Hiç aşık oldunuz mu?
Birine hiç delicesine vuruldunuz mu?
Peki ya,siz hiç ölecek kadar sevdiniz mi?
Ben sevdim. Delicesine. Uğruna tüm dünyayı yakacak kadar. Herkesi karşıma alacak kadar. Sadece sevdim ben. Bu bir hata değildi. Aksine dünyanın en güzel duygusuydu. Herkesin önceliği olan bir duyguydu.
O halde neden sevgim bir hataymışçasına hissediyordum? Aşık olmak kötü değildi. Hayatımın gerçek aşkını bulduğumu düşünüyordum. Ya da öyle sanıyordum. Gerçek değildi.
O andan itibaren aklımda canlanan o hali büyük bir sarsıntıya sokuyordu beni. Kocaman bir fırtınaya giriyordum. Çıkamıyordum içinden asla. Ben çıkmak istesem dahi çekiyordu. Ve çektikçe daha çok batıyordum ben.
Bataklık misali bir fırtınaydı. Garipti işte.
Neden bu durumdaydım;ne ara,ne zaman bu hale gelmiştik hiç bir fikrim yoktu? Daha neredeyse dün birlikte olduğum kişi şu an başka biriyleydi.
Gerçek değildi işte. Bana dokunuşu, bakışı,sözleri,hareketleri...hepsi yalandı. Koca bir oyundu belki de. Kendini ego anlamında tatmin etmek için kullanmıştı belki de. Bilemiyorum. Aklıma türlüce şeyler geliyordu ve hepsi de doğrudan beni kandırdığına çıkıyordu.
Ne vardı ki bunu yapıyordu? Öylece devam edebilirdik. Devam edebilirdik. Bunu yapabilirdik. Devam edebilirdik.
Bir neden istiyordum sadece. Gerçek bir neden. Makul bir neden. Beni kullanacak olmasına bir neden.
Anlıyorum özürlünün tekiyim. O zaman niye bana ümit veriyordu? Ben,onun yerinde olsaydim bana bakmazdım. Bunun farkındaydım.
Ancak öyle olmamıştı. Bana kalbimden kalbine ulaşan bir ip bağlamıştı. Çözülmeyen,her saniye bana ümit yollayan o ip sonsuza kadar öyle kalacak gibiydi.
Şimdi ise başka biriyleydi.
Haklıydı. Ben özürlünün tekiyim. Konuşamayan,duyamayan. Belki de buydu nedeni. Acıdığı için de bana iyi davranmıştı ve ben bunu yanlış anlayarak ona aşık olmuştum.
Fazla acınası bir durumdu ha?
İçleracısı bir şekildeydim işte. O sadece benimle oynamıştı.
Ve en önemlisi de neydi biliyor muydunuz? Tüm bunların farkında olup hala film izler gibi eskiyi düşünmekti en kötüsü.
Bir acı vardı yüreğinden seni sızlatan. Boğazına kadar dolup taşmana neden oluyordu. Yeter diyordun ama ondan kurtulmak hiç bu kadar kolay değildi.
Oysa çok kolaydı sevmek. Peki ya neden unutmak bu kadar zordu?
Son kez gözyaşlarımı sildim. Her şey yalandı. Verilen sözler, sahteden de olsa yaşadığımız o anlar...hepsi benim için artık bir hiçti.
Aynı onun da beni umursamadığı gibi.
Hataydı aşık olmak. Geri dönüşü olmayan,işleri çıkmaza sürükleyen en berbat duyguydu benim için.
Bugün son kez döküldü gözyaşlarım. Tüm aşkı bitirdim kendi içimde. Aşk yoktu,buna inanan aptallar vardı.
Ve bende artık o aptallardan olmayacaktım....
"Testler olumlu olarak çok iyi gösteriyor ancak vücudunun vereceği tepkilerden bihaberiz."
"Ne demek istiyorsun doktor?"
"Bay Myul...bu nasıl denir bilemiyorum. Bu çok üst düzey profosyonellik gereken bir ameliyat. Risk çok fazla. Ameliyat olurken sinir sistemine değme oranı %75. Ve bu felç olmasına kadar gidebilir."
"O zaman sizde daha dikkatli olacaksınız. Anlatabiliyor muyum?"
"Ben kendimi anlatamadım galiba. En iyi doktorlar bile hata yapabilir. Sinir dokusu öyle hassas ki her an bir şey olabilir."
"Bak doktor. Ben gemiyi limana getirip getirmediğine bakarım. Hangi dalgalarla uğraştığın beni ilgilendirmez. Ha paranı alırsın orası ayrı. Ama sonuç iyi olmazsa ayrı konuşuruz bunu da aklında bulundur."
"Pekala Bay Myul. Anladım ben anlayacağımı."
Giden doktorun arkasından babamla birlikte bakınca giydiğim hastane kıyafetini kendime doğru çektim.
"Yani bugün mü ameliyat oluyorum baba?"
"Bilemiyorum kızım. Doktor çok meşgul olduğunu söyledi. Gün içinde çok fazla ameliyat yapıyor. Tahmin edebiliyorsundur. Biraz dinlenmek sence onunda hakkı değil mi?"
"Bu umrumda değil. Artık ne oluyorsa olsun lütfen."
"Senin için en iyisini yapacağım kızım. İçin rahat olsun."
"Seni seviyorum baba."
"Bende seni seviyorum güzel kızım."
Birbirimize sarıldığımızda odada bizden başka kimse yoktu. Çünkü gerçekten beni seven o vardı.
Son kez gülümsedim babama bakarak. Bu engel gidecekti. Her şeyi atlatacaktım.
"Eğer ameliyattan iyi çıkarsam...benim için bir iyilik yapar mısın baba?"
"Ne demek istiyorsun sen?"
"Biliyorum baba. Araştırdım diyelim."
"Zaten sağlıklı çıkacaksında sadece merakımdan soruyorum. Benden istediğin o iyilik nedir?"
"Motor kullanmak istiyorum."
"Güzel fikir aslında. Deneyebiliriz."
"Öyle motorlardan değil baba. Yarışmak için."
"Bu nerden çıktı?"
"Hayalimdi. Gerçekleştirmek istiyorum."
"Sana söz veriyorum Ae Cha. Eğer iyi olursan daha güzelini bile önüne sererim."
Aslına bakarsanız bu biraz aniden gelişti. Motor hayalim felan değildi. Geçin buraları. Sadece biraz intikam almak istiyordum. Ortam, çevre ve Jungkook'a yaklaşabilme. Beni o kadar kolay bırakabileceğini sanıyorsa yanılıyordu.
Ben çabuk pes etmezdim. Ve bu hikaye burada bitmezdi.
Gidisat cok mu kotu aq
Klisw kitaplara benzemeye basladi NOLUYO ABEY
Bi haltlar yapcam diye de boka sarmaz insallah gram guvenmiyom kendime
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Obstacle✔
FanfictionHerkesin aksine onun etrafına örecek kalın duvarları yoktu,onun kelimeleri vardı yalnızca.