Yemek başlangıçına rağmen gayet sorunsuz geçti. Başlangıçta Madison biraz kızarmış sonra ben onun beş yüz yıllık yerine kurulunca masadan kalkıp gitmişti.
Beni en çok şaşırtan olay o gittikten sonra peşinden Ducan'ın da gitmesi olmuştu. Emilian'a baktığımda bu olaya benim kadar onun da şaşırdığını gördüm. Ama hemen duygularını gizlediği için daha fazlasını anlayamadım. Cidden bunu nasıl yapıyorlardı. Nasıl bu kadar duygusuz olabiliyorlardı. Ben o kadar iyi saklayamazdım duygularımı.. Hatta ben hiç saklayamam duygularımı..
Ama Emilian Madisonla beraber Ducan'ın da gitmesine bozulmuştu. En azından duygularını gizlemeden önce bunu anlayabilmiştim.
Bense bundan sonrasını izlemek istemediğim için önümdeki yemekleri didiklemeye başladım. Emilian her zaman ki dengesizlikleri kocaman bir yemek düzenlemiş 113 bin doubleprotect'in büyük ihtimalle çoğunu bu alana toplamıştı. Alan kocamandı. Bazı yerlerinde hokkabazlar kart numaraları yaparken bazı yerlerde ateş atıyorlardı. Üstümüzde kızın biri ipte yürüyordu. Adamın biri yılanı almış ağzındaki yemekle besliyordu ki bu benim beslenmem açısından olumsuz bir etki yaratmıştı.
Emilian her zaman böyle gösteriş yapmaktan hiç bıkmamış mıydı? Benim en nefret ettiğim şey gösteriş idi. Yemeği didiklemeye son verdikten sonra Emilian'a döndüm.
-Emilian. Bu gece çok yorgunum acaba gidip yatsam sorun olur mu ?
Neden böyle rica ettiğimi bilmiyordum. Hey ben gidip uyucam bok suratlı demeyi bende isterdim ama otoritemiz buna müsaade etmiyordu. Burada yaşıyorsam buranın kurallarına uymalıydım. Her ne kadar çabuk alışmam herkesi şaşırtsa da oyunu kurallarına göre oynamalıydım. Emilian mavi gözlerini kısarak bana baktı.
Normalde bir kızı bu bakışıyla hemen kendine aşık edebilirdi. O derece yakışıklı biriydi. Ama nedense benim sadece midemi bulandıyordu.-Tabikide tatlım iyice dinlenmene bak. Yarın çalışmalara başlayacağız. Sen bana lazımsın.
Deyip göz kırptı. Zaten boş olan midemi inanılmaz derecede bulandıran bu hareketin üzerine ona yapmacık bir gülümseme gönderip ayağa kalktım. Tam yürüyecektim ki Emilian beni durdurdu.
-Rose. Chong seni bıraksın.
Ona gözlerimi kısıp baktım. Buraya da biri tarafından getirilmiştim. Sürekli böyle bakıcıyla gezmeye niyetim yoktu.
-Kaçmaya niyetim yok Emilian. Öyle bir niyetim olsaydı şu an çoktan evimde olurdum.
Bana bakıp güya masum bir gülücük attı.
-Yinede Chong seni bıraksın.
Hayatı boyunca birine güvenmiş miydi bu psikopat ? Hiç sanmıyordum. Gözlerimi devirip yürümeye başladığım da Chong da peşim sıra gelmeye başladı.
-Bu gece çok iyi iş çıkardın. Ben senden bu kadarını beklemezdim.
Chong'a şaşkın bir şekilde baktım. Sonra ağzıma iddialı bir gülümseme koydum.
-Çocuk. Ben 2000 yıldır koruyucuyum. Kiminle konuştuğuna dikkat et istersen.
Şakadan tehditim Chong'un bir kahkaha ile gülmesine sebeb olurken bir kaç doubleprotect'in bize kaçamak bakışlar attığını gördüm. Chong da görmüş olmalı ki hemen ciddiyetle bana döndü.
-Gitsek iyi olur.
Kafamı sallayıp onu takip ettim. Chong hızla ve ciddiyetle ilerlerken ilerde bir yerde bank gördüm.
-Chong biraz otursak mı?
Amacım kesinlikle onu sorguya çekmekti. Ama unuttuğum bir şey vardı. Chong'un akıl okuduğu..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AHİT
FantasyPekala bu kadarını beklemiyordum. Evet biraz bekliyordum ama hayır bu kadarını değil ; -Sanırım yanlış yaptık Jordan. Beni algılayan kardeşim kafa salladı; -Hep beraber gelmemeliydik ama artık çok geç .Devam edin !! -Onlara kardeş olduğumuzu söyley...