BÖLÜM 30/👨‍✈️🍓👩‍💼

27K 1.9K 366
                                    

Bölüm ithafı: Hayallerim_firardaa

Öncelikle baş sağlığı dileyen herkese teşekkür ederim. Allah hepinizden razı olsun 🤲

Ayrıca düğün sahnesinide kısa kestim. Normalde çok farklı hayallerim vardı ama dedem yeni vefat etmişken hikâyede olsa oynamalı bir düğün sahnesi yazmak istemedim. Bazı sahneleri Allahtan önceden yazmıştım yoksa bu kafayla onları bile yazmak istemezdim.

Yazım hatası varsa kusura bakmayın. ❤

Keyifli okumalar iki gözümün çilekleri. 🍓

Ben kimim?

Nereden gelir, nereye giderim?

Hangi yolun yolcusuyum?

Köküm nerede?

Hangi kervanın fazlalığıyım?

Yıllarca kendime sorduğum, sordukça cevap alamadığım sorular...

Derdim ki! İçimde bir ateş... Yanar durur, sönmez. Adım attıkça kıvılcım sıçrar, ateş büyür. Hiç sönmez benim yangınım... Hiç cevap alamaz sorularım... Hiç bilmem, hangi kara bahtın kaderiyim...

Sonra bir şair'in satırına denk düştü, alevlerle kavrulan yüreğim.

'Hangi yangın, sonsuzluğu görmüş ki?'

Benim yangınım da görmez dedim. Bende bulurum sorularıma cevap. Bende öğrenirim hangi yolun yolcusuyum.

Sonra yediremedim kendime. 16 yaşımda, bir aynanın karşısında vazgeçtim kendimi sorgulamaktan. Seni ölüme terk edenleri mi bulacaksın? Dedi yansımam. Haklıydı. Ölüme terk edilen minik bedenimin isyanına kulak astım. Beni istemeyenleri, bende istemedim.

Derken yıllar sonra genç bir kadın geçti karşıma. Seher... Kimsesizliğimi, terk edilişimi, istenmeyişimi acı bir tokat misali çarptı yüzüme. Acısına, acımla teselli aradı. İki cümlesi yetti, sicim gibi kanayan yaramı deşip büyütmeye. Onun bir dakika bile sürmeyen konuşmasının yankıları günlerce kurcaladı yaramın içini. Tam kendimi ikna ettim, bulacağım derken yine korktum! Terk edilmekten delicesine korktum. Korktum ve yine kaçtım gerçeklerden. Sonra apansız bir zamanda bulup getirdiler geçmişimi. Önce babamı tanıdım, sonra annemi, en sonunda kan bağım olan herkesi... Kabullendim diye düşünürken, aslında onları hiç kabullenmediğimi yeni yeni idrak ettim.

Birkaç ay sonra 26 yaşıma girecek olan ben!

Düştüm, kendim kalktım.

Ağladım, göz yaşlarımı kendim sildim.

Yaralandım, yaramı kendim sardım.

Yürüdüğüm yollarda hep yalnızdım. Adımlarımı kendi kararlarımla attım.

Şimdi bu etrafımda ki garip bakışların, imalı göz süzmelerin, acınası iç çekmelerin sebebi Güneş olmadım diye mi?

Ben Hümeyra'yım! Bu insanlar rahat içinde yataklarında uyurken, ertesi günün derdini düşünmezken... Onların yaşadığı huzurun bedelini ben ödedim. Bir de ne kadar kabullenmesem bile sol tarafımda titreyen elleriyle elimi tutan annem.

Ben Hümeyra'yım!

Hiçbir zaman, Güneş ATAHAN olmadım.

"Kusura bakma kızım, biz seni yıllarca Güneş diye anınca, ağız alışkanlığı işte" dedi isminin Vedat olduğunu öğrendiğim amcam. 40'lı yaşlarında bir adamdı. Babama benziyordu ama onun gibi heybetli değildi. Düşüncelerle yoğunlaşan bakışlarım dikkatini çekmiş olacak ki kendini açıklama gereği duymuştu.

İki Gözümün Çileği🍓 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin