Sen De Kimsin?

12|Sevdiğim İnsan

# Berk Coşkun ft. Kubilay Karça - Daha Yeni Başladı

~

Kaya'nın arabası yolda lastik izi bırakacak kadar ani ve sert bir frenle oturduğumuz duvarın tam önünde durmuştu. Hızlıca kapıyı açtı, kendini arabadan dışarı attığı gibi koşarak yanımıza geldiğinde, ondan hiç beklemediğim bir hareket yaparak Yüyüzüme bile bakmadan bana sarıldı. Hem de sıkı, çok sıkı bir şekilde.

"Bir yerinde bir şey var mı? Ağrıyan yerin-" Sözünü bölen etken, sarılmayı bırakıp yüzüme bakması olmuştu.

"Lanet olsun! Bu hâlin ne?"

Asya'ya dönmesiyle beni kendinden uzaklaştırıp hırsla üzerine yürümeye başladı.

Bana "O mu yaptı? Kavga ettiniz değil mi?" diye sorduktan sonra işaret parmağını Asya'ya doğru sallayarak bağırdı. "Bittin sen kızım!"

"Dur!" Geldiğinden beri ilk defa konuştuğumdan dolayı bakışları anında bana dönmüştü. "O yapmadı Kaya."

"Kim yaptı o zaman? Size mi saldırdılar?" Durup kendi kendine ekledi. "İyi de, senin hiç kız arkadaşın yoktu ki."

"Kimse kimseye saldırmadı." Benden adam akıllı bir cevap alamayınca Asya'ya döndü.

"Sen biliyor musun?" O kafa sallayınca devam etti. "Anlatsana kızım o zaman."

"Simay beni ringde yendikten sonra bir depoya çağırdı. Kavga edeceğiz sanıp arkadaşlarımla geldim. Ama o, tek geldi."

Kaya sinirle konuştu. "Doğru olanı yapmış. Köpeklerini toplayıp getirmeyi bilmediğinden değil yani."

Asya imalı imalı "İzin verirsen devam edeyim." dedikten sonra Kaya'nın susmasını fırsat bilerek konuştu. "Ben onu tek kişi görünce bizim kızları durdurdum zaten ama engel olana kadar çoktan kendini bu hâle getirtmişti."

"Nasıl yani? Bunu kendi mi yaptırdı?"

"Evet. Hiç bir şey yapmayacağını, onu dövmemizi söyledi. Sonra bizimkileri kışkırttı."

Ben burada yokmuşum gibi yaptıkları konuşma, Kaya'nın yanıma gelmesiyle son buldu.

Şefkatle çenemi tuttuktan sonra sordu. "Güzelim neden yaptın bunu?"

Omuzlarımı umursamazca silktim. "Canım öyle istedi o yüzden. Hem mazoşistim ben belki?"

"Sebebi vardır Simay, onu da öğreneceğim ama şu an değil. Önce yaralarınızla ilgilenmem lazım."

Önemli bir şey olmadığını, canımın yanmadığını ona söylesem de beni dinlememişti.

"Ne zaman oldu bu olaylar?"

"Bir saat oluyor." Verdiğim cevap gözlerimin büyümesine sebep olmuştu.

"Nasıl yani? Senin burnun o kadar süredir kanıyor mu?" Ellerini saçlarından geçirip arkasını döndü. "Delireceğim. Sayende delireceğim Simay."

Sözünü bitirip arabanın kapısını açtıktan sonra seslendi. "Binin arabaya!"

İkimize hitaben konuşunca, Asya'ya 'hadi' dercesine arabayı işaret ettim. Başta tereddüt etse de itiraz istemediğimi belirten bakışlarıma dayanamayıp bindi.

"Söylediğin ring buraya yakın bile değil. Sizin burada ne işiniz var?"

Sorusuna cevap vermeyince Asya'ya döndü.

Asya sözcülüğümü yapmaktan sıkıldığını belli edercesine nefes verdikten sonra konuştu. "Bir arkadaşıyla tartışmışlar. Ondan kaçtık."