•yetişkin içerik bulunur[ şiddet ve korku öğeleri]
• Elleri kanla kaplı adamın aşkı ne kadar güvenilirdi pembe gülün yanında?
~Zalim kral ve Pembe gülün hikayesi
Başlangıç tarihi: 07/04/20
*kitap kapağı için @seffafgolge'ye çok teşekkür ederim
...
"Ellerimden akanın kan olduğunu sanıyordun Ama o kırmızı güllerin kalbiydi Sen beni öldürdün sanıyordun Ama O benim yüreğimdi,,
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
1 ay sonra
Parmaklarım kütüphanedemdeki kitaplarda gezindi. Eğer şu an merdivene oturmuyor olsaydım yere düşebilirdim. Ayaklarım titriyordu. Gözlerimden yaşlar indi özenle dikilmiş elbisemin üzerine. Elimdeki kitaba sardım ellerimi.
Baek Ah Polonya'dan gelirken bana bu gül ansiklopedisini getirmişti. Gülleri sevdiğimi biliyordu. Ve bunun için bana her zaman jestlerde bulunmuştu.
'Sevgili Leydim'e;
Sizin gözlerinize yakışacak bir şey bulamadım henüz dünyada leydim. Fakat belki en sevdiğiniz şeyler size yakışır umuduyla bunu size aldım.
Burada ki bir efsaneye göre bu kitabın yanında gönderdiğim elbiseyi eğer aşık bir kadın giyerse güller kırmızıya dönermiş.
Aşkımızdan kızaran tek şeyin bu güller olması dileğiyle leydim.
Yakında yanınızda olacağım ve sizin üstünüzde bu şahane kızıllığı görmek isterim.
Sizi öpüyorum leydim. Kalbimin daime sizde atması ümidiyle. '
Hala mektubu bu kitabın arasında duruyordu. Yutkundum.
Gözlerimin önünde öldürülmüştü Baek Ah. Ve her gece kabusum oluyordu.
Neden beni sevmedin? Neden o adamın yanına gittin? Neden ölmeme müsade ettin?
Her gece o ve babam beni derin uykumdan uyandırıp gerçek dünyaya çekiyorlardı. Olayın üstünden 1 ay geçmişti belki ama sanki her şey bir kaç saniye önce olmuş gibi hissediyordum.
Babamı özlemiştim. Her gün binlerce işi olmasına rağmen bana vakit ayırmasını, annemin yokluğunda beni sarmasını özlemiştim.
Yutkundum.
Zalim kral iki hafta gibi bir süreyle Presya topraklarına gitmek zorunda kalmış ve ben onun gidişinin ikinci gününde -yani bugün- acılarıma yeniden boğulmuştum.
Babamın acısını henüz tam anlamıyla yaşayamamıştım. Zalim Kralın hızlı duygu geçişleri, aşkımdan yaşatmaya çalıştıklarım derken yoğun duygu denizinde boğulup gitmiştim.
