-52. Bölüm-
Bölüm başlığı Şşhh 😏
Ama ondan öncesinde... Bir önceki bölüm düşük oy ve yorumlar beni bi tık üzdü desem, neredesiniz yorobun😢
Yazarınızı beslemenizi itinayla bekliyorum, kalksın kadehler şahlanarak haydi şerefe🍷💜
~ Keyifli okumalar ~
***
Yorucu bir gecenin sabahında çektikleri deliksiz uyku ile yeniden doğmuş gibi hissediyordu Jeon. Gözleri hafifçe aralanmadan önce burnunun ucuna değen sıcak tenden genzine doluşan mistik koku tanıdık olduğunda,dudakları kesik bir nefesi usulca bıraktı o an...
Sonsuza kadar '5 dakika daha' diye söylenmek istediği o kolların arasında, ikisi de üstsüz yarı çıplaktı.
Hatta ilk kez Taehyung'tan önce uyanmış, acelesizce onun kusursuzluğunu izliyordu.
Uyumaktan şişen gözleriyle her zamanki sert haline tezat bu sefer tatlı görünüyorken, biraz daha aşağıdaki kırmızı lekelerde daha büyük bir irade testi vardı. Yastığa yan yaslanan yanakları arasında hafifçe sıkışan dudakları... İlahi bir kalemden çıkan başyapıtı yüceliğini haykırıyordu.
Birbirlerine dönük olan ikiliden genç, biraz daha aşağıda olduğu için onun göğüs hizasından yukarı kaldırmıştı yavaşça başını daha iyi görebilmek için adamını.
Hala derin derin sesli nefesler alıyor, uykusunun en keyifli yerinde gibi rahat görünüyordu. Bu her zamankinden farklı sakin tablo, Jeongguk'u gülümsetti. Hatta izlerken bakışları ağırlaşmıştı bir an için.
Deli gibi yorulduğunu biliyordum işte...|
Saten pikenin altındaki ellerinden birini, onu uyandırmamaya özen göstererek usulca dışarı çıkarıp işaret parmağının ucuyla bir tüy gibi hafifçe dokunmuştu esmerin alt dudağındaki et parçasına. Yutkundu.
"Nasıl da güzelsin..." diye fısıldadığında, ne söylediğini farkında bile değildi.
Bunu o uyanıkken söylese, Taehyung'un çatılmış sert kaşlarını şimdiden hayal edebiliyorken, daha da keyifli hissetti.
O esnada bakışları, esmerin parıldayan boynu ve köprücük kemiklerine özenle işlenen mor izleri bulduğunda, kendisinin de aynı durumda olduğunu biliyordu. İçi gıdıklandı.
Sonrasında ise düşüncelerde dalıp gittiğini farkettiği ilk an, kendi dudaklarını istemsizce birbirine bastırmış ve ayak parmakları hafifçe gerilmişti şimdi.
İrisleri anlık gelen öpme isteğiyle şöyle bir baktı önce Kavruk tenlinin yüzüne, uyuyup uyumadığını iyice kontrol ettiği gibiyse hafifçe yükseldi önce ona doğru. Hareketleri temkinliydi.
Tam da dudaklarına doğru yol almıştı ki... O an Kim Taehyung'un sağ gözünün hemen altındaki zarif ben'e ilişen bakışlarıyla duraksamıştı ansızın.
Dün gece birbirlerinin hem avı hem de avcısı olurken fazla tahribattan şişen dudakları, gittiği yolculukta rota değiştirerek bu sefer oraya yöneldi.
Nasıl olur da dün gece orayı es geçerdi? Hatta neden bunca zaman bundan mahrum bırakmıştı o detayı. Sabırsızlıkla yükseldi.
Ve... Zerrelerini o parçaya bir pamuk tarlasını sürercesine birleştirdi küçücük...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bonjour, Bitch! を ✓
Fanfic[+18] ''Bu kiliseden ayakta çıkmana izin vereceğimi mi sanmıştın?" #𝚃𝙰𝙴𝙺𝙾𝙾𝙺 #BL [[ İlk yayın 2019 ]] ©Bety & ©Jey