MELEZ KRALİÇE: İNTİKAM (2. KİTAP)

Gizli Kitap

Medya: Luna Night ve Edward Cullen

Sabah uyandığımda Edward hala uyuyordu. Allahım tam ısırmalık. Acaba gitsem mi yoksa kalsam mı? Bence kalmalıyım. Aramızda ki bu soğukluk bitmeli. Elimi boynuma götürdüğümde yaranın iyileşmiş olduğunu fark ettim. Zaten orada iken iyileşmemesi bile tuhaftı. Galiba Edward'ün melez olmasından kaynaklı. Bakışlarımı ona çevirdiğimde hala kaşları çatıktı. Bu çocuğun rüyasında ne gördüğünü merak etmeye başladım. Ne görüyor da kaşları çatık uyurken? Anlık bir cesaretle dudağını ufak bir öpücük kondurdum. Uyanmadığında tekrar öptüm. Yine uyanmayınca daha uzun süre öptüm. Sonra gözlerini yavaşça açtı. Ona gülümseyerek bakıp tekrar dudağına öpücük konduracaktım ki geri çekildi. Aşırı bozulsam da belli etmemeye çalıştım.

- Günaydın, dedim.

- Senin ne işin var burada?, diye sordu. Eveeeeet şimdi harika bir bahane bulmalıyım ve buldum da.

- E sen dememiş miydin bundan sonra benim odamda kalacaksın diye? Bende geldim, dedim. Yüz ifadesine bakılırsa yutmuştu ama sanki rahatsız gibiydi.

- Rahatsız olduysan kendi odama geri dönebilirim, dedim.

- Hayır kalabilirsin. Sorun değil, dedi.

- Edward bu daha ne kadar böyle devam edecek? Dünden beri aşırı yalnız hissediyorum. Sen ban asla zarar vermezsin, dedim.

- Luna gerçekten hiç sırası değil, dedi.

- Hayır, tam da sırası. Bu odadan beraber el ele çıkmadan ben gitmeyeceğim, deyip kapıyı mühürledim. Artık istese de açamazdı.

- Luna ben sana zarar veriyorum, dedi.

- Delireceğim ya! Hala sana zarar veriyorum diyor ya! Oğlum sen anlama özürlü müsün? Senin bir suçun yok diyorum. Yanlışlıkla yaptın diyorum. İstem dışı yaptın diyorum ama hala anlamıyorsun, dedim.

- Sen dur dedin ama ben durmadım, dedi.

- Bak yaram da geçti, deyip ona boynumu gösterdim. Bakışlarını boynuma çevirdi.

- Bence iyileşmiş bir yara için sevgilinden ayrılamazsın. Özellikle o seni çok severken, dediğimde dudakları hafif yukarı kıvrıldı.

- Aha! Gördüm. Yeminle gördüm. Güldün işte. O zaman gidebiliriz, dedim heyecanla. Sonra kolundan tutup onu doğrulttum.

- Gülmedim.

- Güldün.

-Gülmedim.

- Güldün.

- Gülmedim.

- Güldün.

-Gülmedim.

- Güldün.

- Gülmedim.

- Gülmedin.

- Güldüm.

- Bak kendi ağzınla itiraf ettin, dedim.

- Bana kelime oyunu yapma, dediğinde bacaklarımı iki yana açıp kucağına oturdum. Ellerimi de boynunda birleştirdim.

- Luna ne yapıyorsun?, dedi şok olmuş bir şekilde. Bende parmaklarımı dudaklarına götürüp susmasını işaret ettim.

- Şşşşş! Ben dünden beri senin yüzünden ne haldeyim haberin var mı? Sikik bir konu yüzünden aramızın böyle olmasını istemiyorum. Dün neredeyse sinir krizi geçirecektim ama sen yanımda değildin, dedim.

- Luna o sırada kendimde değildim. Kendime aşırı kızmıştım. Ben sana kıyamazken canını yaktım. Emin ol senden daha çok benim canım acımıştır, dedi.