# Elyas & Taha - Gece Mavisi
-Şarkı bölümde geçiyor. O kısımda mutlaka açmalısınız.-
Bu arada üç hafta yokum dediğimde kim yazmadan durabileceğime ihtimal verdi? Kabul, ben bir ara öyle bir hata yaptım. Ama DURAMADIM ve upuzuun bir bölüm yazdım.
Hadi bakalım bölüme geçelim şimdi. Bol yorum yapamayı unutmayın olur mu? Çünkü onlar benim en güzel motivaston kaynağım♡
~
●Kaya'nın Ağzından●
"Kanka yarım saattir Simay'ın sana tatlı olduğunu söylediğini anlatıyorsun. Kapat artık telefonu da kızın yanına git. Emir ile yalnız kalmak istemeyebilir, sen bunun için oradasın ya zaten."
Giray'ın uyarısı ile kendime gelip telefonu yüzüne kapattım. Bu hareketimden dolayı, çoktan bana mesajlardan sövmeye başladığını tahmin etsem de sessizde olan telefonumu cebime atıp mutfağa doğru yürümeye başladım. Mutfağa yaklaştığımda gelmeye başlayan konuşma sesi, içeri girdiğimde iyice duyulur bir hâle gelmişti.
"Evet, atabildim. Seni onunla gördüğüm an koptun şuradan."
Simay'ın konuşması ilgimi çekince, yanlış olduğunu bile bile aralı duran balkon kapısının yanına yaklaştırdım kafamı. Simay bir süre sessiz kaldı. Sanırım Emir'in söylediklerini dinliyordu.
"Emir!"
Bir süre sessizlik olduktan sonra, diğerinden daha yüksek bir ses ile konuşmaya başladı.
"Canını yakmamı mı istiyorsun? Peki o halde. Onun yanında kendimi iyi ve huzurlu hissediyorum. Bana iyi geliyor. Bu dediğin manaya çıkıyorsa eğer, evet Emir. Evet!"
Söylediklerinin kimin için olduğunu bilmememe rağmen heyecan yapmıştım. Hızlanan kalbimin üzerine elimi koyunca dengemi kaybettiğimi hissettim ve düşmemek için tutunduğum tül ile beraber kornişi de yerinden indirdikten sonra, son çare olarak kapıyı tuttum. Öne doğru açılan kapı beni yarı yolda bırakınca gözlerimi kapatıp düşüşümü bekledim.
Yere sandığımdan daha sert bir iniş yaptıktan sonra gözlerimi açmayıp umutsuzca olacakları bekledim.
"Kaya!" Ben ses vermeyince korkuyla Emir'e bağırdı.
"Ba-bayıldı mı? Emir kalk!"
İkisi birden yanıma gelince yaptığım blöfe devam ettim.
"Kaya aç gözlerini ne olur. Kaya!"
Emir'in yanından kalkıp içeri doğru koşturduğunu duydum. Simay ise hâlâ titreyen bir ses tonu ile beni uyandırmaya çalışıyordu.
"Kaya... Yalvarırım uyan."
Çaresiz çıkan sesi, bayılma numarası yaptığım için kendimden nefret etmeme sebep olurken, adım sesleri yaklaştı. Sonra Emir olduğunu tahmin ettiğim kişiden aldığını düşündüğüm sıvı bir şeyle bileklerimi ovmaya başladı. Burnuma dolan limon kolonyası kokusu ile yüzümü buruşturmamak için olağanüstü bir çaba sarp edip yüzümü ifadesiz tuttum.
Simay kolonyayı boynuma sürmeye başladığında, kokuya daha fazla dayanamayıp öksürdüm. Sonra numara yaptığımın anlaşılmaması için gözlerimi yavaş yavaş araladım.
"Kaya beni duyabiliyor musun?"
Tepki vermeyip gözlerimi kırpıştırınca Emir'e döndü.
"Hastaneye gidelim. Hemen Emir."
Durum ciddileşmeye başlayınca geri adım attım.
"Ne hastanesi?"
Simay heyecanla bana döndü. "Bugünün tarihi ne?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen De Kimsin?
Teen Fiction"O intihara kalkışacak kadar güçsüz değil. Tam aksine, çok güçlü biri." Kendimizi fazla kaptırmış olmalıydık ki, yanımıza gelmiş olan Çakıl'ı, ancak konuştuğu zaman fark edebildik. "İntiharın güçsüzlükle ne alakası var? Asıl güçlü insanlar intihar e...