''Şimdi, say'' dedi Young-bae oldukça ciddi bir şekilde.
''İsmim Min-ho, soyadım Kim, hala kendi soyadımı kullanıyorum. Seul doğumluyum. Yirmi üç yaşındayım ve geçen sene Yonsei Üniversitesinden, Liberal Sanat ve Sosyal Bilimler bölümünden mezun oldum. İki yıl öncesinde seninle evlendik ve seninle bir okul etkinliğinde tanıştık, sen okulun etkinliğini düzenleyen kişiydin. Ailem Busan'da yaşıyor ve arada sırada bizi ziyarete geliyorlar. İsimleri Kim Chun Hei ile Kim Si-Woo, tek çocuğum'' dedi Ji-yong derin bir nefes alarak.
''Neler yapmaktan hoşlanırsınız Bay Kim?''
''Yüzmek en büyük hobim ve voleybol oynamaktan kesinlikle çok keyif alıyorum, sporun her alan benim için gerçekten harika'' dediğinde Young-bae gülümsemişti.
''Evet baş belası'' dedi Seung Hyun halıyı izleyen sevgilisine bakarken. İsminin fazla resmi kalacağına karar verdikten sonra kendince ona böyle seslenmenin daha samimi olduğunu düşünmüştü.
''Choi Sang-min, Jeonju doğumluyum ve bende yirmi beş yaşındayım. Chonbuk Ulusal Üniversitesinde hukuk okudum ve seninle de şirketin için stajyerlik yaptığım zaman tanıştık. Yaklaşık bir buçuk aydır evliyiz sadece ve ben senin şirketinin bir avukatı olarak çalışıyorum. Ailem hala Jeonju'de yaşıyor ama pek görüşmüyoruz çünkü ikimizde erkek olduğumuz için biraz ön yargılılar. Annemin ismi Myung Hee babamın ismi Kwang-su''
''Çok donuksun'' dedi Seung Hyun derin bir nefes alarak.
''Sanki aşırı gerginmişsin gibi duruyor''
''Aşkım az önce fazla hareketlisin ve fazla Seungri havası çiziyorsun dedin-''
''Arasını bul'' dedi Seung Hyun ve sigarasını küllüğün üzerine koydu.
''Orosono bol'' diye taklit etti onu Seungri açıkça yüzüne bakarak, Ji-yong ve Young-bae anında gerilirken Seung Hyun gözlerini devirmişti sadece.
''Gerginim zaten''
''Bunu belli etme''
''Profesyonel yalancı olan sensin, ben değilim''
''Sende benim sevgilimsin, öğreneceksin''
''Yalancı olduğunu inkar etmiyorsun yani?''
''Seungri''
''Tamam tamam sinirlenme'' dedi ve derin bir nefes aldı Seungri ama sonra istemsizce güldüğünde Seung Hyun'da gülümsemişti.
''Aptalsın'' dediğinde Seungri omuzlarını silkti ama Ji-yong ve Young-bae birbirlerine baktılar.
''Neyse, devam et''
''Müziğe bayılıyorum ve şarkı söylemeyi çok seviyorum, hatta Min-ho'nun gitarını bile kırdım ve bu yüzden benden ekstra nefret ediyor'' dediğinde Young-bae dikleşmişti.
''Bir de o durum var evet, ikiniz asla iyi anlaşamıyorsunuz tamam mı?''
''Sanırım o en zorlandığımız kısım olacak çünkü biz hiç kavga etmedik'' dedi Ji-yong oflayarak.
''Gerçekten neredeyse dört yaşından beri arkadaşız ve hiç etmedik'' dedi Seungri.
''Bir şekilde edeceksiniz artık'' dedi Young-bae ama Ji-yong derin bir nefes aldı.
''Hala evlilik konusu için açıklama bekliyorum ben. Sistemde evli olmadığımız çıkmayacak mı?'' dediğinde Seung Hyun omuzlarını silkmişti.
''Şöyle ki; olmadığımızı kim söyledi?''
''Ne?'' dedi Seungri gözlerini kocaman açarak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
WRONG NUMBER | TOPRI
Fanfictionİki ergen bir arkadaş gecesinde işletmeye çalıştıkları numaranın başlarına nasıl bir dert açacağını nereden bilebilirdi ki? Bu hikaye yaş sınırlaması ve rahatsız edici ögelerle şiddet içermektedir. Lütfen boş atmayın ve rahatsız olacaksınız okumayın...
