Bundan önce ki bölüme koymayı unuttum,özür dilerim~
Bu yüzden bölüm biraz🔥🔥
İyi okumalar~
Ayakta öylece beklediğim 20 dakikanın ardından Jungkook sonunda çıkabilmişti. Islak saçları ve üzerinde vücudunu tamamiyle saran bornozla harika ötesi duruyordu.
Bu görüntüyü görmek için öteki dünyada,dünyayı mı kurtarmıştım acaba? Şahsen şu manzarayı görmek için değil dünyayı kurtarmayı,evreni kurtarmış felan olmam gerekiyordu. Öyle bir güzellikteydi işte.
Üzerini hala süzmeye devam ediyorken kızmadanda edememiştim, dizilerde erkekler belden aşağısına kadar havlu sarıyorlardı. Gerisi hep açıkta olurdu genelde,neden öyle yapmıyordu ki yani? Daha fazla süzebilirdim.
Özellikle de o eşsiz kaslarını mesela, ya da kaslarının üzerinden geçen onu seksi gösteren o su damlalarını...Tanrım,ağzımın suyu akmıştı adeta.
'İlk defa görüyorsun heralde, yoksa bu kadar bakmanın başka bir açıklaması olamaz.'
Omuz silktim. 'Senin bedenine bakacak en son kişiyim,ayrıca dizilerde fazlasıyla görüyorum. Onların ki senden daha iyi.'
'Görmediğin kaslarım hakkında olumsuz düşünebiliyorsun demek...iyiymiş.'
'Neyse ne,benim banyoya girmem gerek.'
Hızlıca banyoya girerek kapıyı kapattım. Onun o çekici haline bile nefesimi kesiyordu,kaslarını görsem ölürdüm herhalde.
Saçımda ki tokayı çıkarmamın ardından çamurlu kıyafetlerimi hızlıca çıkardım. Sonunda kirli kıyafetlerden kurtulmak cennet gibi bir şeydi.
Suyun altına girdiğim an ferahlamış hissediyordum,tabii saçımda ki çamurları temizlemek harika hissettirmişti. Saç konusunda titiz bir insandım,ipeksi saçlara bayılırdım ve çamur değen taraflar hep sertleşmişti.
Islanan saçlarıma şampuan dökerek yıkamaya başladım. Nerdeyse yarım saat sonra banyodan çıkmıştım. Rahatlamış hissediyordum.
Banyonun kapısını kapatarak yatak odasına doğru ilerledim. Aynı zamanda da geriniyordum. Ellerimi havaya kaldırıyordum ki yatağın üzerinde uzanan Jungkook ile göz göze gelmem bir oldu.
Bakışlarımı kaçıramadım, öylece kalakaldım. Kaldırdığım kollarımı indirerek zaten bornozla kapalı olan vücudumu kapatmaya çalıştım.
Jungkook ise gülerek beni süzüyor, sırıtarak,alaylı bir gülüşle gözlerimin içine bakıyordu. Pek utanmış sayılmazdım, dizlerimden aşağısı çıplaktı sadece. Bundan da utanacak değildim,ki Jungkook'un çoktan çıplak kadın gördüğüne emindim.
Burnuma mumların harika ötesi kokusu gelince mumlara doğru ilerlemeden edememiştim. 'Mumları neden yaktın?'
Cevap vermeden ayağa kalktı, bana doğru geliyordu. Hareket etmiyordum, olduğum yerde duruyordum. Ne yapmaya çalışıyordu?
Yaklaştı,yaklaştı...ta ki aramızda bir kaç santim kalana kadar. Nefesimi tutmuştum,şu an onun etkisi altındaydım tam da. Çok farklı bir aurası vardı bende. Tarif edemeyeceğim kadar büyüktü.
'Sen dedi gözlerime bakmayı sürdürerek, Beni..., yatağın üzerinde ki gülleri kafamızdan aşağı attı ve cümlesine devam etti. Seviyor musun?'
Tam da o an,güller aramıza girdi. Yavaş bir biçimde,sanki anın güzelliğine renk katmak isterlermiş gibiydi. Mumların kokuları, güllerin ana kattığı güzelliği...ve karşımda endişeden tırnaklarımı yememe sebep olacak bir adet Jeon Jungkook.
Neden bu romantik durumda bana böyle bir soru soruyordu? Sorulması gereken soru bu değildi,pardon. Neden ortam şu an bu kadar romantikti?
Beni görmesini isterdim,sevgimi bilmesini ancak bunu nerden öğrenmiş olabilirdi?
Saçımı kulağımın arkasına koydu. 'Ben cevabı biliyorum güzelim,ancak cevabı senden de duymak isterim.'
Neyden bahsediyordu bu? Hem cevabını nerden biliyordu?
Belli etmemek adına alayla gülümsedim. Ondan hoşlandığımı sanarak egosunu okşamasına izin vermezdim.
Bana yaptığını yapmak istercesine onu duvara sıkıştırdım. İlk defa bu kadar yakın oluyordum onunla. Boyunun uzunluğundan dolayı parmaklarımın ucunda duruyordum. Bunu fark etmiş ve belimden tutarak yükselmemi sağlamıştı.
'Sen hoşlanabileceğim en son kişi bile olamazsın Jeon Jungkook.'
Belimde ki eliyle sanki yer varmışcasına beni kendine çekti. Kulağıma doğru yaklaştı. "Tch...yanlış cevap güzelim,sen benden hoşlanıyorsun ve bende senden. Ama bil bakalım,bunu kim bilmeyecek? Sen. "
Konuştuğunu kulağıma çarpan nefeslerinden anlayabiliyordum. Tam kulağımın altına sulu bir öpücük kondurdu. Bir anda neler oluyordu böyle?
Kokumu içine çektiğini hissettim,yemin olsun ki kokumu soluduğunu hissettim. Neler oluyordu cidden?
Bedeninin bedenimle olan temasını kestiğinde boşluğa düşmüş gibi hissettim. Bir anda banyodan çıkıyordum ve bu romantik atmosferde yakınlaşıyorduk. Bana bir açıklama yapmalıydı ancak odadan çıktığında ne ona hesap sorabilmiştim,ne de o bana açıklayabilmişti.
Gözüme gelen saçı arkaya doğru atarak yatağa doğru ilerledim. Kıyafetler yatağın üzerine konulmuştu. İç çamaşırı da vardı, temiz miydi bilmiyordum ancak giymek zorundaydım.
Hızlıca üzerime geçirdiğimde banyodan aldığım küçük havluyu saçlarıma sardım. Şimdi bu odadan çıkıp Jungkook'a sormam gereken bir hesap vardı.
Odadan çıktığımda mutfağa vardım. Jungkook,yemekleri masaya dizmiş beni bekliyordu.
'Az önce neler oldu? Senden açıklama bekliyorum.'
'Yakınlaştık.'
'Ne?'
'Duydun,Ae Cha. Yakınlaştık.'
'Demesi bu kadar kolay yani? Peki bana sordun mu,yakınlaşıp yakınlaşmamak istediği mi?'
'İstemiyor musun yani?'
'Hayır,öyle bir şey demedim.'
'O zaman demek ki istiyorsun.'
'Öyle bir şey de dediğimi sanmıyorum.'
'Kartları açık oyna Ae Cha.'
'Açık konuş diyorsun,madem öyle...bana yaklaşmanı sevmedim. Tiksindim,rahatsız oldum'
Elini saçlarına daldırıp karıştırdığında bana baktı. 'Ama günlüğün öyle demiyor güzelim. Sadece gerçek duygularını merak etmiştim ve sanırım anladım da. Bana tamamiyle aşıksın Ae Cha ve bunu asla inkar edemezsin.'
Ne yaptığım konusunda hiç bir fikrim yok aq bdhwhshajs gelişi güzel yazıyorum inşallah boka sarmaz.
Eee sizce neler olacak bakem?
11.bölümdeyiz aşk itirafı için biraz erken,o yüzden napiyoooruz, süründürüyoruz bdhwhdhajdh
Bir sonra ki bölümde görüşürük <3
Sizleri seviyorum♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Obstacle✔
FanfictionHerkesin aksine onun etrafına örecek kalın duvarları yoktu,onun kelimeleri vardı yalnızca.