Seçilmişler

Final

5 Yıl Sonra

"Çağatay! Koş! Yağmur yok!" diye bağırdım.

Yağmur; Çağatay ile benim üç buçuk yaşındaki kızımızdı. Yağmur'un birde yakında beş yaşına girecek abisi vardı.

"Ne demek yok?" diyerek gelen Çağatay ile "Yok işte. Yunus'un sesini duyunca onun odasına gittim. Döndüğümde yoktu." dedim.

"Tamam, sen Yunus'un yanından ayrılma. Ben evin etrafını arayacağım." dedi.

"Bende geliyorum." dedim.

"Çağatay hiçbir şey demeyince Yunus'a "Annecim şimdi biz kardeşin ile saklambaç oynarken onu bulamadık. Şimdi onu bulmaya çalışacağız. Uslu uslu yanımızda dur." dedim.

"Tamam anne. Bulursak ben sobe yapabilir miyim?" diye sordu.

"Yaparsın annecim. Şimdi gel bakalım benimle." dedim ve elini tuttum.

Beraber bahçeye çıktığımızda Çağatay "Ben arka bahçeye bakıyorum. Sizde buraya bakın." dedi.

"Tamam, dikkatli ol." dedim.

"Sizde dikkatli olun." dedi ve arka bahçeye doğru gitti.

"Yağmur! Elma dersem çık! Armut dersem çıkma! Elma!" diyerek bağıran Yunus'un yanı sıra "Yağmur! Kızım neredesin?" diye bağırıyordum.

Lütfen, başına bir iş gelmiş olmasın. Lütfen. Yoksa kendimi asla affetmem.

"Delfin! Buraya baksanız iyi olur." diye seslenen Çağatay ile hızlıca yanına gittik.

Yürüyen Yağmur'u görünce "Annecim." demiştim ki uyuduğunu fark ettim.

"Uyurgezer." diyen Çağatay ile "Ailede uyurgezer mi var? Ne ilginç. Hiç görmemiştim." dedim.

"Uykunda gezerken kendini görememen normal." diyen Çağatay ile "Aa ben uyurgezermiymişim?" diye sordum.

Çağatay, Yağmur'u kucağına aldı ve "İki uyurgezer ile başım dertte." dedi.

"Kardeşim şu an uyuyor mu yani?" diye sordu Yunus.

"Evet, uyuyor. Çok komik, değil mi?" diye sordum.

"Evet, çok komik. Bunu yarın sınıf arkadaşlarıma anlatacağım." dedi gülerek.

"Şimdi geri yataklara dönüyoruz. Saat daha geç olmadan uyumalısın." dedim.

"Ama anne saklambaç oynayalım." diyen Yunus'a cevap olarak "Yarın söz oynarız. Hem Koray Amcanları da çağırırız. Arkadaşlarınız gelir. Beraber oynarsınız." dedim.

"Yuppi!" diye bağırdı Yunus ve eve girdi.

"Bir insanın kalbinde nasıl üç kişi olabilir?" diye soran Çağatay'a gülerek "Tabii ki en büyük yer benim, değil mi?" diye sordum.

"Çocuklarımızı da kıskanmıyorsun, değil mi?" diye sordu.

"Bence de en büyük yer benim." dedim ve eve girdim.