WRONG NUMBER | TOPRI

Kural 16; Ji-yong bir şeyler deniyor.

''Ne yapacağız?''

''Bana vuracaksın''

''NE?'' Seungri kalkık kaşlarıyla bakıyordu ona.

''Ciddiyim, hem zaten kendini geliştirmen lazım'' dedi Seung Hyun.

''İnan bana şu saatten sonra çok fazla insan sana zarar vermek isteyecek, kaçıralacaksın, ölümüne dayak yiyeceksin ve hatta kafana silah dayanacak.'' dediğinde Seungri'nin gözleri kocaman olmuştu.

''Merak etme, kimse sana zarar verecek kadar, en azından öldürecek ve ya başka şeyler yapacak kadar ileri gidemez ama yine de önlemimizi almaya başlamamız önemli.''

''Ama ben sana vuramam''

''Vuracaksın''

''Hissetmezsin ki?''

''Zamanla hissederim'' Seungri derin bir nefes aldı.

''Küçük panda sinir atsın derken bundan bahsettiğini düşünmemiştim'' dedi gözlerini kapatarak.

''Hem ellerine pansuman yapmamız-''

''Seungri'' dediğinde Seungri gözlerini açtı yavaşça.

''Ben sana vuramam''

''Vuracaksın''

2 Ay Sonra;

''Doğum günü için bir şe düşündün mü?'' dedi Ji-yong meyveli yoğurdundan yerken. İkisinin de her yeri yara bere içindeydi.

''Ne yapabilirim ki sanki?'' dedi Seungri derin bir nefes alarak.

''Hyo-chan'da annesiyle şu anda.''

''En azından bir pasta alabilirsin bence? Ne bileyim o tarz bir şeyler''

''Dışarı çıkamıyorum ki? Sen en azından Young-bae Hyunga falan gidiyorsun, ben hep evdeyim'' 

''Yoongi'ye ya da Namjoon'a falan söylesene'' dedi Ji-yong ama ince bir öksürük duydular daha sonrasında.

''Benim daha iyi bir fikrim var'' dedi Soo Bin elinde ki pasta malzemelerini kafaya kaldırırken.

''Güzel fikir'' dedi Ji-yong gülümseyerek ama Seungri hala oldukça sessizdi.

''Sorunun ne?'' dedi Soo Bin adeta bir anne içgüdüsüyle yaklaşarak.

''Ben'' dedi Seungri ama sustu yine bir dakika kadar.

''Ya benimle'' dedi ama devamını getiremedi. Yine de onun ne demek istediğini anlayan iki kişi anlık olarak birbirlerine bakmışlardı.

''İki gün önce'' dedi sonra.

''Yine eksi üçte antreman yaparken nasıl oldu bilmiyorum, birden üzerime doğru düştü. Refleksleri çok güçlü anında dirseklerini tabana yasladı ve ağırlığı üstüme gelmedi ama çok yakındık. O kadar yakındık ki sanki bir milim daha yaklaşsak birbirimize temas edecek gibiydik. Bir anda nefesim kesildi ve tamamen refleks olarak onu birden üzerimden attım, bildiğiniz fırlattım adamı'' dedi Seungri ve yavaşça suyundan bir yudum aldı.

''Sorun olmadığını söyledi ama bozuldu biliyorum, bozulur kesinlikle haklı bu konuda ama şimdi benimle bunu yapmayı isterse ekstra baskı hissedeceğim, ben buna hazır değilim ve bugün onun doğum günü'' dediğinde hem Soo Bin hem de Ji-yong derin birer nefes almışlardı. İkisi de neden beklesin vs diyemiyordu çünkü ocağın sonundan beri burada yaşıyorlardı ve neredeyse mayıs ayından beri onlar zaten sevgililerdi. Şu anda ise yaklaşık olarak beş ve ya altı aylık bir ilişkileri vardı ve bu bir açıdan uzun bir süreydi.