Melez Kız

Okuldaki İlk Gün

Medya:Luna

Sabah gözlerimi siyah tavanla açtım. Hemen yatağımdan kalkıp lavaboya doğru ilerledim. Elimi ve yüzümü yıkadıktan sonra hemen üstümü giyinmeye başladım. Üstüme siyah t-shirt, altıma siyah kot, ayağıma siyah postallarımı giydim ve siyah deri ceketimi giydim. Artık hazırdım. Ben size kendimi tanıtmayı unuttum. Ben Luna. Dünyadaki tek vampir, kurt, büyücü, peri, ölüm meleği meleziyim. Annem bir köken  vampir ve kurt melezi. Babam ise köken büyücü ve peri melezi. Ölüm meleği kısmı ise şöyle köken ölüm meleği çok fazla güçlü olduğu için onu öldürmek isteyenler vardı. Ölüm meleği daha fazla dayanamadığı için kökenliğini bana verdi. Bu yüzden tek köken ölüm meleğiyim. Ailem ile aram kötü olduğu için yıllardır tek başıma yaşıyorum. Bugün vampir okuluna gideceğim. Melez olduğum için haftada bir gün gideceğim. Hemen siyah lamborghinime bindim. Okula drift çekerek girdim. Siyah gözlüklerimi taktım ve arabadan indim. Herkes bana bakıp ne olduğumu anlamaya çalışıyorlardı. Melez kulaklarım onları duyabiliyordu. Onları aldırmayarak müdürün odasına girdim.

-Ben yeni öğrenciyim, dedim umursamaz tavır ile.

-Öncelikle hoş geldin melez olduğun için haftada sadece bir gün burada olacaksın. Sınıfın en güçlüler sınıfı yani A, dedi.

-Tamam, dedim bıkkın şekilde.

Hemen koridorları dolaşarak A sınıfını buldum. Kapı çalmadan sınıfa giriş yaptım. Profesör konuşmaya başladı.

-Senin kapı çalma adetin yok mu?, dedi cırlayarak. Ah! Hadi ama kulaklarımın ilk günden sağır olmasını istemiyorum.

-Yeni öğrenciyim, dedim sorusunu es geçerek.

-Tamam kendini tanıt ve türünü söyle senden garip bir koku alıyorum, dedi. E tabi alırsın.

-Luna. Vampir, kurt, büyücü, peri ve köken ölüm meleği melezi, dedim.

-K-kö-köken ölüm meleği mi?, dedi titreyerek. İşte böyle kalırsın.

-Evet, dedim umursamaz bir tavırla ardından profesör konuşmaya devam etti.

-Ama bu imkansız köken ölüm meleği başkasıydı ve o öldü ve diğerleride, dedi kendinden emin bir şekilde.

-Hayır köken ölüm meleği ölmeden önce bende yanındaydım ve bana kökenliğini bıraktı. Bu da kanıtı, deyip ona herkese bileğimdeki dövmeyi gösterdim.

-Özür dilerim efendim, dedi başını yere eğerek.

-Bana bir daha efendim deme bende burada öğrenciyim ona göre davran, dedim buz gibi sesle.

-Peki en arkaya geçebilirsin, dedi.

Gösterdiği yere gidip oturdum. Dersi dinlemeye başladım.

-Evet arkadaşlar bugün doğaüstü yaratıkların nasıl zarar vereceğimizi öğreneceğiz. Biliyorsunuz ki vampirler için mine çiçeği, kurtlar için kurtboğan, büyücüler için sedef taşı, periler için fısır otu, dedi.

Önlerden bir kız ciyak sesiyle konuşmaya başladı.

-Peki profesör ölüm melekleri için ne kullanmalıyız ?, diye sordu. Sanırım düşman listeme bir yenisi daha eklendi.

-Ölüm meleklerini zarar vermek için bir çözüm yok, dediğinde hafiften sırıttım.

-Pek hocam, dedi üzülerek.

-Evet arkadaşlar dersimiz bitmiştir, deyip hoca sınıftan çıktı.

Teneffüste yerimden kalkmadım. Sonra yanıma bir çocuk geldi.