Güneş kendini gösterdiğinde morukların saklanmalarını izledim.Bilerek en küçük alana giriyorlardı.
Boyutları fark etmeksizin.
Bu içgüdü gibi bir şeydi. Çok esneklerdi. Ufacık yerlere ezilip büzülüp sığıyorlardı. 1,80 boylarında ki alt seviye Moruk ufak deliğe girip üstüne duvar parçasını çekti ve çıkışını kapattı. Aptal. Aralık bırakmazsan asla çıkamazsın.
Saklanmak için vucutlarında ki her kemiği kırıyorlardı ve bunu her sabah yapıyorlardı.
Hiç yemek yerken görmemiştim onları.
Ay ışığından güç aldıklarını düşünüyordum. Veya geceyle alakalı bir şeyden.
Sadece öldürmek için saldırıyorlardı. Bundan zevk mi alıyorlar ?
Pislikler..
Saklandığım enkazdan çıkıp gerindim. Dün gece normalden daha soğuk geçmişti. Arada bir kar yağıyordu ama yerler kar tutmuyordu. Sadece dondurucu soğuk. Kazağımı aşağı çekiştirdim.
Bu Arda'nın mı Toprağın mı veya başka birinin mi bir fikrim yoktu ama sıcak tuttuğu kesindi. Çantamı yere bırakıp kazağı çıkarttım. Çantama koyup sırtıma aldım ve ortalık bir yere çıkıp etrafa bakındım. Onlardan geriye kalan şeyler azdı, zarar görmelerine izin veremezdim.
Harita da sadece kampın olduğu yer işaretliydi. Yola bakıp nerede olduğumu bulmaya çalıştım. Haritaya işaret bırakmak istemiyordum henüz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölümün Habercisi 1
FantasyHer son, yeni bir başlangıçtır. Başlangıçım 13 oldu, doğduğum gün. Sonum da aynı tarihte, 13'te gerçekleşti. Hiç düşündünüz mü ? Kıyametten sonrasını. | 5 Haziran GxG #11 | | 12 Haziran GxG #9 | | 14 Haziran Bin okunma olduk! | | 12 Şuba...