Üçüncü Kitap - 14. Bölüm

4.9K 535 230
                                    

Selam millet!

Nabersiniz?


Oylamayı unutmayın.

••••••

Yazar Anlatımıyla...

Derse giren hoca şaşkınlıkla sınıfa bakarken, elindeki kitapları masaya koyup ellerini beline koydu. "Neredeler?" diye sordu sabırla.

"İnanın biz de bilmiyoruz." dedi Sıla.

"İnanayım mı?"

"İnanın hocam." dedi Şeyma. "Şahsen ben olsam, inanırdım."

"Burada, benim yerimde, olsan aynı şeyi düşünür müydün acaba?"

"Ben her zaman, her yerde aynı şeyi düşünürüm." dedi Şeyma, elini göğsüne vurarak. Hepisi ona sessizce kıkırdadı.

"Harbiden ya," dedi Duygu. "Nerede bunlar?"

"Arıyorum ama açmıyorlar." dedi Semra. "Ne işler çeviriyorlar kim bilir?"

"Allah bilir." diyerek konuştu Şirin.

Sefa, adamlara sinirle yürürken, adamlar onu ciddiye almayıp gülmeye devam ediyorlardı. "Abi ben bir çocuğa vuramam." diyerek dalga geçti bir adam.

"Oo, Sefa!" diye bağırdı Hazar. "Seni hafife alıyorlar! Saldır oğlum!"

"Kim beni hafife alıyor?" dedi anlamamış gibi yapan, Sefa. Adama yaklaşıp bileğini çevirince, adam acıyla bağırmaya başladı. "Bu mu?"

"Ta kendisi!" derken Salih, hepsi onlara doğru yaklaşıyordu.

Sefa'nın hamlesine karşı diğer adamlar kavgaya karışmak için onlara yaklaşınca, Sefa, bileğini çevirdiği adamı onlara doğru itti. Bir adam ona yumruk atmak için hamle yaparken Sefa, geriye doğru eğilip buna izin vermedi. O esnada yan taraftanda ona yaklaşan adamı görünce önünde ki adamın bileğini tutup doğruldu ve çevirip arkasına tekme atarak, diğer adamın üzerine itti. İkisi de yere düşerken, Sefa alayla sırıtıp diğer adamlara yöneldi.

Emrah ve Mert, altı adam ile baş etmeye çalışıyorlardı. Mert, bir adama çelme takıp düşürürken, Emrah, yere düşen adamın üzerinden atlayıp Mert'e vurmaya hazırlanan adamın eline tekme attı. Emrah, dengesini kayedip düşünce, bunu fırsat bilen adam, Emrah'a tekme atacakken, Emrah yuvarlanarak, yan tarafına düşen adamın ayak bileğinden tutup hızla çekiştirdi. Böyle adam kendi arkadaşına sert bir tekme atmış oldu.

"Sefa!" diye bağırdı Kadir, önündeki adamın boynunu tutup duvara yaslarken. "Şarkı açsana, gardaş!"

Sefa, gülerek, her zaman montunun cebinde taşıdığı, ses bombasını çıkardı ve Velet'ten Çatla'yı açıp hızla bir köşeye koydu.

"Eyvallah." dedi Kadir, yere düşmüşken ve ona yumruk atan adamı, ayağından kaldırarak ters çevirirken.

"Lan küfür var bu şarkıda!" dedi kulaklarını kapatan Ozan.

"Yapacak bir şey yok, devam et." dedi Sefa.

Melih, üç adam tarafından sıkıştırılmışken ilk hamle adamların birinden geldi. Melih, kafasını eğip hızla adamın yumruğunu tutunca, diğer adam onun dizine tekme atmaya yeltenince, Melih daha önce davranıp adamın ayağını, ayağıyla ters çevirip, yumruğunu tuttuğu adamında karnına diz geçirince, diğer adam da ona yaklaşmaya başladı. Melih, yerinden zıplayarak ayaklarını yerden kesti ve adamın suratına tekme attı. "Sefa!" diye bağırdı Melih. "Hareketlerinden çalıyorum, helal et!"

LİSE SAKİNLERİ SERİSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin