Bölüm:4

5.8K 213 25
                                    

Yazarın anlatımıyla,

Genç kadının kalbi yerinden çıkmaya yemin etmiş gibi atarken, nefesi onu bırakması için yalvarırken o sadece karşındaki televizyondan, el ele duran sevdiği adama ve sevdiği adamın sevdiği kadına bakıyordu.

Gözyaşlarını bu kez durdurmadı,durdurmak istemedi. Hepsi bir bir akıp iki yılın kirini içinden çıkardı. Kalbi acıyordu,çok.

Yanında duran televizyonun kumandasını bir hamleyle eline alıp sinirle televizyona fırlattı. Yüksek bir ses çıktı ve ekran karardı. Hırsını alamadı.Orta sehpanın üzerinde bulunan süsü de bir hamleyle alıp kırılan televizyona fırlattı.Tekrar yüksek bir ses çıktı ama genç kadın yine hırsını alamadı.

Neyin kinini,öfkesini çıkarıyorsun Mitra.
Gerçekleri ona anlatmayan sensin,anlatamayan sensin' dedi iç sesi, genç kadının kulaklarına fısıldayarak.

Genç kadın iç sesiyle kendine geldi,kafasını ellerinin arasına alıp dirseklerini de dizine dayadı ve hıçkırarak ağlamaya başladı. Yıllardır içinde tuttuğu hıçkırıkları bir bir ağzından çıktı.

Genç kadın hıçkırarak ağlarken salonun girişinde onu izleyen korumasından bi haberdi. Emre,şaşkınlıkla bir kırılmış televizyona bir de koltukta oturmuş hıçkırarak ağlayan kadına bakakaldı. Onu ilk defa hıçkırarak ağladığını görmüştü,onu bu denli üzen şey ne çok merak etti.

Emre kendini toparlayıp, "Mitr-"

Sözünü bölen genç kadının sesi olmuştu, "ÇIK DIŞARI!" Emre irkildi. Böyle bir tepkiyi asla beklemiyordu. Ona rağmen gitmedi, salona inen iki basamağı inip Mitra'ya yaklaştı.

Mitra yaklaşan ayak sesleriyle derin bir nefes alıp bir hamleyle ayağı kalktı. Ona yaklaşmakta olan korumasına bakıp başını salladı, "NE VAR? ÇIK DEMEDİM Mİ!?" Dedi bağırarak.

Emre yerinde sıçradı, "Ama önemli birşey söy-"

Genç kadın hızla sözünü böldü, "Söyleme!Çık git şurdan!" Dedi kapıyı göstererek.

Emre daha fazla dayanamadı,söyleyeceği şey önemliydi ve Mitra hanımın bilmek isteyeceği bir şeydi. Hızla, "Boran bey..." dediği an
Mitra,Boran ismini duymasıyla Emre'yi cankulağıyla dinlemeye başladı. Emre devam etti, "...Size saldıranları bulmuş kendi deposuna aldırmış." Dedi.

Mitra, şaşkınlıkla bunu söyleyen Emre'ye baktı.
Genç kadın,Boran niye böyle yapıyor anlamıyordu? Madem sevgilisi var ne diye benimle ilgili olan şeylere karışıyordu? Madem sevgilisi vardı bana neden zarar gelmesinden korkuyordu diye düşündü.

Mitra karşısındaki Emre'ye bakmayı son verip arkasına döndü. Bakışlarını bahçeye çıkan cam kapıya çevirip, elleriyle gözyaşlarını bir hamleyle sildi. Omuzlarını dikleştirip derin bir nefes aldı ve tekrar Emre'ye döndü. "Arabayı hazırla."

***
Son olarak siyah deri ceketini de giyen genç kadın aynadan kendine göz gezdirdi. Yüksek bel siyah dar pantolon, boğazlı siyah dar kazak ve siyah deri ceket giymiş, saçlarını da yukardan sıkı sıkı kapatmıştı.

Genç kadın telefonunu arka cebine atıp odasından çıktı. Merdivenleri de hızlı hızlı inip evden de dışarı çıktı. Kapının önünde duran arabaya yöneldi ve onu bekleyen Emre'ye bakmadan arabanın arka kapısını açıp arabaya bindi.

Emre,kendisine bakmadan arabaya binen Mitra hanımla derin bir nefes aldı. Onun neden hıçkırarak ağladığını merak etse de boşverip sürücü koltuğuna geçti ve arabayı çalıştırdı.

****

Genç kadın arabanın önünde durduğu depoya göz gezdirdi. Üstünde yazılmış bir sürü yazı, çamur, toz olan duvarları ve kırık kapısıyla tam olarak iğrenç bir yerdi. Garip bir şekilde kapıda koruma falan da yoktu genç kadının da şaşırdığı kısım tam olarak buydu. Onun tanıdığı Boran böyle bir riski göze alamazdı.

Müptelâ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin