Arkadaşlar yorumlarınızı okuyorum. Destekleriniz için çok teşekkürler. Sizleri seviyorum💙.
Eylül'den
Herkes oylarını vermişti ve balo başlamıştı. Herkes çok güzel gözüküyordu ama çoğu kişinin gözdesi selin gibiydi. Elbisesinin rengi ona çok yakışmıştı. Neredeyse tüm erkekler ona bakıyordu. Ama bir yandanda elif çok güzeldi. Elbisesinin cesur dekoltesi ve yırtmacı çoğu erkeğin onu arzulamasına neden oluyordu. İkiside gerçekten çok güzel olmuşlardı. Yabancı ve hareketli bir müzik çalmaya başladığında kimse ayağa kalkmamıştı. Çünkü sahnede kimse yoktu ve sanırım çoğu kişi dansı açmaya utanıyordu. O sırada elif yerinden kalktı ve dans ede ede pistte çıktı. Onun arkasından da serhat piste atladı. İkiside çılgınlar gibi dans ediyorlardı. Onların ardından bir kaç kişi daha çıktı ve pist kısa süre içinde dolmaya başladı. Yanına gidip burağı kaldırdım ve dans pistine sürükledim. Burada bile şirketin işleriyle ilgileniyordu. Hep birlikte çılgınlar gibi dans ederken yavaşta eliflerin yanına gittik. Grup halinde dans ediyorduk ama etraf acayip kalabalıktı ve sürekli atalarımıza birileri giriyordu. O sırada bir kaç çığlık koptu ve bir erkeğin yere yapıştığını gördüm. Bir kaç kişinin arasından geçip baktığımda Elif'in sağ elini sakladığını gördüm. Sanırım çocuğa Elif yumruk atmıştı.
Çocuk "ne yapıyorsun sen ya?" Diye cemkirmeye başladı. Serhat tam çocuğun üstüne yürüyecekken Elif onu tuttu ve önüne geçti. Daha sonra çocuğa döndü ve
"Ellerine hakim olacaksın. Daha kötü yapmadığıma şükret!" Dedi ve topuklu ayakkabısının topuğuyla çocuğun bacağına bir tekme geçirdi. Çocuk küçük bir bağırış kopardı ve bacağını tutmaya başladı. Burak bir kaç çocuğa bir şeyler dedikten sonra yerdeki çocuğun yanına gönderdi çocuğun iki kolundan ellerini geçirip hep birlikte salondan çıkarttılar. Daha sonra elif yavaşta sahneye çıktı ve
"Rahatsızlık verdiğimiz için özür dileriz. Lütfen herkes eğlencesine devam etsin." Dedi ve müzik çalan kişilere başını salladığında müzik devam etti.Balonun sonuna doğru yaklaşırken kral ve kraliçe seçilecekti. Herkes yerlerine oturmuş ve hocanın açıklamasını bekliyorduk. Yavaşça elindeki zarfı açtı ve konuşmaya başladı.
"Evet şimdi ilk kraliçemizi açıklıyorum." Herkes sessizce oturmuş bekliyordu.
"Selin Akın." Dedi ve salonda kocaman bir alkış koptu. Selin kocaman gülümseyerek yavaşça ayağa kalktı ve sahneye doğru çıktı. Kral ve kralice için küçük birer tac bile ayarlanmıştı. Seline yavaşça tacı takıldı ve hoca kralı açıklamak için diğer zarfı açtı.
"Evet şimdide sıra ilk kralımızda.
Mert Avaz." Dedi ve herkes alkışlamaya başladı. Mert'in seçilmesi kimseyi şaşırtmamıştı. Hatta secilmemesi herkesi daha çok şaşırtırdı. O okulun gözde erkeklerindendi yakışıklı, sempatik ve zengindi. O da yavaşça sahneye doğru çıktı ve tacını aldı. Biraz daha alkışlandıktan sonra slow bir müzik çalmaya başladı. Kral ve kraliçe olarak onlar ilk slow dansı açtılar ve yavaş yavaş pist dolmaya başladı.
Burak kulağıma eğildi ve
"Dans edelim mi güzelim." Dedi. Ona doğru dönüp güldüm ve uzattığı elini tuttum. Yavaşça dans pistine çıktık. Bir kaç dakika dans ettikten sonra yavaşça bir çift yanımıza geldi ve kız
"Eş değiştirelim mi?" Diye sordu. Kızı süzdüğümde siyah dar bir elbise giyimişti. O kadar miniydiki arkasını nasıl kapattığını düşünmeden edemiyordum. Yüzünde kiloyla makyaj vardı o yüzden yüz hatları hakkında yorum yapamıyordum. Daha sonra dans ettiği kişiye döndüm.
Hafif yapılı bir vücudu vardı. Sarışın arkaya doğru taranmış saçları vardı. Sol kulağından sallanan metal yüzükle aslında havalıydı. Kıza dönerek sertçe "hayır!" Dedim ve burağa döndüm. Onlar yavaşça bizden uzaklaşırken Burak sırıtmaya başladı.
"Ne sırıtıyorsun?" Diye sordum.
Burak beni belimden daha çok kavrayıp kendine çekti ve "kıskandın sanki biraz." Diyip güldü. O tatlı suratına bakarken gülmeden duramıyordum. Bende güldüm ve başımı omzuna koyarak dans etmeye devam ettim.Dans bittikten sonra çantamı aldım ve lavaboya gittim. Makyajım ne durumdaydı kim bilir? Lavaboya girdiğimde kimse yoktu. Herkes yukarıda dans etmekle meşguldü. Buna biraz şasırsamda makyajımı hemen düzeltip dışarıya çıktım. Yukarıya çıkmak için bir koridoru geçmem gerekiyordu. O sırada karşımda cetini gördüm. Gülerek bana doğru geliyordu. Suratına bile bakmadan yanından geçecekken kolumdan sertçe tuttu. Geri çekmeye çalışırken daha çok sıkmaya başladı
"Çetin ne yapıyorsun? Bırak!" Dedim.
Çetin güldü ve yavaşça kolumu bıraktı.
"Sakin ol güzelim. Sadece seninle son kez konuşmak istiyorum." Dedi.
"Ben seninle konuşmak istemiyorum çetin. Rahat bırak beni." Dedim ve gitmeye yeltendim ama çetin yine kolumdan tutarak buna engel oldu.
Çetin "şu iddia meselesinin gerçek sebebini bilmek istemiyor musun?" Diye sordu. Ona doğru döndüm ve kaşlarımı çattım
"Ne sacmalıyorsun sen?" Dedim.
Çetin "Burak sadece seni tunadan korumak için mi iddiaya girdi sanıyorsun?" Dedi. Ne saçmalıyordu bu yine. Eğer öyle değilse neden iddiaya girmişlerdi?
"Neden sana inanayım çetin? Onca yaptıklarından sonra bunun da oyun olmadığını nerden bilebilirim?" Dedim. Çetin yavaşça cebinden telefonu çıkardı ve bir ses kayıdı açıp bana doğru hoparlör kısmını çevirdi."sana bir teklifim var."
"neymiş?"
"şirketi bana kaptırma istemediğinin farkındayım ama işi alıcağımız şirkette tanıdıklarım çok yani istesem rahatlıkla alırım ama eğlenceli olmaz."
"ne istiyosun tuna?"
"eylülü. 5 ay sonra işin toplantısı var. Eğer 5 ay içinde eylülü kendine aşık edersen toplantıdan çekilirim ama ben kendime aşık ederse sen çekilirsin.
"neden böyle bir şey yapiyim tuna?"
"çünkü sende işi alıcağımız şirketin başında Melih Beyin olduğunu biliyorsun. Beni kendisi ne kadar seviyorsa senide o kadar sevmiyor. Bu işin bende olucağı çok açık değil mi?"
"tamam kabul ediyorum."Duyduklarım doğru muydu? Bu burağın ve tunanın sesiydi. Bundan emindim. Cetine döndüm ve
"Bunu nereden buldun? Montaj olmadığını nerden bilicem?" Dedim.
Çetin güldü ve konuşmaya başladı.
"Tunayla iş birliği yapmıştık hatırlarsan. Ondan almıştım. Ayrıca montaj diyip gecmek ne kadar kolay değil mi? Ama bu sana son iyiliğim Eylül. Hoşçakal" dedi ve yavaşça yanımdan uzaklaştı. Olduğum yerde resmen donakalmıştım. Yavaşça duvardan destek alarak ayakta durmaya çalıştım. Buradan hemen çıkmalıydım. Yukarıya hızlıca çıktım ve kimseye bir şey demeden salondan çıktım. Arkamdan burağın sesini duyuyordum. Sanırım beni görmüş ve bir şey olduğunu anlamıştı. Burak arkamdan geldi ve kolumu kavradı. Kendine döndürdüğünde göz yaşlarına engel olamamıştım. Burak iki eliyle yüzümü kavradı ve
" Ne oldu güzelim? Bu halin ne?" Diye sordu. Bir hısımla ellerini suratımdan çektim ve bir adım geri çekildim.
"Doğru mu?" Dedim ağlayarak.
Burak "ne doğru mu güxelim? Ne oldu?" Dedi.
"Şirket için benim adıma iddiaya girdiğin doğru mu?"
Burak bir süre sessiz kaldı ve ciddileserek konuşmaya başladı.
"Kim söyledi bunu sana?"
"Kimin söylediğinin ne önemi var Burak! Doğru mu değil mi!?" Diye bağırarak sordum.
Burak "Eylül gel konuşalım." Dedi ve kolumdan tutarak beni arabasına sürükledi. Kolumu hızlıca çektim ve geri çekildim.
"Hiç bir yere gitmiyoruz. Bana şimdi cevap vereceksin." Dedim. Ağlamama engel olamıyordum. Burak beni dinlemeden arabaya bindirdi ve şoför koltuğuna geçti.Balo salonundan biraz ilerlemiştik ama hâlâ Burak cevap vermemişti.
"Burak doğru mu değil mi? Bir şirket için mi iddiaya girdin? Hani beni korumak içindi? Ben sana inanmıştım! Seni affetmiştim! Ama sen bana yalan söylemişsin! Bunca zaman nasıl suratıma bakabildin?"
Burak "Eylül! Evet sana yalan söyledim ama sevgim hakkında hiç yalan söylemedim! Ben seni seviyorum!" Diye bağırdı. Gittikçe hızlanıyordu.
"Durdur şu arabayı inicem!" Diye bağırdım ama Burak arabayı durdurmak yerine daha çok gaza bastı. Biraz korksamda bir şey demedim.
"Burak durdur şu arabayı!" Diye bağırdım.
Burak "Eylül ben sana seni sevdiğim konusunda hiç yalan söylemedim. Bana bu konuda inan! Seni seviyorum!" Dedi
"AMA BEN SENDEN NEFRET EDİYORUM!" diye bağırdım ve son gördüğüm şey büyük bir ışık son duyduğum şeyse yüksek bir korna sesi oldu.Kaos olmasına bayılıyorum ya. Oy↙️↙️↙️ ve yorum atmayı unutmayın. Sizleri seviyorum💙💙.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çete Güzeli
Novela JuvenilBirbirlerine düşman olan iki üvey kardeş ve çeteleri... Ve bu iki çete arasında kalan bir çete güzeli... İki çeteninde ilgisini çeken eylül bakalım bu durumun içinden nasıl çıkacak? Bu roman amatörce yazılmıştır. Lütfen yorumlarınızla yardımcı...