(Power)
Herkes şaşkınlıkla ona bakıyordu. Draco şoku atlatınca koşarak yanına gitti. Arkasından sırayla Harry ve Hermione de gitti. Dumbedore ve Snape de yanlarına geldi.
"Yaralanmış."
"Sadece yaralanmakla kalmamış. Çok kan kaybetmiş."
Snape yanına diz çöktü ve Draco'ya çekilmesini söyledi. Asasını ona doğrultup art ardına fısıldayarak büyüler söyledi. Bir süre sonra yaraları kapanmış, üzerinde kan kalmamıştı. Ardından hastane kanadına götürüldü.
***
3 saat sonra uyandı. Gözlerini açar açmaz ona bakan meraklı ve korku dolu pek çok göz ile karşılaştı. Dumbledore, McGonnagal, Snape, Draco, Harry ve Hermione. Hepsi ona bakıyordu. Yavaşça yattığı yerde doğrulmaya çalıştı. Draco kolundan tuttu ve kalkmasına yardım etti. Birkaç saniye aklını zorlayıp ne olduğunu anımsamaya çalıştı. Hatırladığında ise tek tek odadaki herkese bakışlarını çevirdi. Yüz ifadelerinden hatırladığının doğru olduğu belliydi.
"Profesör... Ben özür dilerim. Buraya gelmemeliydim. En iyisi gideyim. Bakanlığın haberi olmamalı."
Snape: Hiçbir yere gitmiyorsun Delphi. Henüz tam olarak iyileşmedin.
"Zaten aylardır böyle yaşıyorum."
Draco: Bunu yapmak zorunda değildin.
"Hayır zorundaydım. Anlamıyorsun Draco. Ve şimdi de gitmek zorundayım."
Harry: Gazetede yazanlar...
"Hemen haber aldınız ha? Kaç saat oldu?"
Hermione: 3
"Bakanlık aramaya gelecektir. Şuana kadar kimse gelmedi mi?"
Draco: Hayır. Yaralandığını bilmiyorlar. Eğer görmüş olsalardı mutlaka yazardı bana kalırsa.
"Ama sana kalmıyor Draco. Mutlaka gelirler. Gitmeliyim."
Hızla ayağa kalktı. Tam gidecekken Draco kolundan tuttu.
Draco: Sana daha yeni kavuştum. Tekrar beni bırakacak mısın?
"Hermione ile idare et Draco."
Draco hızla ona sarıldı. Delphi iki saniye sonra farkına varıp o da sarıldı.
"Lütfen dikkatli ol. Bakanlığın şakası yok. Buldukları yerde öldürecekler."
"İnan bana eğer öldürecek olsalar bakanlıktayken yaparlardı. Ayrıca isteseler de yapamazlar."
"Bu arada, bakanlıkta söylediklerin..."
"Sözlerim aynen yazıyor mu? Yanında gazete olan var mı? Bakmak istiyorum."
Hermione çantasından Gelecek Postası'nı çıkarıp Delphi'ye verdi.
"Mükemmel. Aynı istediğim gibi. Bütün sözlerim bire bir yazıyor. Fotoğrafı da çok güzel çekmişler."
Harry: Yani kimse ölmedi mi?
Draco: Eğer hepsi uyanacaksa katil değilsin demektir. Geri dönebilirsin!
"Orada dur Draco. Yanılıyorsun."
Draco: Herkes uyanmayacak mı?
"Uyanacak. Annem hariç."
"Ne?"
"Bu kadar yeter. Zamanı gelince öğreneceksiniz."
"Her şey zaten mutlaka ortaya çıkar. Benim korktuğum o zamana kadar senin yapacakların."
"Çok tatlısın Draco ama şuan baban için endişelen. Kusura bakma ama 1 ay göremeyebilirsin."
"Delphi!"
Draco devam edemeden Delphi havalanmış ve hızla uçarak kapıdan çıkmıştı. Ve yine ortaya çıkıp yok olmuştu işte. Bakalım bir daha ne zaman görünecekti.
**********************
Aaa daha Hogwartsa yeni gittiğini unutmuşum. Ben baya ileriden gidiyorum. Neyse. Sizi seviyorum. 😘💕
Oy Sınırı: 12
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DELPHİ LESTRANGE
Fantasía~düzenlenecek~ Hepinize merhaba, bu benim ilk hikayem olacak. Şimdi kısaca hikayenin konusundan bahsetmek istiyorum. Delphi sıradan bir kız değildi. Öyle olmak ister miydi? Belki. Normal, onun yanında olacak bir anne babaya sahip olmak, sürekli bela...
