AHİT

Çifte kumrular

Odama girip uzunca bir duş aldım. Sonra hemen giyinip koşa koşa yemeğe indim. Gerçekten karnım çok açtı. Şu an bir astro sürüsü gelse dikkatimi dağıtamazdı. Ya da ben öyle sanmıştım.

Odaya girdiğim de James ve Alexis oynaşıyordu. Ciddi manada. Öylece kalakaldım. Kapıdan ne içeri girebiliyordum ne de çıkabiliyordum. Zaten onlarında beni gördüğü yoktu.

Yapabildiğim tek şey kapının arkasına saklanmak oldu. Öylece duvara yaslanmış karşıya bakıyordum. İşte o zaman fark ettim. Victor da duvara yaslanmış beni izliyordu.

-Ne zaman oldu bu?? dedim sadece bu çıkabilmişti.

-Son beş gündür.

Mideme bir sancı saplandı. Aynı şeylerin James'e de olmasına izin veremezdim. Vermeyecektim de...

Buna bir şekilde engel olmalıydım.

-Ne olacak Jane. Neden bu kadar karamsarsın? Sesi inanılmaz yorgun geliyordu. Neden sürekli yorgundu ki?

-Yapma Victor. Ciddiyim herkesin aklını öylece okuyamassın.

-Bana ne olduğunu anlatırsan buna bir son veririm dedi.

Neyi kastettiğini anlamıştım. Ama bunu yapamazdım. Gözlerinin içine bakıyordum.

-Heyyyy ! Ben çok açım. Burada oda hapsinden kurtulmuş bir canavar varrr... yemekkkk, diye bağırmaya başladım. Bu yaptığımın içerdeki salak aşıkları ayırmasını planlıyordum. Ben bunları yaparken Victor da gözlerini ayırmamıştı. Tekrar ona baktım ve içeri daldım.

-Betsyyyy.... yemekk... lütfen!!! diye bağırmaya başladım.

Yaptığım işe yaramıştı. Salak aşıklar hala yan yanaydılar ama en azından oynaşmıyordular. Sehbadaki bibloyu kaptığım gibi James'e attım.

-Selam koca kafa dedim. Bibloyu kaptı tabikide. Ne bekliyordunuz. Kafasına gelip kafasının yarılmasını mı? Şahsen olsa bundan büyük memnuniyet duyardım.

James anında önüme dikilmişti. Yavaşça bibloyu sehpaya koydu. Betsy bir şeylerin kırılmasına kızardı. Sonra beni yere serdi. Ayaklarıyla üstüme bastırdı, kollarımı tuttu.

-Birinci raund: James 1-Jane 0 dedi sırıtarak.

Ayaklarımı onun altından kurtarıp bir tekme attım. Sonra üstüne çıkıp boğazını sıkmaya başladım.

-İkinci raund :Jane 3 -James 1 dedim bende sırıtarak. Her akşam yemek öncesi boğuşmalarımızdan biriydi. Boğuşmaya devam ettik. Bir süre sonra Jared da geldi. Üçümüz deli gibi boğuşuyorduk. Gerçekten çok zevkliydi. En sonunda ayaklarımla James in boğazını sıkıp Jared'ında üstüne uzanmış ellerimle tutarken Jordan'ın sesi geldi.

-Ve Jane kazandı.... Herkes kahkaha atıp gülmeye başladı. Toplandıklarını fark etmemiştim.

-Siz ikiniz! Dedi elleriyle James ve Jared'ı göstererek. Erkekliğinizden utanmalısınız. Bir kız ikinizide yere serdi. Diye dalga geçti Johann ben ayağa kalkarken.

-Ama ben sadece onu zorlamak istemedim dedi James Alexis e rezil olmak hoşuna gitmemişti. Alice'in

-Öyle mi ? O zaman neden Jane seni boğazlarken köpek gibi ciyaklıyordun. Demesi üzerine koca bir kahkaha patlattım. James de dönüp bana yastık fırlattı.

-Yastık... gerçekten öldürücü bir silâh. Seni tebrik ediyorum James dedim. Millet deli gibi kahkaha attı. Bunun üzerine James de yumuşadı.

-Sizi gidi yaramazlar. Derhal sofraya oturun. Burayı nasıl toplayacağım şimdi ben haa ??? Dediğinde ortalığın halini yeni görmüştüm. Fırtına geçmiş gibiydi. Betsye dönüp;

-Tabi ki de sen toplamıcaksın Tombişimm. Bunu senin yerine kaybedenler yapacak. deyip pis pis sırıttım.

İkiside büyük bir sesle homurdandı.

-Hadi ama...

-Mızmızlanma Jared kaybettin toplucaksın.

-Ama Johann dedi ve Betsy den saplağı yedi.

-Jared Jamalica Michaelson!! İtiraz etmeye son verin.

-Jamalicaaaa diye bağırdık Jamesle aynı anda Jared de bulduğu iki elmayı bize fırlattı. Elmayı tutup yemeye başladım.Kesinlikle ikinci adından nefret ederdi.

Bi yemek boyu böyle kahkahalarla geçerken sonradan Alexis ve Victorı fark ettim. Onların olduğunu unutmuştum. Alexis'e baktığım da Jamesle yakınlaşmış yemek yiyordu. Victora döndüğüm de ise küçük bir gülümsemeyle beni izliyordu.

-Bi sorun mu var Victor??

diye fısıldadım aklına.

Hiç... sorun yok. Sadece çok güzelsin Janette. O an deli gibi kızardığımı hissettim.

O da bunun üzerine kıkırdadı.

Anlaşılan Victor da bana bir seslenme şekli bulmuştu. Janette...