra telefonum. Hatırlayamadım baba ne yazmıştım mesajda " diye sordum .

"Hakan ile aranın kötü olduğunu, kimsenin bilmediğini. Biraz yalnız kalmak için arkadaşında kalacağını merak etmememizi yazdın . Unuttun mu gerçekten?"

    Bunu ne zaman yazmış olabilirim diye düşündüm .Ben yazmadığıma göre geriye tek kişi kalıyordu: Aykut.
" Yasemin iyi misin ? Daldın kızım. Hakan ile sorunun olduğunu neden bizimle paylaşmadın? Arkadaşın için üzüldüm, biz tanıyor muyduk. Arayıp baş sağlığı dileyelim."
     Bira an önce toparlanmaya çalıştım. Kendimi toparladım ama söylediğim yalanı nasıl toparlayacaktım bilmiyordum .
   " Tanımıyorsunuz baba. Arkadaşımı yalnız bırakmak istemedim.Yanında kalmak daha iyi olur diye düşündüm. Hakan ile olan durumumuz düzelir diye paylaşmadım. Ama derinden sarsıldım. Tekrar özür dilerim , affedin beni  birkaç gündür sizi üzdüm."

"Tamam , rahat bırakalım kızımızı. Zaten bize mesaj atmamış olsaydı polise gidecektik. Arkadaşına Allah sabır versin. Sen doğru olanı yaptın . Arkadaşını yalnız bırakmadın. Hadi odana çık dinlen. Hakan ile durumunuz da düzelir elbet" dedi annem.

     İkisine de tekrar sarılıp odama çıktım. İnanmamış olsalardı devamlı soru sorarlardı. Hele babam olayı daha da ayrıntılı anlattırırdı. Nasıl bocaladım bir an . Ama ikna olmalarına sevindim. Aslında eğer Aykut mesaj atmasaydı durum daha da kötü olabilirdi. Pislik , kendini kurtarmayı önceden aklına getirmiş. Kendi yazıp kendi oynamış.

        Günlerdir yıkanmadığım için koktuğumu hissettim. Banyo da ne kadar kaldığımı hatırlamıyorum. Ama çıktığımda çok rahatlamış hissettim kendimi. Yatağıma uzandım. Tekrar buraya gelebileceğimi düşünmemiştim. Annemlere tekrar kavuşacağımı düşünmüyordum.
Hakan'a bütün bunların bir oyun olduğunu anlatmak istedim. Ama başka bir kızla samimi olduğu fotoğrafı geldi aklıma. Ne yapabilirdim ki . Elimden hiç bişey gelmezdi. Zaten bana inanmak istemedi ki!
     Annem yemeğin hazır olduğunu söylemek için odama geldi. Sonra " bana gerçeği anlatmayacak mısın?" Diye sordu.  Her şeyi anlattığımı söyledim. Annemin yüzünden inanmadığı anlaşılıyordu. Ben de biraz daha konular ekledim anlattıklarıma. Sonra konuyu Hakan 'a getirdim hemen. Annem çok üzgün olduğumu  görünce " Çok karışık duygulardasın kızım sana inanıyorum. İnşallah  düzelir aranız." dedi. Annemden bunu duyduğuma çok sevindim.
" Çok açım hemen inelim mi"dedim. Annem de bana sarıldı ve gülümsedi. Aşağıda mükemmel bir  sofra vardı. Bir kuş sütü eksik deriz ya aynen öyleydi.

Gülüşüne Hasret GözlerimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin