Şehit Dilay Kerman ve Şehit Cem Kerman anısına... (04.09.2011)
---
Gözlerimi açtığım anda sırtımda hissettiğim ağrı dişlerimi sıkmama neden olurken dakikalardır çalan alarmı kapatarak yatakta doğruldum. Günlerdir dinlenmeden çalışıyordum ve dün gece yorgunluktan hareket dahi edemeden yattığım için her yerim tutulmuştu. Yataktan kalktıktan sonra lavaboya girip yüzümü yıkadım ve hızlıca odama dönüp üzerimi giyindim. Bugün eylül ayının ilk günüydü ve henüz sonbahar olmadığı halde havalar yavaş yavaş serinlemeye başlamıştı. Hafif hafif yağan yağmurdan dolayı içime beyaz, boyunlu kazak giyerken üzerime de kumaş ceketimi giydim. Saçlarımı ise ensemde nizami bir topuz yaptıktan sonra yüzüme de hafif bir makyaj yaptım. O sırada dolabın kenarında duran bavulu görerek heyecanla gülümseyip önüme döndüğümdeyse çantamı koluma astıktan sonra bavulumu kapıya getirdim. Dün gece eve gelir gelmez bavulumu hazırlamış, çok bir eşyam olmadığı için fazla yorulmamıştım ve bugün mesai dönüşü eve son kez uğrayıp bavulumla birlikte yeni evime gidecektim. Daha doğrusu eski evime.
Kapıda duran topuklularımı ayağıma geçirdikten sonra tam evden çıkacaktım ki bir şey unuttuğumu hatırlayarak hızlıca odama girdim. Ardından çekmecenin üzerine bıraktığım silahımı çantama koydum ve hızlıca evden çıktım; yanımda taşımaya bir türlü alışamamıştım. Bindiğim taksiyle emniyet merkezinin önüne gelirken parayı ödeyip arabadan indim ve o sırada birkaç metre ötemdeki arabadan inen yakışıklı adamı gördüğümde göz ucuyla ona baktım. Arabanın kapısını kapattıktan sonra bana dönmesiyle birlikte göz göze gelirken ikimiz de aynı anda gözlerimizi kaçırdığımızda tesadüfen yan yana yürümeye başladık ve merkezin kapısından içeri birlikte girdik. Ardından üzerimizi arayan cihazın içinden geçmek için tek sıra haline gelmemiz gerektiğinde ondan hızlı davranarak önüne geçtim ve kartımı göstererek içeri girdim. Benden sonra da arkamdaki adam girerken asansöre doğru ilerledim ve o an adam koluyla koluma hafifçe çarpıp öne geçti.
"Pardon." deyip bıyık altı gülerek asansöre bindiğinde peşinden ben de bindim ve yüzümdeki aptal gülüşü bastırmaya çalıştım. Asansörde bizim dışımızda birkaç kişi daha olduğu için hemen girişte yan yana durduğumuzda kolumdaki saate bakar gibi yaptım ve dirseğimle yanımdaki adamın koluna vurdum.
"Çok pardon." dedim ve güldüğümü görmemesi için başımı diğer tarafa çevirdim. Ancak asansörün duvarlarındaki aynaları yeni fark ettiğimde aynadan beni izlediğini ve onun da güldüğünü görünce telaşla önüme döndüm.
"Rüyamda seni gördüm." diye fısıldadığında çaktırmadan onu dinledim fakat yüzüne bakmadım. "Daha doğrusu kötü bir kabustu. Uyanır uyanmaz iyi olup olmadığını sormak için arayacaktım ama tanımadığın adamların telefonlarını açmazsın diye aramadım. " deyip sustuğunda göz ucuyla ona döndüm ve haylaz gülümsemesiyle beni izlediğini fark ettim. "Bu arada beyaz yakışmış." dediğinde sessizce güldüm ve çantamı diğer koluma alıp sağ elimi ona uzattım.
"O halde tanışalım." derken asansörün kapısı açıldığında bizim dışımızda herkes inmişti. Aslında bizim de inmemiz gerekiyordu ama biz birbirimize bakmakla meşguldük. Kapı yeniden kapanırken biz basmadığımız halde asansör hareket etti ve adam uzattığım elime bakıp gülümsedikten sonra yavaşça tuttu. Fakat el sıkışmak yerine olduğu yerde hafifçe eğilip elimin arkasını öptüğünde şaşkınlıkla ona baktım.
"Mahir Keskin. Terörle Mücadele Şubesinin Amiriyim." diyerek etkileyici bir sesle mırıldandıktan sonra elimi bıraktığında yaptığı hareketten etkilenerek bir süre ona baktım ve gözlerimi gözlerinden ayıramadan, dalgınlıkla cevap verdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAVCI (Avukat Kitabı Serisi)
RomanceCanını vatan uğruna feda eden, kalleş saldırılar sonucu hayatını kaybeden bütün aziz şehitlerimize saygı, sevgi ve sonsuz minnetle... 🇹🇷 - - - Bir zamanlar ormanın derinliklerinde yapayalnız yaşayan bir asker varmış. Günlerden bir gün bütün ömrü s...