Fedakarlık

253 34 13
                                    


Miniğin mızmızlanmasıyla durup etrafa bakındım. Göze çarpan farklı bir şey yoktu. Eğilip onu kucağıma aldım ve başını okşadım.

" Buradan gitmeyelim mi diyosun Minik? "

Burnunu boynuma sürttüğünde gülümsedim. Adımlarımın rotasını değiştirip ilerlemeye devam ettim. Minik harika bir tehlike örcerdi. Bunu dün gece mızmızlanmasına aldırmayıp rastgele bir eve saklandığımda anladım. 6 Morukla aynı bölge de kalmak kabus gibiydi. Neyse ki yeteneklerini biliyordum ve Minik ben konuşmasam bile beni anlıyordu sanki. Hiç ses çıkartmamıştı.

Çok garipti.

6 Morukla aynı bölgedeyken mışıl mışıl uyuyabilmem çok garipti. Minik yanımda diye gevşemiş olabilirim biraz.. Ufak da olda güçlü bir yaratık olduğu belli. Gerçi bir saldırıda beni bırakıp gidedebilirdi. Sonuçta yaratık, yaratıktı. Yine de bunun olma ihtimali ufaktı gözümde, Minik benim onu koruduğum gibi beni koruyordu.

Ve bu hoşuma gidiyordu.

Olan onca kötü şeyden sonra, yalnız geçirdiğim kötü zamanlardan sonra yanımda beni anlayan birinin. Bir şeyin olması beni rahatlatıyordu.

Minik sardığım parmağıma sürttüğünde inleyip yere çöktüm ve onu yere bıraktım. Parmağımın acısı git gide artıyordu. Yere oturup sargıyı açmaya başladım. Bu kadar kanamam olmasına rağmen nasıl devam ettim ben ?

Sargıyı rastgele bir yere attım. Parmağım mos mordu.

Ölümün Habercisi 1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin