Aşk: İmkansız

71 9 0
                                    

İnci ve Alp'in işi bitmişti. Saatin 6 olmasını bekliyorlardı. Alp'in telefonuna bir mesaj bildirimi geldi. İnci telefonu ile uğraşıyordu bu yüzden bunu fark etmedi.

Mesaj:
Yabancı numara:Selam Alp ben Serap akşam bı işin yoksa çay içelim diyecektim
Alp:İstemez sen hala akıllanmadın mı?
Serap:Eğer gelmezsen İnci'yi polise şikayet ederim ve ceza alması için elimden geleni yaparım.
Alp:Tamam lan tamam akşam saat 9da mekanı söylersin
Serap:Oley be tamam konum atarım.

"Sikik" diye fısıldadı Alp ama İnci duymuştu.
İnci:Ne oldu?
Alp: Hiç ya şirketten bir mesaj geldi de ona küfür ettim.
İnci: Biliyor musun Alp içimden bir ses yalan söylüyorsun diyor.
Alp: Hayır canım nereden çıkarttım.
İnci: Arkandaki aynadan. Malesef ki mesajları gördüm. Beni korumak zorunda değilsin.
Alp:Hayır öyleyim verdiğim imzayı unuttun galiba
İnci: Gidecek misin?
Alp: Mecburen
İnci:O zaman bende geleceğim sonuçta Serap benimle buluş dedi benimle yanlız buluş demedi ;-)
Alp:Sen çok zeki bir kadınsın.
Serap: Biliyorum canısı hadi saat 6 oldu gidelim de hazırlanalım.

Alp kalkıp İnci'ye montunu uzattı. İnci montunu giyip önden çıktı. Mehmet'e göz kırpıp şirketten çıktı. Alp kısa bir süre sonra yanına gelip arabaya bindi. İnci o kadar şeytani gülüyordu ki Alp acaba aklında bir şey mi var diye düşünmeye başladı. Onun adı İnci aklında tabiki de bir şey vardı. Önce Alp İnci'yi kendi evine bıraktı. "Eşofman giyme lütfen" dedi ve güldü. İnci  "Söz veremem" diyip kapıyı kapattı. Yukarıya çıkıp önce mavi kapaklı bir dosyayı eline aldı. Üstünde serap yazıyordu. İnci biraz daha gülüp dolabını açtı. Güzel siyah bir elbise buldu.

Hemen giyip altında da siyah botlarını giydi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hemen giyip altında da siyah botlarını giydi. Aynada kendini bir süre süzdü. Kırmızı rujunu da sürdükten sonra mutfağa gitti. Birşeyler hazırladı. Çünkü akşam orada yemek yemeyeceklerdi. İnci Serap'ın ağzının payını verip eve gelecekti. Bu yüzden akşam için yemek hazırlamaya başladı. Köfte patates pilav ve muzlu çikolata topları yaptı.  Saat 8 olmuştu. Kendine bir kıyak yapıp depodaki kırmızı şarap'ı soğuması için dolaba koydu. Kapı çaldığında koşarak kapıya gitti. Delikten bakıp Alp'in olduğuna emin olunca kapıyı açtı. Yaşadığı şey hala etkisini devam ettiriyordu. Bu yüzden iyice bakmadan kapıyı açmıyordu. Alp "Çok güzel olmuşsun" dedi. İnci gülümseyip içeriden çantasını aldı. Ve çıktılar. Yemek yaparken saat çabuk geçmiş ve 20.30 olmuştu bile. Alp elindeki telefondan konuma bakıp sürmeye başladı. 20 dakika sonra restorantın önüne geldiler. Serap pencere önünde oturmuş sürprizden habersiz Alp'i bekliyordu. Alp önden inip girdi. Serap onu görür görmez ayağa kalkıp sarıldı. İnci resmen çılgına döndü. Sinirle arabadan indi aslında bir süre sonra gidecekti ama o Serap ile Alp'i bir saniye bile yanlız bırakmak istemiyordu. Restoranta girip Serap'ın arka tarafından dolaştı. Elindeki dosyayı pat diye masaya koydu. Serap şaşkınlıkla arkasını döndü. Alp de şaşkın şaşkın dosyaya bakıyordu.
İnci:İnci bu sene şirketten çaldığın paraların listesi ve kamera kayıtları bu dosyada bakmak ister misin? Eğer bir daha Alp'i rahatsız edersen sen bakmadan önce bunlara polis bakar. Şikayetçi olursam yanarsın. Hadi Alp kalk gidelim.

Alp hemen ayaklandı. Serap hiç sesini çıkarmadı. İnci dosyayı alıp yürümeye başladı. Alp ile yumruk tokuşturup arabaya bindiler.
Alp: Keşke bir yemek yeseydik.
İnci:Merak etme ben hazırladım evde var.
Alp:Neler yaptın?
İnci: Sürpriz.

Alp hızla eve doğru sürmeye başladı. Anlaşılan çok açılmıştı. İnci onun bu haline kahkaha ile güldü. Bir süre sonra Alp İnci'nin dikkatini çekti. İncecik kasları, keskin hatları olan dolgun dudakları, küçücük bir burnu vardı. Ayrıca elmacık kemikleri çok belirgin ve acayip güzel bir çenesi vardı. İnci derin bir nefes alıp önüne döndü. İçinden "Hayır İnci hayal kurmayı bırak sen Alp'e yakışmazsın ayrıca sen kirlisin" dedi. Halbuki kirli olanın insanların düşünceleri olduğunu bilmiyordu. Gökhan'ın yediği bok yüzünden kendini suçluyordu. Ayrıca hayal bile kuramıyordu.
.
.
.
Eve gidip yemeklerini yediler. İnci masayı kaldırıp elinde Şarap şişesi ve iki şarap bardağı ile salona geldi. "Sürpriz" dedi. Alp ayağa kalkıp elimden içkiyi aldı masaya koydu "önce ilaçlar" dedi. İnci hızla ilaçlarını atıp masaya geri döndü. Bardakları doldurup birini Alp'e uzattı.
.
.
.
Alp uyuya kalmıştı. İnci bir süre Alp'i süzdü. "Sen çok güzelsin ama ben sana layık değilim" dedi fısıltı ile. Yanağına bir öpücük kondurup üstünü örttü. Ne olmuştu İnci'ye. Gerçek sevgi sonunda bulmuştu İnci'yi ama çok geçti artık. İnci biri ile birlikte olamayacak kadar kirlenmişti. Daha doğrusu kendi düşüncesi böyleydi...

TEHLİKE  (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin