-38- Jeon'un Baldırları Ve Baldırları...

46.3K 2.2K 6.2K
                                    

-38. Bölüm-

Çok fazla söylenecek bir şey yok sanırım, sizlere keyifli okumalar dilemeden önce tek bir şey var paylaşmam gereken... ⤵️

Bu 10 günlük son bölüm süresini çıkardığımız, 7-8 haftada 10 bölüm atmışım ve buna rağmen herkesi memnun edemediğimi farkettim, olsun. Ben oldukça keyif aldım bu hikayeden. Desteklerini esirgemeyen o kesime buradan teşekkürlerimi yolluyorum.

Bazılarınızın tabiriyle "Upuzun ve yarıda kesilmemiş" bir bölümle geldim.

➡️ BÖLÜM SONUNDAKİ ÖNEMLİ DUYURUYA HEPİNİZİ BEKLİYORUM 💜

~Sizi seviyorum, bangtanla kalınız~

***

Birine alışmak ve iyelik eki kullanmaya başlamak, Kim Taehyung'a ve bu vasfa sığdırdığı o karşısındaki şahıs için hiç de huzur verecek bir duygu değildi aslında, hatta oldukça da korkutucuydu.

Çünkü olası bir durumda şayet, nasıl davranması gerektiğinin dengesini kuramayan bir deli tarafı vardı aşırılığıyla meşhur olan adamın.

Alışkın olmadığı ve kendi eliyle yarattığı düzenden dışarı çıkmasına sebep olan her duygu, sonunu ve davranışlarının tepkisini artık kestiremeyeceğinden dolayı da bir hayli tehlikeliydi.

Evet, kuralları olan... Hatta bolca çizgilere sahip kendi evreni içindeki o dünyasında, her şey oldukça nizamiyken, o kurallara bağlılığını böylesine sarsacak herhangi bir mahlukatın varlığı, Taehyung'u tek bir sonuca götürürdü.

O da, dengesini asla kuramayacağı ve yapacağı her şeyi "enlerde" konumlatacak bir güdü idi elbet...

Çünkü içinde bir yerlerde hem tüm bu ters düz edilişe karşı gıcık oluşu varken, bir yandan da aslında öncesinde yavanlaşmaya başlayan o sıradanlığı, bir afet varlığıyla yeniden kavuran bir gerçeklik vardı.

Şöyle en bir baldırlısından, seksi... Durdurulamaz bir gerçeklik.

Bu sebeple artık tek bir noktada takılı kalmayıp, ok yaydan çıksa bile, bazı şeyleri layıkıyla salması gerekiyordu esmerin.

Hatta, işte tam da bu noktada daha önce karşılaşmadığı türden biri olan Jeon'un varlığını sorgulayışı ile başlamıştı her şey.

Öyle ki, tek bir soru vardı tartışılması gereken zihninde.

Daha... Nasıl birini isteyebilirdi ki?

Onu harekete geçiren, yeri geldiğinde sinirlerini zorlamasına rağmen, başka bir çok yeri (!) daha zorlatan bir brattan başka, daha üst bir aranan kan olarak neyi isteyebilirdi V?

Hah... Ne karmaşaydı ama...

İşte tam da deri koltuğunda oturduğu ofisinde, önündeki 2 led ekranı tüm bu düşünce yığınıyla izliyordu yalnızken.

Ellerinden biri, çenesindeki yeni çıkmaya başlamış sakallarını arasında usul usul gidip gelirken, bakışları, kendi malikanesinin banyolarından birinde kendini parmaklayan çocuğun o an gerçekleşen canlı kamera kaydındaydı.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bonjour, Bitch! を ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin