Bölüm 22

68 11 35
                                    





İyi okumalar...

         

            

        (Diana'nın anlatımından)


Çok korksa da kaderini kabullenmek zorunda kalmış olan Alissa'ya baktım. Elinden gelse topuklarını malum yerlerine vura vura kaçacaktı ancak yapamıyordu. Tabiki yapamama nedeni bendim. Normalde böyle kıvranmasını izlemek eğlenceli olsa da bu korkusunun oldukça büyük olduğunu bildiğimden Müdire konuşmaya başlayınca hızlıca yanına gittim.

-Yaparsın sen, sadece sakin ol, tamam mı?

Dediklerimi onaylamasıyla yerime geçmiştim. Arada bir ne yapıyor diye bakıyordum ki Arron'un yanına gittiğini gördüm. Bizim kıza endişeli bir ifadeyle birkaç şey söylemişti. Bizimki de onaylayınca yerine geçmişti. Bir Arron'a bir de ona gülümserken gözlerinde parıltılar oluşan Alissa'ya baktım. Sonrada uygun bir zamanda Alissa ile uğraşmak için bir kenara yazdım.

Müdire birkaç şey söyledikten sonra oyunu başlatmıştı. Diğerleri kapılara koşarken rahat adımlarla karşımdaki kapıya doğru yürümüştüm. Beklediğim otobüs kaçsa koşmazdım, ufak bir oyun için kendimi yoramazdım. Alissa'ya göz attıktan sonra kapıyı açıp içeri girmiştim.

-Ben geldim pisicikler!

İçeri girerken gülümsüyordum. Beyaz odada oldukça dikkat çeken simsiyah hayvanlara bakmıştım. Elimizde bir at, bir kurt ve de bir karga vardı. Hepsinin siyah olması oldukça hoşuma gitmişti.

Hafif sırıtarak odanın içlerine doğru yürümüştüm. Daha sonra dikkatle hepsine bakmış ve kargayı işaret etmiştim.

-Sen gel bakalım buraya.

Karga biraz duraksamadan sonra bana doğru uçmuş ve üzerime değilde yakına bir yere konmuştu. Ona doğru eğilip biraz daha bakmıştım.

-Sana Daphne demeye karar verdim, minik şey.

Sonra doğrulup diğerlerine bakmıştım. Bir parmağım çenemde düşünürken zihnimde bir ses yankılanmıştı.

-Pisicikler de ne demek? Burada bir kurt var! Resmen hakaret bu...

Duyduklarımla gülümseyerek minik kurtçuğa dönmüştüm.

-Dışarıdan asil bir şey gibi duruyorsun ama konuşunca saçmalıyorsun. Bu bana birini hatırlattı. Sana da Alissa demeye karar verdim.

Minik kurtçuk yanıma doğru birkaç adım atıp kafasını yana eğmişti.

-Yani sen, benim konuşmama değil de saçma konuşmama mı takıldın? Hem neye göre saçmaymış söylediklerim?

Sanırım Alissa'nın hayvan versiyonu gibi bir şeydi bu. Tamam, Alissa da pek insan değildi ama olsun.

-Konuşmana neden şaşırayım ki? Işınlandım ben, bunlar bana koyar mı küçük kurtçuk? Yine de sorayım nasıl konuşabiliyorsun sen? Mutatio'nun yaptığı deneyler yüzünden mi?

The StrangeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin