Melez Kız

Not

Sabah yine gözlerimi Edward ile açtım. Artık her sabah onla kalkmaya alışmıştım. Ona baktığımda uyanıktı ve beni izliyordu.

-Ne yapıyorsun?, dedim.

-Seni izliyorum, diye cevap verdi.

-Ne kadardır?, diye sordum. Sonra kolundaki saate bakıp cevap verdi.

-Yaklaşık iki saattir, diye cevap verdi. Ona şaşkınlıkla baktım. Cidden beni iki saat boyunca izlemiş miydi?

-Niye izledin beni?, diye sordum.

-Canım sıkıldığı için izledim, dedi. Bende sonra yerimden kalkıp banyoya gidip elimi ve yüzümü yıkadım. Ardında Edward geldi.

-Gitmeye hazır mısın?, dedi.

-Evet, dedim.

-Her şeyini aldın mı?, diye sordu.

-Aldım, diye cevap verdim.

-Tamam  halde çıkalım o zaman, dedi. Sonra arabaya bindik. Direk okula gidecektik. Yaklaşık bir buçuk saat sonra okulda olmuştuk. Okulun kapısından girdiğimizde çete bize gülümseyerek bakıyordu. Onların yanına gittik. Ama Thomas biraz tuhaftı. İlk başta gülümsedi sonra ellerimize bakınca suratı asıldı.

-Ne oldu suratın düştü?, dedim.

-Niye sizin elleriniz birleşik değil, dediğinde kaşlarımı çattım.

-Birleşik mi olması lazım?, diye sordum.

-Ya sen onu boşver Luna. Her zaman ki Thomas, dedi Drake.

-Eeee siz ne yaptınız?, dedi Max.

-Biz mi? Hiçbir şey yapmadık, dedim.

-Hiç mi?, diye sordu Thomas.

-Lan ne yapmamızı bekliyorsun?, dedi Edward.

-Neyse hadi derse gidelim, dedi. Sınıfa gittiğimizde Laura gıcığı oradaydı. Onu gördüğüm an melez yüzüm ortaya çıktı. Üzerine hemen zıplayıp gözlerim ile acı çektirdim. Sonra ağzımdan istemsizce şu kelimeler döküldü.

Expelliarmus, deyip elimi kalbine koyacağım sırada Edward beni belimden tutup duvara fırlattı.

-Luna kendine gelmen lazım. Şu melez yüzünü yerine sok, dediğinde melez yüzümü çevirdim.

-O büyüyü neden yaptın Luna? O büyüyü kalbe doğru nişan alırsan öldürürsün, dedi Edward.

-Ben istemeden yaptım, diye mırıldandım.

-Nasıl istemeden yaptın?, dedi şaşkınlıkla.

-Bilmiyorum. Bu büyüyü ilk defa duyuyorum. Aklım o sözcükleri söylememi istedi. Ağzımdan öylece döküldü, dedim.

-Bu imkansız. Bilmediğin bir büyüyü yapamazsın, dedi Drake.

-İşte profesör. Bu kız bana aniden saldırdı, dedi Laura beni göstererek.

-Bu doğru mu Luna?, dedi.

-Evet, dedim suçlulukla.

-Tamam o zaman. Şimdi kütüphaneye gidiyorsun ve orda masanın üzerindeki kitapları raflara yerleştiriyorsun, dedi. Bende sınıftan çıkıp kütüphaneye gittim. Sonra arkamdan bazı ayak sesleri gelmeye başladı. Kokularından bizimkiler olduğunu anladım. Arkamı dönmeden konuşmaya başladım.

-Niye geldiniz?, dedim.

-Seni yalnız bırakacağımızı sanıyorsan yanılıyorsun yenge, dedi Thomas.