35.Bölüm: ''Evinle Yola Çıkmak''

102K 8.1K 19.6K
                                    

Evdeki Saat - Uzunlar

M83 - Wait

Merhabalar. Umarım iyisinizdir, sizleri çok keyifli bir bölümle baş başa bırakıyorum. Oyları ve yorumları lütfen ihmal etmeyelim. ^^

35.Bölüm: ''Evinle Yola Çıkmak"

Söylediğiniz onlarca cümleye karşı tek bir kelimeyle tüm satırlarınız silinebilir

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Söylediğiniz onlarca cümleye karşı tek bir kelimeyle tüm satırlarınız silinebilir. Bu tıpkı kurduğunuz hayallere birilerinin dışarıdan müdahale etmesi ve planlarınızı yok sayması gibidir. Fakat küçük sürprizler istisna olduğunda hayaller renklenir, planlar güzel bir çerçeveye sığar fotoğraf karesi gibi.

Tıpkı ben, Ömer ve Seyit Ali gibi.

Beraber tatile gidecektik. Aslında biz baş başa bir tatil düşünmüştük fakat babam buna tek bir şartla izin vermişti. Ömer de bizimle gelecekti. Bu biraz hayal kırıklığı gibi görünebilirdi sonuçta onunlayken daha rahat edeceğimi düşünüyordum ama Ömer yanımızdayken de keyifli birkaç gün geçireceğimizden şüphem yoktu. Bunu Ömer'e henüz söylememiştim çünkü önce Seyit Ali'ye bahsedecektim. Derin bir nefes alıp kapattığım kapının arkasından çekildiğim gibi telefonuma sarılarak Seyit Ali'yi aradım. Beni çok bekletmedi, her zamanki gibi. ''Efendim?'' diye açtı telefonu sakince.

''Neredesin?'' diye sordum sakince.

''Yoldayım,'' dedi. ''Ne oldu?''

Göğüs kafesimi şişirip serbest bıraktığımda sol gözümü kısarak baktım pencereden dışarı. ''Babamla tatil işini konuştum az önce.''

Bir anda heveslendi. ''Ee?''

''İzin verdi.''

''Biliyordum lan biliyordum!'' diye güldü keyifle sanki bir zafer kazanmışçasına.

Gülmemek için dişlerimi dudaklarıma geçirdiğimde kendimi sıkı sıkıya tutarak, ''Ama tek bir şartla,'' diye ekledim.

''Evlenmeden olmaz mı dedi?'' diye sordu ve devam etti. ''Evet evet, binlerce kez evet, kabul ediyorum!''

Seyit Ali'nin bu tepkisiyle gözlerim iri iri olurken kahkaha atmaya başladım ve elimi karnıma götürdüm. Benimle birlikte o da gülmeye başladığında bu saniyeler boyunca sürdü. O kadar salakça ama o kadar güzel bir andı ki; hiç bitmesin istedim. Kulağıma doldurduğu gülüşleri ve kalbimi hoplatan sesiyle mevzunun sadece bundan ibaret olmasını istedim. Fakat ona az sonra bir şey söyleyecektim. Farkındaydı. Sakinleştiğimizde boğazımı temizleyerek dudaklarımı yaladım ve saçlarımı geriye doğru savurdum. ''Hayır öyle bir şey değil,'' dedim ve yine gülümsedim. Toparladım. Tamam. ''Şartı Ömer'in de bizimle gelecek olması.''

Ses gelmedi.

Kaşlarımı çattım. ''Seyit Ali?''

Yine ses gelmedi.

NOTANIN ERVAHI (Kitap oldu)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin