44

697 83 209
                                    

•bundan bir iki saat önce bir okuyucum çok güzel bir yorum yazdı ve onun bu mükemmel yorumuyla gaza gelip upuzun bir bölüm yazdım ^^

•öncelikle diğer bölüm çok az yorum ve beğeni vardı. Bu bölümü beğenmeyi ve yorum yazmayı unutmayın lütfen. Dediğim gibi bölüm çok uzun o yüzden umarım sıkılmazsınız

•bir hafta sonra sınava gireceğim ve sınav bittikten sonra bir sürü yeni kitaba başlayacağım ayrıca bu kitaba da her gün düzenli olarak bölüm gelecek.

•bu bölüm aramıza yeni bir prenses katılıyor. O kendini biliyor ama yine de hoş geldin demek istiyorum. Aramıza hoş geldin meleğim.

İYİ OKUMALAR MELEĞİM 💞

güçlü olmak zorunda bırakıldık
ama biliyor musun sevgilim
ben başka bir şey buldum
beni güçlü yapan yaşadıklarım değil
senin aşkın

güçlü olmak zorunda bırakıldık ama biliyor musun sevgilim ben başka bir şey buldum beni güçlü yapan yaşadıklarım değil senin aşkın

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.





-jaenin gözünden-

Sadece düşünüyorum. Bir çok şeyi... şimdi izlediğim gökyüzünü, hasta olduğunu öğrendiğim taeyi, evin içinde uyuyan küçük kang'ı...

Bazen hayattaki amacımın bu olduğuna emin oluyorum. Sadece düşünmek ve başına gelen şeylerle düşünceyle başa çıkmaya çalışmak...

Taenin hasta olduğu duyduğum ilk an kalpten gitme tehlikesiyle karşı karşıya kaldım. Varlığına muhtaç olduğum adamın benden gideceğini düşünmek beni öldürmüş gibi hissettim ama hastalığının ölümcül olmadığı öğrendiğimde ne tepki vereceğimi bilememiştim.

"Bana hasta olduğu söylesen, her şey şimdikinden daha farklı olurdu"

Tae nefesini dışarı verdi. Yanımdaki sıcaklığı bile güzeldi. Verdiği nefesin sıcaklığı geçmeden içime çekmek için mücadele ettim.

"Benden uzaklaşırsın sandım. Beni terkedersin diye düşündüm"

Kıkırdadım. O da ay ışığında bana döndü. Gözleri önce yüzümde sonra da vücudumda gezindi.

"Tanrı aşkına, ben seni ne koşullarda terketmedim. Hastasın diye mi terkedecektim?"

Tae benim gülümsememe bakarak gülümsedi. Yüzündeki ifade o kadar masumdu ki... Ay ışığında o kadar güzeldi ki yüzü. Dönmek ve öpmek istedim. Burnunun ucundaki bene dudaklarım değsin istedim.

Yeniden gökyüzüne döndüm. O da bir süre konuşmadan durdu ve bana baktı.

"Bana iyi gelen tek şey sensin. Diğer karakterimle ne yaptığımı hatırlamıyorum. Kimlere ne sözler söylediğimi, kimi öldürdüğümü..."

Sesi sona doğru kısıktı. Pişman gibiydi. Sanki onları yapan başkasıymış gibi utanç dolu bir sesi vardı.

"Ama seninleyken olan her şey, her an beynimde saklı. Her iki karakterim..."

𝙶ü𝚕 𝚅𝚎  𝙿𝚛𝚎𝚗𝚜  *𝐤𝐢𝐦 𝐭𝐚𝐞𝐡𝐲𝐮𝐧𝐠Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin