30.bölüm🌺

212 30 25
                                    

Keyifli okumalar ✨

Oy ve yorumları unutmayalım 💙💙

Dakikalar süren sessizliği sonunda Umut bozmuştu.
Doğa çarpan kapı sesiyle irkilerek ilerleyen Umut'un peşinden arabadan indi.

Birkaç adım ilerde duran Umuta anlamazca bakarken seslendi.

- Umut!

Umut arabayı kilitlerken Doğaya hayal kırıklığıyla baktı. Günlerdir içinde yaşadığı sevinci kimseyle paylaşmamıştı bile ilk Doğa öğrensin diye.

- Şimdi bir şey konuşmayalım Doğa, hadi sen de oyalanma

- Umut ne oluyor şimdi ben yanlış bir şey mi yaptım?

- Sen hiçbir şey yapmadın Doğa evet. Sustun sadece sustun. Ya benim günlerdir içim içime sığmıyor, sana söyleyeceğim anı bekliyorum sense sadece susuyorsun. Ya gözünün içine bakıyorum ufak bir tebessüm için bunu bile esirgedin.

Umut'un ani yükselişiyle afallarken düğümlenen boğazını birkaç yutkunuşla açmaya çalıştı.
Aniden aldığı bir habere nasıl tepki vereceğini bilememişti ki, üzüldüğü için susmamıştı.

- Umut ben şaşkınım şuan ne hissettiğimi bile bilmiyorum neden bu kadar öfkelendin?

- Sen ne hissettiğini çok iyi biliyorsun Doğa!

Son sözlerini söyleyip ilerleyen Umut'un ardından bakarken elleri istemsizce karnına gitti. Üzgün değildi, bu his başkaydı güzeldi...

*************

Biten günün ardından Umut'u tekrar aradığında meşgul çalan telefonla dolan gözlerini sildi.
Bir süre konuşmak için birini aradı. Esma ya da Zeynebi arayacakken aklına annesinin gelmesiyle vazgeçti. Şimdi onu bir anne olarak annesi anlardı.

Eve geldiğinde daha kapıdan girmeden gözlerindeki hüznü anlayan annesine sıkıca sarıldı.

Zehra hanım kızından ayrılıp telaşla sordu.

- Umut nerde kızım bir şey mi oldu korkutma beni.

Doğa annesini ikna etmek istercesine başını iki yana sallayıp zor da olsa tebessüm etti.

- Hayır hiçbir şey olmadı, Umutun nöbeti var bugün ben de sizi özledim geldim bu kadar.

Zehra hanım kızının her mimiğini incelerken inanmayarak söylendi.

- Yok yok var bir şey, hemen anlatıyorsun Doğa

- Doğru var bir şey

Zehra hanım daha da endişelenirken kendine gülümseyerek bakan kızına anlamsızca baktı.

Doğa annesinin elini tutup sıkarken fısıldar gibi konuştu.

- Anneanne oluyorsun rabbim izin verirse

-Ne! Doğru mu? Sen... Yavrum benimm

Zehra hanım kızına sarılıp ayrıldığında dolan gözleriyle baktı kızına.

- Nesrinin haberi var mı?

Doğa hayır anlamında başını iki yana salladığında Zehra hanım anında etrafına göz gezdirdi.

- O zaman arayalım hemen gelsin

- Hayır anne şimdilik kimseye söyleme olur mu Umutla beraber söylememiz daha güzel olur.

- Tamam kızım siz nasıl isterseniz.
Var mı canının istediği bir şey hemen hazırlayayım.

Doğa annesinin heyecanına tebessüm etti. Bu his öyle güzeldi ki tüm korkuları silinmişti sanki. Buraya annesiyle konuşmaya gelmişti ama gerek bile kalmamıştı sanki.

- Annem hiç bir şeye zahmet etme ben sizi çok özledim sizi görsem yeter. Babam nerde?

- Gelir yarım saate

Doğa tüm akşamı ailesiyle beraber geçirmişti, Umutu aramayı ise bırakmıştı. İsterse gelirdi...
Koltukta uyuklamaya başladığında uyumak için odasına geçti. Son kez Umut'un aramasını veya mesajını görmek umuduyla telefona baksa da ne mesaj ne de arama olmadığını görünce alarmını kurup yattı. Kafasındaki sesler uyumasına engel olurken saatler ilerlediğinde sonunda uykuya yenilmişti.

Sabah haftasonu olmasının rahatlığına bir de baba evinde olmanın rahatlığı eklenince çalan tüm alarmları kapatmıştı. Ta ki son alarma kadar...

Israrla çalan alarmı kapatmak için komidinde telefonu arasa da bulamayınca oflayarak yerinde doğruldu. Gözlerini ovuşturup açarken telefonunu komidinin üzerinde göremedi. Etrafa göz gezdirirken gördüğü kişiyle yutkundu.

Umut Doğa'nın kendini fark etmesiyle alarmı kapatırken yanına gelip yatağın kenarına oturdu. Telefonu Doğaya uzattığında Doğa telefona bakarken sordu .

-Neden buradasın?

- Bunu benim sormam gerekmiyor mu?

Umut'un sorusuyla bakışlarını telefondan kaldırıp Umuta baktı. Yüzündeki tebessümü gördüğünde rahatlayarak boynuna sarıldı.

- Sana kızdığım için değil valla annemle konuşmak istedim sadece zaten seni aradım söyleyecektim ama sen açmadın.

Daha sonra Umuttan ayrılıp ne düşündüğünü anlamak ister gibi gözlerini yüzünde gezdirdi.

-Doğa, istediğin zaman istediğin yere gidebilirsin bana hesap vermek zorunda değilsin. Sadece, ben istiyorum ki susma benimle paylaş hislerini ; korkunu da hüznünü de söyle. Beraber korkalım beraber üzülelim. Belki de anlatsan beraber mutlu oluruz. Neden denemiyorsun?

- Deneyeyim mi?

- Lütfen

Umut'un anlayışlı tavrıyla daha da rahatlarken elleriyle karnını sardı. Yarım bir gülüşle devam etti.

- Bu his çok güzel, korkunç değil. Beni mutsuz etmiyor aksine içim kıpır kıpır ama...

Kısa süre sessiz kalıp iç geçirdiğinde Umut devam etmesini istedi

- Ama?

- Ben iyi bir anne olabilir miyim bilmiyorum ki. Çocuk nasıl bakılır, hastalansa ne yapılır... O bize emanet bir can ben bundan korkuyorum.

- Ben korkmuyor muyum sanıyorsun? Ama herkes hayatında ilk kez anne baba oldu Doğa. Biz de öğreneceğiz.

Daha sonra alnını Doğanın alnına yaslayıp devam etti.

-Hem sen daha doğmadan ona iyi bir anne olamamaktan korkuyorsun. Sen çok iyi bir anne olacaksın sevdiğim.

Doğa ' nın gülümsemesi daha da genişlediğinde kendine çekip sarıldı.

Daha sonra Doğa nın karnında duran elinin üzerine elini koyduktan sonra söylendi.

- Haklıyım dimi babacım? Haklıyım tabii.

- Of delisin gerçekten!

- Evet deliyim en çok minik kirazıma sonra da sana

Doğa Umuttan ayrılırken yalandan sitem etti.

- Demek öyle ha şimdiden pabucum dama atıldı.

Daha sonra karnıyla konuşur gibi söylendi.

- Sen bu babana güvenme annecim, bak beni nasıl da harcadı.

Umut onun bu haline gülünce o da gülerek karşılık verdi. Yanındaki adamın varlığına tekrar tekrar şükretti 🖤

**********

Bölüm sonu 💕

Mavipembemilena- TAMAMLANDI🌺Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin