-40. Bölüm-
⬇️⚠️[LÜTFEN ÖNCE OKUYALIM]⚠️⬇️
40'lı bölümlere geldik ha?...
Ah Bonjour Bitch, hızlı bir maceraydın bebeğim... 🍷Gerektiğinde haftada 1-2 kez, bazen abartıp 3 kez... Bazı zamanlarda da birlikte verdiğimiz molalarla birkaç haftada bir yb yazdığım bu fiction'a en başından beri destek veren tüm ilgililerine teşekkürlerimi sunuyorum.
Bonjour Bitch, hiçbir zaman kurallara bağlı kalmadı ve karakterleri benden de bağımsız oynadı rollerini. Onların her birini ayrı ayrı seviyorum... 💜
Dostlarım, bu fiction için önceden belirlenmiş olan herhangi bir final bulunmamakta ve hikaye kendisini gittiği yere kadar götürecek, tarzı itibariyle de hep hesapsız kitapsızdı ve öyle de devam etmesini istiyorum.
Dolayısıyla şu son düzlükte de bu bölümden itibaren artık hiçbir oy ve yorum sınırlaması olmayacak... Yükseklisans'ta tez dönemime başladığım için random aralıklarla gelecek. Keyifli okumalar dilerim 🍷
***
"Muhteşem parlak tenime daha da gençlik kattıracak o özel buhar banyomu yarıda bıraktırıp, buralara gelmeme sebep olan okkalı bir şeyler söyle evlat, yoksa seni çok fena haşlayacağım baş belası Oğlum, Taehyung."
Geniş omuzlu gösterişli o adam, kapıdan girer girmez gerilim ve tansiyonu bol olan nezarethaneye bir yıldız gibi çökmüştü o an. Varlığıyla birlikte kavga ve gürültü sesi aniden kesildi.
Ancak Jeon'u daha da şaşırtan şey, Kim Taehyung'un birden o adama doğru saygıyla eğilerek ellerini önünde bağladığı gibi,
"Baba..." diyişiydi.
Az önce kükreyen esmeri şu an birden böyle görmek oldukça tuhafken, birkaç hafta önce Jimin'in hazırladığı şu dosyada gördüğü 44 yaşındaki o adamın fotoğrafını şimdi anımsamıştı.
LordV'nin babası ve Kim Holding Baş Ceosu, Kim Seokjin...
Bunca şey yaşadığı adamın babasıyla karşılaştığı için bir an ne yapması gerektiğine karar veremeyen Jeongguk da eğilip eğilmemek arasında kararsız kaldığında, o da Taehyung'un akibetini paylaşmıştı saniyeler içerisinde kendiliğinden.
Ikisi de eğildikleri yerde şimdi istemsiz bir şekilde birbirlerine doğru dönüp, esmerle göz göze gelerek tekrar önlerine dönmüşlerdi. Yutkundu.
"Kalkın bakalım."
Babasının sesi öylesine otoriter ama aynı zamanda da genç geliyordu ki, Jeon tuhaf bir şekilde gerildiğini hissetti. Oğlunun başını belaya sokanın kendisi olduğunu düşünüp burda onu bacaklarından tavana falan mı asacaktı acaba Bay Kim?
Ya da şu k-drama sahnelerindeki gibi oğlumdan uzak dur diyip yüzüne para çarpan tiplerden falan mıydı? Gergin olduğu için aklına bin bir türlü saçma sahne geliyordu.
Aldıkları direktifle, ikisi de gövdelerini doğrultarak karşılarındaki kendilerinden uzun olan heybetli adama dönmüşlerdi. Seokjinin ellerinden biri, oğlu ve genç görünen çocuğun bulunduğu parmaklıklardan birine şöyle bir sürtüp etrafa baktığında,
"Buralara kadar düşmenin makul bir sebebi vardır umarım evlat..." demişti.
Gözleri bir yandan da ikisinin de boyunlarındaki o hickey izindeyken, tek kaşı havalanarak boğazını temizleyip devam etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bonjour, Bitch! を ✓
Fanfiction[+18] ''Bu kiliseden ayakta çıkmana izin vereceğimi mi sanmıştın?" #𝚃𝙰𝙴𝙺𝙾𝙾𝙺 #BL [[ İlk yayın 2019 ]] ©Bety & ©Jey