-34. Bölüm-
Bölüm arasında geçen ve Bitch'in Taehyung'undan ilham alarak yazdığı şarkı sözleri için okuyucum Starrow'a sonsuz sevgiler 💜
Kan, Ter ve Gözyaşı diyorum ve
Hepimize sabır diliyerek kaçıyorum
😂 hadi bb***
(Ebemi s*ken medyalardan biri ⬆️🎶)
Anlamıştı, daha birkaç ay önce bir barda o adamla ilk kez göz göze gelişinin ertesinde, esmerin irislerinde barındırdığı o tehlikeli derin şehvetin karanlığını daha o gün anlamıştı Jeon.
Aslında işte tam da buydu gencin çekildiği asıl şey. Tek bir yoğun bakışın ardında o merak uyandıran gizemli tavır, daha fazlasını öğrenip bilmek için sanki tuhaf bir şekilde zorlamıştı Jeon'u.
Kim Taehyung, o gücü elinde barındıran dik ve sert mizacıyla her şeye rağmen ilgisini çekmiş ve Jeongguk, sanki sisli bir maske taktığını hissettiği o adamın, maskesini indirip ardında sakladıklarını görme arzusunu pehdahlandırmıştı içinde gün be gün.
Ve işin özünde, ikisi de birbirini körükleyen zıt karakterleri taşıdıklarından, daha en başından beri sebebini bilmedikleri şeyler yaparken bulmuşlardı birbirlerini.
Çünkü ne Kim Taehyung daha öncesinde kimliğini dahi bilmediği bir genç ile böylesine uğraşmış, ne de Jeon Jeongguk kendini keşfetmek adına konfor alanından bu kadar uçlara doğru bir savrulma gerçekleştirmişti.
Olan şey ise belliydi, birbirini tüm risklere rağmen tetikleyen iki ruhun çarpışması...
Ah pek tabi bu, önceleri yalnızca bir çarpışma olarak adlandırılabilirken... Şimdi sanki bazı şeylerin boyutu değişip, zihinlerini çoktan meşgul ederek korkularıyla yüzleşmelerine neden olan o his rahatsız etmeye başlamıştı.
İtiraf edip kabullenmek ise, bazıları için fazlasıyla... Oh hayır, daha da ötesi olarak dehşet bir şekilde zordu.
İki adam, dönüp duran kozmozun kendi düzeni içerisindeki bir zaman diliminde, 8 milyar insanın olduğu bu kocaman galakside, tesadüfen çevrilen numaranın tuşlarınca bir şekilde karşılaşmış ve... O günden sonra Rotalarından çıkmaya başlayan yörüngeleri, büyük bir çekişmeye girmişti.
Peki neydi onları böylesine yüksek tutup, sürekli birbirlerine karşı bir savaşa sokan?
Egolarının istediklerine karşın, kaçtıkları o korkularına sertçe toslamaları... Ve... Bastırdıkları o içgüdülere teslim olmakta direnen alışkanlıklarıydı belki...
Örneğin Jeon, aşırı cesaretli ve kanı kaynayıp heyecan arayan biriydi ancak...
En büyük korkularından biri "unutulmak" ve "henüz her şeyi deneyip tadamadan pes etmek zorunda kalmak" idi. Ve bu his, onu canlı tutuyordu.Yaptıklarını, zihinlere kazımak için yapıyor, kendine dair etki bırakabilmek ve hayatın tadını doyasıya çıkarabılmek için, yani "gerçek anlamda yaşamak ve iz bırakmak" istiyordu...
Öte yandan Taehyung... Gizli bir Bdsm örgütünün üst üyesi, lordu, dünyaca ünlü erotik shop zincirlerine sahip şirketin Baş varislerinden biri olabilirdi ancak, onun da ardına gizlediği korkuları vardı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bonjour, Bitch! を ✓
Fanfiction[+18] ''Bu kiliseden ayakta çıkmana izin vereceğimi mi sanmıştın?" #𝚃𝙰𝙴𝙺𝙾𝙾𝙺 #BL [[ İlk yayın 2019 ]] ©Bety & ©Jey