LİSE SAKİNLERİ SERİSİ

İkinci Kitap-3 . Bölüm

Selamun Aleyküm.

Medyada ki şarkıyı açmayı unutmayın.

O şarkıyı dinleyerek

Şarkı, okurken kapanırsa önce bölümü okuyun daha sonra şarkıyı açıp dinleyebilirsiniz. Ama mutlaka dinleyin.

İyi okumalar.

Yorum yapmayı da unutmayın, çünkü bu bölümde ne yazacağınızı merak ediyorum.

^^^^^^^^

Okul bitmişti ve şimdi eve gelmiştim. Birazdan Sefa ile buluşacaktım. Ondan hoşlandığımı hissediyordum. Hatta ona karşı beslediğim bayağı bir duygu vardı içimde. O bana iyi geliyordu. Daha yakın, daha içten. Ona bakınca sanki daha önce fark etmem gereken kişiyi görüyordum. Onunla birlikteyken iyi hissediyorum. Arkadaş değil, dost da değil. O sanki... Sanki hep yanımda olmasını istediğim, hep beni güldürmesini istediğim kişiydi. 

Siyah kot pantolonumu ve siyah uzun sweetimi giyindim. Daha sonra diz kapaklarımın biraz üzerinde olan siyah şişme montumu da giyinip dış kapıyı açtım. Botlarımı ayağıma geçirip apartmandan çıktım. Hava kapalıydı ve her an yağmur yağabilirdi.

Bana doğru gelen Sefa'yı fark ettiğimde gülümsedim. "Ne yapacağız?" diye sordu pat diye.

"Bilmem." dedim. "Yürürüz."

"Allah aşkına Elazığ'da nereyi yürüyeceğiz?" dediğinde güldüm ve koluna girerek yürümeye başladım.

"Ahmet Aytar meydanına gideriz. Sonra böyle dümdüz yürüyüp Öğretmen evine doğru ilerleriz. Sonra çarşıyı gezeriz. Sonra-"

"Ne sonra? Yok sonra. Sonrası veledallin amin. Yürüyemem o kadar." dediğinde Sefa gülmeden edemedim.

"Aynen haklısın." dedim.

"Yağmur yağacak gibi." dedi Sefa.

"E ne olmuş yani?" dedim.

"Çok klişe olacak. Biz yağmursuz bir gün görüşelim." diyerek başka sokağa girecekken kolundan tutup çekiştirdim.

"Ya Sefa saçmalama. Kış ayındayız ve yağmur yağması normal. Sanki dans edeceğiz ha." dedim.

"Ay kalsın cınım. Ben dans etmem." dedi Sefa.

"Bizde çifte telli oynarız." dedim.

"Sen benim kafadansın Şirinem." dedi Sefa. "Herkes sana Şirinem diyor. Bende başka bir şey bulayım."

"Ne diyeceksin?" dedim merakla.

"Leydim."

Bana söylediği şey ile dönüp Sefa'nın yüzüne bakmaya başladım. "Hoşuma gitti." dedim ve kafamı önüme çevirdim.

"Sende benim." dediğinde sesli bir nefes aldım. "E anlat bakayım leydim?"

"Ne anlatmamı istersin yakışıklı bey?" diye sordum.

"Hazar konusu kapandı değil mi?" diye sordu.

"Tam açılmamıştı bile." diyerek cevapladım.

"Oh be."

"Ama bu sefer başkasını seviyorum sanırım." dedim.

"Of be."

"E ne yapalım? Gönül bu ota da konuyor, sana da." dediğimde Sefa kolumu bırakıp yolun ortasında durmuşken ben ise yoluma devam ettim.

"Sen bana b*k mu dedin kız?" diyerek koşarak yanıma geldi Sefa.

"Bana daha çok aşk ilanı gibi geldi." dedi yanımızdan geçen bir çocuk.