Onun burada ne işi vardı ha ? Korkudan bütün kemiklerimin titrediğini hissettim.
-Merhaba tatlım deyip bana yaklaştı. Victor olduğu yerden kalkıp kendini Emilian ile benim arama koydu. Emilian ise bir deli misali kahkaha attı. Bunun üzerine bütün lokanta bize baktı. Bize baktıklarını fark edince :
-Neden dışarda konuşmuyoruz ?
-Konuşucak hiç bir şey yok Emilian, neden defolup gitmiyorsun ? Olabildiğince cesur görünmeye çalışarak söyledim.
-Kendine yeni bir koruma mı buldun tatlım? E hani prensesiniz nerde ? Öldürmelik prenses yoksa sizi öldürmek zorundayım. Tüh yine ölümün benim elimden olucak Rose. Dedi Emilian. Bu adam beni çıldırtıyordu.
Bizim ölümsüz olmamızın bir sınırı vardı. Geçen gece Annabell ne yaptığını bilmesekde doğarken Alice'e karşı gücünü kullanmış ve onu nerdeyse öldürmüştü. Emilian bize müdahale ederse bizde ölürdük. Çünkü hiç birimiz onun kadar güçlü değildik. Ya da öyle sanıyorduk.
-Bizden uzak durun Emilian bu size ilk ve son uyarım. Tek bir defa daha bize bulaşırsanız sizi bunu yaptığınıza pişman ederim. En tehditkar ses tonumu kullanmıştım. Ama işe yaramamıştı bende Emilian söze başlamadan onun hakkında yeni öğrendiğim kozu kullandım :
-Yoksa illa seni Betsy'e mi şikayet etmeli ha ? Dedim eğer onu Betsy büyüttüyse birazda olsa korkmalıydı ki tahminimde yanılmamıştım. Emilian'ın gözlerinden çok küçük bir korku ve şüphe gelip geçti.
-Sen Betsy'i..
-Nerden mi biliyorum ? O artık bizim bakıcımız ve seni bekliyor Emilian. Emmett'te yaptıklarını ödetmek için.
Bu sefer başarmıştım. Emilian'ı korkutmuştum. Ve şu an kendimi çok güçlü hissediyordum. Emilian Betsyden korkmakta haklıydı. O şu an en güçlümüzdü.
Bunları dedikten sonra Victor'ın elini tutup gitmek için hazırlandım. Ve çıkarken Emilian'a omuz atıp geçtim.
Hayatımda hiç bu kadar mutlu olmamıştım.
-Peki... Bu gerçekten çok iyiydi. Dedi Victor bana gülerek. O an fark ettim ki hala birbirimizin elini bırakmamıştık ve garson kızda bize bakıyordu. Anlaşılması biraz garip biliyorum ama daha demin Emilian'a karşı kazandığım zaferden daha mutlu etmişti o kızın bozulması. Ve eve gidene kadar el ele tutuştuk...
°°°
Eve gittiğimiz de olan biteni ev halkına anlatmıştık. Betsy'e de onu bir koz olarak kullandığımı söyledim ve ardından en masum ses tohumla eklemiştim:
-Çok üzgünüm Bets.. Bunun üzerine dayanamayıp sorun olmadığını aslında dediklerimin gerçek olduğunu söyledi.
-Şimdi ne yapmayı planlıyoruz diye sordu Jared.
-Bilmiyoruz ama korumamız gereken iki şey var dedi James bense bebeğe dönüp ekledim
-Üç James.
Artık hem Ahiti hem Alexisi hem de bebeği korumalıydık. Gerçi bu gidişle bebek bi kaç güne on sekiz yaşına gelirdi. İnanılmaz derecede hızlı büyüyordu. Şimdi de konuşmaya başlamış beş yaşındaki çocuğun seviyesine erişmişti. İç güdülerim bu çocukta önemli bir şey olduğunu söylüyordu ki iç güdülerim benim özel gücüm gibi bir şeydi.
Eteğimin köşesinden çekiştirip üzerime tırmanmaya çalıştı. Alıp kucağıma oturtdum.
-Söyle bakalım küçük tarzan dedim dümdüz saçlarıyla oynarken. Gerçi saçları bir ara kıvırcık olmuştu ama hemen düz turuncu rengine geri dönmüştü. İnanılmaz güzellikte mavi gözleri vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AHİT
FantasiPekala bu kadarını beklemiyordum. Evet biraz bekliyordum ama hayır bu kadarını değil ; -Sanırım yanlış yaptık Jordan. Beni algılayan kardeşim kafa salladı; -Hep beraber gelmemeliydik ama artık çok geç .Devam edin !! -Onlara kardeş olduğumuzu söyley...