Sen De Kimsin?

57|Tüm Olumsuzlukları Sileceğim

# Velet ft. Dilan Açelya - Sarıl Bana

Sarıl Bana, tekrar...

(Günün ikinci bölümü bu, ilkini atlamayın lütfen.)

Gençler iki bölümü de bugün yazdım. Uyandığımdan beri ekran başındayım, gözlerim iflas etti. Yorgunluğumu atmam için bir sürü bir sürü yorum yaparsınız değil mii?

Kontrol etme fırsatım olmadı, yazım hatası olan pasaja işaret bırakırsanız düzenlerim♡

Keyifli okumalar, kalbinize sahip çıkın💙

~

Gözlerimi yüzümün her yerine kondurulan öpücüklerle araladığımda birkaç saniye nerede bulunduğumu sorguladım. Gözlerim karanlığa yeni yeni alıştığında karşımda Simay'ı görünce yavaşça doğruldum yerimden.

"Kalk hadi uykucu."

Gözlerimi ovuşturarak "Hava ne zaman karardı?" diye sorduğum sırada kapı aralanınca içeri sızan ışık az önce karanlık sebebiyle atladığım ufak(!) ayrıntıyı fark etmeme neden olmuştu.

İçeri giren Asya'nın ışıkları yakması Simay'ı tüm ayrıntılarıyla görmemi sağlayınca elimi kalbime koydum. Çok geçmeden gözlerim ayaklarından başlayıp yukarı doğru yavaşça çıkmaya başladı.

Şu ana kadar çoğunlukla pantolonla görmeye alıştığım Simay'ı altına beni şok eden deri siyah ve dar bir etek, üzerine giydiği beyaz, üzerinde yazılar olan salaş bir tişört ve kombinini tamamlayan siyah takılarıyla görünce şaşkınlıkla yüzüne çevirdim bakışlarımı. Bu eylemimse ikinci bir şok yaşamama neden olmuştu.

Yalnızca göz makyajı yaptığına şahit olduğum sevgilim, abartılı olmamakla beraber, ona oldukça yakıştırdığım bir makyajla karşımdaydı.

Sert bir şekilde yutkunarak "Simay..." diye mırıldandığımda kapıya yaslanmış bizi izleyen Asya gülmeye başladı.

"Efendim sevgilim?"

"Sen çok... Çok... Farklı, alışılmışın dışında..." diye kesik kesik konuştuğumda o da Asya'ya katıldı. Daha fazla oturamadığım yataktan aceleyle çıkıp karşısına dikildim.

"Sen çok güzel olmuşsun."

Kurduğum cümlenin ardından yüzü aydınlanmış, gülümsemesi tüm yüzüne yayılmıştı.

"Sen de benim gibi olacaksın."

"Nasıl yani?" diye sorduğum an Simay elini çırpınca Asya kapıyı sonuna kadar açtı.

İçeri, elleri kıyafetlerle dolu Aras girdiğinde onların bu hâline kısa bir kahkaha attım.

"Siz manyaksınız."

Asya siyah saçlarını sağ omzunda toplayarak "Ne sandın abi?" diye sorunca Simay'da onun bu söylediğini onayladı.

Aras yeni fark ettiğim, normale göre oldukça şık olan kıyafetlerinin kırışan yerlerini eliyle düzletip "Başka bir emriniz var mı kraliçelerim?" diye sorunca onun bu duruma zorla alet edildiğini haykıran bakışları doğrulanmıştı.

Simay ona dönmeden "Azat edildin köle!" diye bağırıp benim gözlerimin içine bakarak ikisine hitaben, "Hadi çıkın dışarı." dedi emir verir gibi.

İkisi de hızlı adımlarla odadan çıktığında ayak ucunca yüükselerek saçlarımı karıştırdı.

Simay yumuşak ses tonuna zıt bir şekilde, itiraz istemediğini haykıran bakışlarıyla, "Şimdi sen bunları giyip beni çağırıyorsun, sonra ben de son dokunuşları yapıyorum tamam mı?" dediğinde onu kızdırmaktan korkarak hızlı hızlı başımı salladım.