Kitap hakkındaki beğendiğiniz, beğenmediğiniz, şurası şöyle olsaydı ya da burası çok güzel olmuş dediğiniz, keşke hikayede şu da olsaydı dediğiniz her şeyi yorumda belirtin lütfen. En azından benimde aklımda bir fikir olarak kalmış olur. Keyifli okumalar <33
"... Bunun için uzman olmak gerekir. Geçmesini beklemekten başka yapabileceğimiz bir şey yok. Hepsini çıkar, midede kalmasından iyidir. Ron kime büyü yapmaya çalışıyor demiştiniz?"
"Draco'ya"
"ona şey dedi, ımm şey?"
"Ona bulanık dedi" diye ben tamamladım cümlesini.
Hagrid gözlerini belerterek "ow" dedi. "Ne kadar kaba."
"Bende aynısını söyledim Hagrid."
Harry kolumu hafifçe dürterek kulağıma fisıldadı "Bulanık ne demek Melanie?" Bense onun aksine fısıldamayarak konuştum.
"Kirli kan demek Harry. Anne babası büyü yapamayan demek. Safkanlar aileden gelen kişiler kendilerini muggle doğumlulardan üstün gördüğünden onları bu tabirle aşağılıyorlar."
Hermione beni onaylar şekilde kafa sallarken "Sanki sen de o Safkanlardan değilmişsin gibi davranma." Diye mırıldandı sessizce.
Yinede bunu hepimiz duymuştuk. "Şey... Ben gitsem iyi olur." Dedim ve çok hızlı hareketlerle orayı terkettim. Ama yaptığım büyü sayesinde konuştuklarını dinlemeye başladım.
Yazardan
Ron ve Harry'nin aklına kızın kelid aynasının önündeyken söylediği şeyler gelmişti.
"-ailemle tanıştığımı görüyorum" dedi. Hafifçe gözleri doldu. "Zihnimdeki aileye sahip olduğumu görüyorum" diye devam etti. Ağzından küçük bir hıçkırık çıktı.
Ron sürekli kustuğu için bir şey söyleyemese de ters ters bakmıştı. Harry ise "Hermione ona neden bu kadar saldırgan davranıyorsun?" Diye sormuştu sitemle.
"Hey ben bir şey yapmadım. Görmüyor musunuz? Oda tıpkı diğer safkanlar gibi. Kibirli, yalancı ve şımarık. 'Herkesi seviyorum' yalanına inandığınıza inanamıyorum. Sırf bir bulanık olduğum için bana bu kadar kötü davrandığının farkında değil misiniz?"
"O sana hiçbir zaman kötü davranmadı Hermione. O kimseye kötü davranmadı."
"Hayır hayır hayır. Draco bana o kelimeyi söylediğinde hiç bir şey yapmadı. Görmediniz mi? Sadece durdu!"
"Ne yapmasını bekliyordun ki? Karşısındaki Draco Malfoy. Ron'un halini görmüyor musun? Ayrıca giderken söylediği şeyleri duymadın mı?"
"Melanie Melanie Melanie. Her zaman herkesin dilinde o var. "Melanie harika!" "Melanie çok çalışkan!" "Melanie herkesle anlaşır!" "Melanie çok uyumlu!" "Melanie çok güzel!" "Melanie çok zeki!" Bunları duymaktan bıktım. Hiç biriniz onun gerçek yüzünü görmüyorsunuz.
Sizce nasıl tüm binalarla bu kadar iyi anlaşıyor slytherinle bile? Ya da sürekli ortadan kaybolduğu zamanlarda ne yapıyor? Nasıl bu kadar çabuk öğretmenlerin gözdesi oluverdi? Peki neden o siyah kediyle sanki bir deliymiş gibi konuşup duruyor ha?"
"Hermonie sen iyi olduğuna emin misin, kendi söylediklerinin farkında mısın?"
"Sizde onu savunuyorsunuz. Neden herkes onu el üstünde tutuyor ha? Ailesi yüzünden mi? Onun ailesi kim acaba. Belkide bir bulanığın bilemeyeceği ünlü safkan bir ailedir(!)"
Harry her ne kadar bu söylediği şeylerden sonra onu bağıra bağıra azarlamak istesede, "o ailesiyle değil başarısıyla böyle" demek istese de sustu. Bunu Melanie ile çözmeleri gereken bir sorun olduğunu düşünmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Black Diamond
Fanfiction*Harry Potter Kurgusudur.* "Zihnine giremiyorum. 11 yaşında bir çocuğa göre çok güçlüsün. Seni müritlerimden biri olarak görmeyi çok isterdim" dedi tıslayan bir edayla. Zihnimi okuyamamasına şaşırmıştım ama belli etmedim. "Hmm... Bilemiyorum, bana...