LİSE SAKİNLERİ SERİSİ

İkinci Kitap-19. Bölüm

Selamunaleyküm ❤️

Hadi okuyun.

^^^^^^^^

Gözlerimi açmış onları izlerken Hazar ayağa kalkıp Sefa'yı omzundan tutarak geri çekti. "Ee ne oldu şimdi?" diye sordu adam.

"Sen nasıl öğretmen olmayı planlıyorsun?" diye sordu Ece. "Öğrencilerine yanaşıyorsun!"

"Onunla aramda dört, beş yaş vardır canım. Abartma." dedi adam.

"Canım derken?" dedi Emrah. "Seni şikayet etmeden sınıftan gitsen iyi olur."

"Tehdit mi?" diye sordu adam.

"Bilmem. Nasıl anladıysan?" dedi Emrah.

"Peki." dedi adam ve kapıya doğru yöneldi. Çıkmadan önce bana bakıp göz kırptı. Sefa ona doğru hızla giderken Hazar onu tuttu. Adam sınıftan çıktı.

"Niye tutuyorsun lan?!" diye bağırdı Sefa.

"Ona vurup ceza almanı istemiyorum." dedi Hazar ve yerine oturdu.

Sefa bir süre bana baktıktan sonra sırasına oturdu ve kafasını sıraya koydu. O anda zil çaldı. Oflayarak önüme döndüm ve elimi yanağımın altına koydum.

"Üzülme kız." dedi Umut arkasını dönerek. "Sadece sinirli."

Gülümsedim. "Konuşurum onunla." diye mırıldandım.

"Umut benimle kantine gelsene!" diye bağırdı kapının önünden Kadir. Umut, işaret parmağını yanağından kaydırıp dilini çıkardı. Kadir ona gözlerini devirip sınıftan çıktı. Umut önüne dönüp sırasında ki kağıtları çantasına tıktı. Kafamı çevirip Sefa'ya baktığımda hâlâ aynı şekildeydi.

Umut elinde ki lastiğe silgisini koydu ve Sefa'ya doğru tutup fırlattı. Hemen arkamı dönüp Sefa'ya baktım. Silgi kafasına değince kafasını kaldırıp bize doğru bakmaya başladı.

"Döverim seni!" dedi sinirle Sefa.

"Sende hemen şey ediyorsun ha!" dedi Umut.

Sefa ayağa kalkınca Umut hemen sınıftan koşarak çıktı. Sefa bana bakıp tekrar eski halini aldı. Oflayıp kafamı sıraya vurdum . Daha sonra "Ah!" diye bağırarak elimle kafamı tuttum.

------

Okul çıkışı kapının önünde Emir'i bekliyordum. Son derse kadar Sefa benimle konuşmamıştı. Ben bir şey yapmamıştım ki. Sefa önümden geçip yürümeye başladı. Kafamı çevirip gidişini izledim. Peşinden gitse miydim acaba? Emir'in çıkmasıyla yürümeye başladık. Sefa motorunun önünde durmuş bana bakıyordu. Rüzgar saçlarını dağıtırken gözleri kısık bir şekilde bana bakıyordu.

Ona doğru yaklaştım ve önünde durdum. "Benimle niye konuşmuyorsun?" diye sordum.

"O adamla tanışıyor musun?" diye sordu. "İsmini nereden biliyor?"

"Öğretmenler odasından çıkarken yanlışlıkla ona çarptım. Özür diledim ondan. Daha sonra ismimi sorunca söyledim." dedim.

"Her ismimi sorana, cevap mı veriyorsun?" diye sordu Sefa.

Sessiz kalıp başımı eğdim. Zaten söylerken de tedirgindim. Sefa haklıydı. Sessiz durmaya devam ederken, Sefa motoruna bindi ve yanımdan geçerek gitti.

"Ayrıldınız mı?" diye sordu Emir.

"Saçmalama." dedim ve omzuna vurduktan sonra yürümeye başladım.