Çete Güzeli

12.BÖLÜM: 1 DİLEK

"SERHAT"
karşımda gördüğüm kişiyle resmen donup kalmıştım. O ise sırıtarak bir bana bir burağa bakıyordu.
"eee sarılmayacak mısın kankine?" dediğinde dediği şeye gülüp sıkıca sarıldım ona. "ne yapıyorsun burada sen istanbulda değil miydin?" "evet ama anneme burda güzel bir iş tellifi geldi. Babamda şirketinin burdaki şubesine geçiceğini söyleyince buraya geldik. Hem de bizim üçlü yeniden beraber." dediği şeye gülüp geri çekildim. Bizim üçlü dediğimiz annelerimizdi. Annem, selinin annesi yıldız teyze ve serhatın annesi nalan teyze çok yakın arkadaşlardı. Küçüklüğümüzden beride biz ücümüz çok yakın arkadaş olmuştuk onlar sayesinde. Şimdi eğer buraya taşındılarsa eski günler geri dönüyor demektir. Serhatı içeriye davet ettim. Burak serhata dik dik bakarak salona geçti. Niye gitmedi bilmiyordum ama zorlada evden gö derecek değildim. Burak tam karşıma oturdu. Sol tarafımdaki tekli koltuğada serhat oturdu.
" Annem buraya taşınacağımız kesinleştiğinde direk melike teyzeye haber vermiş. Sana sürpriz yapmak içinde özellikle söyletmedim geleceğimizi. İyide yapmışım." burağa bakarak söylediği bu cümleden sonra onları tanıştırmadığımı anladım. "serhat bu burak okuldan bir arkadaşım. Burak bu da serhat çocukluk arkadaşım." serhat elini uzattığında burakla tokalaştılar. Burak serhatı pek sevmişe benzemiyordu. Ama serhat bunları takan biri değildi. Biraz daha serhatla sohbet ettikten sonra telefonum çaldı. Selin arıyordu.
"efendim canım"
"güzel gözlüm size geliyim mi?"
"sormana bile gerek yok gel."
"evde kim var sesler geliyor."
"burak ve serhat."
"serhat mı? o burada mı ayrıca burak neden sizde."
"gelince anlatırım."
"tamam canım geliyoruz."
telefon kapandığında kimle geldiklerini anlamamıştım. Burak ve serhat hiç bir şey konuşmuyorlardı. Ortamda bir sessizlik vardı. Burak zaten soğuk biriydi sevmediklerine karşı. Serhatta tanımadığı kişilere çok mesafeli olurdu. Genelde o ortamlarda konuşmazdı. Kızlarlada bu yüzden arası pek iyi değildi. Bu zamana kadar sevgilisi olmamıştı. Ondan hoşlananda olmamıştı gerçi. Çok yakışıklı diyemezdim ama onunda kendine göre bir çekiciliği vardı. Biraz konuşmaya çalışsamda hep ortam sonrasında sessiz kalıyordu. En sonunda kapı çaldı. Açtığımda selin ve merti gördüm. Tahmin etmeliydim.
"hoşgeldiniz geçin." mert tebessüm etti ve içeriye girdi.
"eylül burak burda diyince bende mertle geldim. Sorun olmaz dimi."
"yok canım geç." yanağımdan öpüp içeriye girdi o da. Içeriye geçtiğimde mert burağın yanına oturmuş benim yanımada selin oturmuştu. O sırada telefonuma mesaj geldi. Herkes kendi arasında konuşuyordu. Mesaj berkedendi.

Berke'den: Kankilerin gülü canım sıkıldı gel de yemek falan ısmarla bana;)
Eylül'den: Bize gelsene mert ve burak da burda.
Berke'den: Bensiz toplandınız he? hiç yakıştıramadım. 10 dakikaya ordayım.
Eylül'den: Ben senin gönlünü alırım merak etme gel hemen.

Berkeyle konuştuktan sonra mutfağa yöneldim. Saat üçe geliyordu. Selinde peşimden geldi. Pizza malzemelerini çıkardım. Ve hamuru yapmaya başladık. Pizzayı fırına verdikten somra kapı çaldı. Berke elinde cipslerle gülerek içeriye girdi. İçerden mertin sesi geldi.
"ya bu salak da mı geldi?"
berke "ya ayıp ediyosun ama hayatım." mert berkeye el hareketi çektiğinde berke ona öpücük attı ve mutfağa benimle geldi. İçecekleri koyarken selini masayı ayarlaması için içeriye gönderdim.
Berke "burağı da çağırmışsın küssünüz sanıyordum."
"çağırmadım o zaten burdaydı." ağızımdam çıkan şeyle gözlerimi pörtletip berkeye döndüm. O hâlâ dediğimi idrak edememiş işiyle ilgileniyordu. Anlayınca önce karşısına sonra bana döndü. O yavaş yavaş sırıtmaya başlarken içeceklerle içeriye kaçtım.
"içeceklerde geldi." berke arkamdan çerezleride getirirken bana bakıp sırıtıyordu. Herkes hem muhabbet ediyor hemde yemek yiyordu. Berke ve serhat çok iyi anlaşmışlardı. Sürekli saçma espriler yapıyor ve anırarak gülüyorlardı. Onların bu hallerine gülmemek elde değildi. En son berkenin yaptığı espriyle burak berkesin kapasına kırlenti geçirdi. Serhat buna daha çok gülerken bende serhatın kapasına bir tane geçirdim. Hepimiz güldükten sonra yemeklerimizi bitirdik. Burağın telefonunun çalmasıyla mutfağa geçti. Geri döndüğünde berke ve merte işaret yapıp gittiler. Biz ortalığı toplayıp sohbet ederken annem aradı.
Akşam yemeğe dışarıya çıkacağımızı hazırlanmamı söylemişti. Selin ve serhatın anneleri ve biz hep beraber çıkacaktık. Selin burda hazırlanıp hep beraber çıkmayı teklif etti. Hepimiz onaylayınca hazırlanmak için üst kata çıktık. Saat neredeyse altıya geliyordu. Üzerimizi deģiştirip aşağıya indik.